Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meraya el atmanın önlenmesi ve kâl istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa ... olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 ... Mera Kanunu m.3,4). 2. Meraya el atmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma ... olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. 3....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, meraya el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay 14. Hukuk Dairesince verilen karar bozulmuştur. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, meraya el atmanın önlenmesi ile tazminata ilişkin olup, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin bozma kararı üzerine hüküm verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 05.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        (Muhalif) KARŞI OY Davacılar vekili, davacıların oturduğu köye ait mera alanlarına davalıların haksız el attığını ve davacıların kullanımının engelendiği iddiasıyla eldeki davayı açmıştır. Dava, meraya el atmanın önlenmesi ve kal talebiyle açılmıştır. Uyuşmazlığa konu yerin mera olduğu ve davalıların el attığı sabittir. Mahkemece,davacıların dava açmasında aktif husumetleri bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş ve istinaf talebi de esastan reddedilmiştir. Temyiz incelemesi sırasında sayın çoğunluk, ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarını yerinde görmüş ise de aşağıdaki gerekçelerle bu karara iştirak etmek mümkün değildir. Bilindiği üzere olay ve olguları ileri sürmek taraflara; hukuki nitelendirme mahkemeye aittir.(6100 sayılı HMK 33.madde) Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır....

          Yine, davacı ... ve arkadaşları tarafından tespit gününden önce davalılar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan meraya el atmanın önlenmesi davası da, çekişmeli parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli taşınmazlara ait kadastro tutanağı, askı ilan süresi içinde açılan tespite itiraz davası ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların sıfat yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Meraların mülkiyeti Hazineye yararlanma hakkı köy tüzel kişiliğine ait olmakla beraber, köylünün de meraya el atıldığını ileri sürerek müdahalenin önlenmesi istemekte hukuki yararı bulunmaktadır. Her ne kadar taşınmazların kadastro tespiti davalılar adına yapılmış ise de, kadastro tespitinden önce genel mahkemede açılan el atmanın önlenmesine ilişkin dava kadastro mahkemesine aktarılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, meraya yapılan el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda, davacı dava konusu suya ilişkin içme veya kullanma suyu ihtiyacı olduğu hususunda herhangi bir iddiada bulunmamış, meradan çıkan kaynak suyunun dereden akması için davalıların suya el atmalarının önlenmesi ve meradaki depo ve borulara yönelik meraya el atmalarının önlenmesi ile depo-boruların kaldırılması yönünde kal talebinde bulunmuştur. Dava köy halkından olan gerçek kişi davacı tarafından açılmıştır. Davacının suya el atmanın önlenmesi talebine ilişkin olarak faydalı ihtiyacı oranında yararlanma hakkı olduğuna yönelik bir iddiasının ve talebinin bulunmaması, meraya yönelik el atmanın önlenmesi ve kal talebine ilişkin olarak gerçek kişi davacının taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesince, davanın, aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/3- 652 Esas, 2013/872 Karar sayılı kararı, Yargıtay 7....

              İnceleme konusu karar, meraya el atmanın önlenmesi, kal ve tazminat talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Büyük Genel Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.10.2023 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2010 gününde verilen dilekçe ile meraya el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi isteminin kısmen kabulüne, eski haline getirme bedelinin kabulüne dair verilen 17.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle temyiz edenin sıfatına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 31.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2010 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, eski hale getirme bedelinin tahsili isteminin kabulüne dair verilen 16.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı meraya el atmanın önlenmesi ve 1229,05TL eski hale getirme bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davalı, idari tahkikat sonucu men kararının infaz edildiğini meradan çekildiğini, 1229,05TL'yi ödemeyi kabul ettiğini beyan etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu