Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Boğazlıyan İcra Hukuk Mahkemesince; Şikayete konu meskeniyet iddiası, Boğazlıyan İcra Müdürlüğünün 2015/1364 Esas sayılı takip dosyası, 2004 sayılı İİK emredici yasal düzenlemeleri karşısında dosya üzerinde yapılan incelemede mahkemenin yetkisizliğine ve Sorgun İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verildiği, verilen bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet şikayeti kapsamındaki yapılan incelemede davacı asile 21/01/2022 tarihinde 103 davetiyesinin tebliğ edildiği, tebligatın usule uygun halde yapıldığı bu sebeple meskeniyet şikayetinin son gününün 28/01/2022 olduğu davanın 29/01/2022'de açıldığı gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin reddine, meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikâyetin süreye tâbi olmadığını, mahkemenin süre yönünden davanın reddine karar vermesinin yerinde olmadığını, ayrıca tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2020 NUMARASI : 2019/1910 ESAS, 2020/577 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; borçlunun ve ailesinin haline münasip ve aile konutu vasfındaki taşınmazının İİK 82.madde kapsamında haczedilemeyeceğini , İstanbul 10.İcra Müdürlüğünün 2019/3276 Esas sayılı dosyası ve Küçükçekmece 1.İcra Müdürlüğünün 2019/2124 Talimat sayılı dosyasından tapuda davacı adına kayıtlı bulunan taşınmazın üzerine konulan haczin meskeniyet iddiası ve İİK 82.madde kapsamında kaldırılmasına, taşınmaz üzerindeki haciz ve ipoteğin telkinine karar verilmesini istemiştir....

İİK'nun 82/12.maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir. Genel kredi sözleşmesinden doğacak borç için verilen ipoteğe ilişkin takipte meskeniyet şikayeti dinlenilemez. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir. Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366. ve HUMK 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

    meskeniyet şikayetinin devam ettiği, dava konusu taşınmazda ise babasının oturması nedeni ile meskeniyet şikayetinde bulunduğu şeklinde beyanda bulunduğu, meskeniyet iddiası yönünden davacının tercih ettiği taşınmazın dava konusu olmayan Bolu İli Merkez Kılıçarslan Mahalesi 1192 Ada 9 Parsel 7 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz olduğu anlaşılmakla taşınmazlardan ancak biri için meskeniyet şikayetinde bulunabileceği anlaşılmakla davacının Bolu İli Göynük İlçesi Dedeler Köyü 162 ada 5 parsel sayılı taşınmaza yönelik meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi isabetli olup davacının istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

    TL borcunun bulunduğunun belirtildiği, davacının meskeniyet iddia ettiği taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmayıp " açılmış veya açılacak her türlü krediler nedeniyle doğmuş veya doğacak tüm borçlarının teminatı teşkil etmek üzere" verildiği, bu nedenle borçlunun hacizden önce tesis ettiği zorunlu olmayan ipotek nedeniyle meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağı için mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme meskeniyet iddiası yönünden itirazın süresinde yapılıp yapılmadığını re'sen araştırması gerekirken bu durumu dikkate almadığını, şahsın haline münhasır onlarca gayrimenkulü ve aynı parsel üzerinde aynı sınır duvarları ile çevrili iki adet villası olmasına rağmen her ikisi yönünden de meskeniyet iddiasının kabulüne karar verdiğini, mahkemece eksik inceleme ile meskeniyet iddiasının kabulü yönünde hüküm tesis ettiğini, taşkın hacizlere ilişkin gayrimenkuller üzerindeki takyidatların inceleme konusu yapılmaksızın hüküm tesis edildiğini, istinaf dairesi tarafından kaldırılan kararla istenilen HMK 308/2 maddesi davaya ilişkin hiç bir beyan yönünden araştırılmadığını, bu beyanlarla istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm tesis edilmesini istemiştir....

    Birleşen dava yönünden davacının meskeniyet şikayetinin incelenmesinde; Şikayet, İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir. İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Nitekim Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2017/1053 esas 2018/5592 karar sayılı ilamı da aynı doğrultudadır. Davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazını ipotek ettiği, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte haciz sahfası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı anlaşıldığından davacının meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğü'nün 2015/16775 esas sayılı dosyasından haciz müzekkeresi ile doğrudan haciz konulduğundan yukarıda açıklanan maddeler ve kurallar gereğince, söz konusu taşınmaza ilişkin meskeniyet şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu Ankara İcra Hukuk Mahkemesi'ne aittir. Yukarıda belirtildiği üzere söz konusu yetki kuralı kesin yetki olduğundan davalının yetki itirazında bulunmasına gerek olmayıp mahkemece re'sen gözetilir. O halde mahkemece, davacının meskeniyet şikayetinin bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilerek yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi gerekirken meskeniyet şikayetinin esası incelenerek karar verilmesi isabetsiz olduğundan HMK'nın 353/(1)-a-4. maddesi gereğince dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

    Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, taşınmazın tapu kaydında ipotek bulunmasına rağmen haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmiş olması halinde, tapu kaydındaki mevcut ipotek şerhi, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunma hakkını ortadan kaldırmaz....

    UYAP Entegrasyonu