Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan ... 1. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/12/2020 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan ... 1. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nun 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14/12/2020 gününde oy birliği ile karar verildi....

      DELİLLER : Yazılı beyanlar, taraflar arasındaki öğrenci sözleşmeleri, ihtarnameler ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Davacı, ayıplı hizmet iddiasına dayalı olarak taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ya da bedel iadesi talebinde bulunmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Taraflar arasında yapılan sözleşme mesafeli hizmet sözleşmesi niteliğindedir....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin satıcıya karşı açmış olduğu devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davacının aktif husumeti bulunmadığından bahisle davanın reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamında yapılan incelemede; davaya konu feshi talep edilen sözleşmeye bağlı olarak davacıya devre mülkün tapusunun verilmiş olduğu görülmektedir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davanın sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebine ilişkin olduğu düşünülerek; 6100 sayılı HMK'nın 114.maddesi gereğince dava şartları anlamında inceleme yapılmış olsa da, taşınmaz tapusunun davacı adına tescil edildiğinin ve mahkemenin yetkili olup olmadığının da göz ardı edilmemesi gerekmektedir....

      nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, geri alım sözleşmesinin feshi nedeniyle tırlara ilişkin ödenen bedelin iadesi istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, ... AŞ. ile yapılan finansal kiralama sözleşmesinin bedellerinin ödenmesini davacının taahhüt ettiğini, finansal kiralama sözleşmesinin bilgi amaçlı olarak davacıya bildirildiğini, malların iadesi için tedbir kararı alındığını, finansal kiralama sözleşmesinin feshi nedeniyle davacıya taahhüt ettiği kira bedellerini ödemesinin ihtar edildiğini, bu paranın davacı tarafından ödendiğini, devam eden finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan dava nedeniyle resmi şekilde devir işleminin yapılamadığını, ancak ...'ın iflas erteleme isteminde bulunması üzerine araçların tedbiren ...'...

        Ancak Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi ile yapılan yazışmalar neticesinde, aracın 24/03/2018 tarihli hasar kaydının bulunduğu anlaşılmış olup mahkememizce üniversite öğretim görevlisi makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda, aracın ayıplı olduğu ve davacının "sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin" haklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Hal böyle olunca, davacıya satılan aracın satış akdi esnasında hasarlı ve gizli ayıplı olduğu, davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle davacı alıcıya karşı ayıpların varlığını bilmese dahi sorumlu olduğu açıktır. Dolayısıyla "sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin" koşulları oluşmuştur. Ancak davacı vekili 01/07/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesindeki taleplerini "ayıp oranında satış bedelinden indirim" şeklinde ıslah ettiklerini belirtmiştir....

        Ancak Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi ile yapılan yazışmalar neticesinde, aracın 24/03/2018 tarihli hasar kaydının bulunduğu anlaşılmış olup mahkememizce üniversite öğretim görevlisi makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda, aracın ayıplı olduğu ve davacının "sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin" haklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Hal böyle olunca, davacıya satılan aracın satış akdi esnasında hasarlı ve gizli ayıplı olduğu, davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle davacı alıcıya karşı ayıpların varlığını bilmese dahi sorumlu olduğu açıktır. Dolayısıyla "sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin" koşulları oluşmuştur. Ancak davacı vekili 01/07/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesindeki taleplerini "ayıp oranında satış bedelinden indirim" şeklinde ıslah ettiklerini belirtmiştir....

        Davada feshin haklı olup olmadığı tartışılmış ve feshin haklı olmadığı görüşüyle dava reddedilmiş ise de sözleşmenin konusunu bedel karşılığı ... yapılması teşkil ettiğinden ve böyle bir sözleşmenin feshedilmesi halinde, fesih iradesinin yükleniciye ulaşmasıyla akit son bulduğundan bu durumda da tarafların birbirlerine verdiklerini geri vermeleri gerekeceğinden davacının davalıya çekle yaptığı ödemenin iadesi gerekir. Davalı ise bu iş nedeniyle bir masraf yapmış ise ve bu harcama aktin ifasına güvenilerek yapılmış ve davacının yararına ise davalının bu harcamalar tutarını davacıya iade etmeye zorlanamayacağı da tartışmasızdır. Dava konusu olayda davalı yüklenici aktin feshi nedeniyle uğradığı zararı dava etmediğinden ve sözleşmede de aktin bozulması halinde davalıya yapılan ödemenin geri alınamayacağına dair bir hükme yer verilmediğinden bu davada aktin feshinin haklı olup olmadığının belirlenmesine de gerek yoktur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6.224,75 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 5.364,55 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu