Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi ise; taşınmazın mer'a niteliği uyuşmazlık konusu olmadığı,meranın aidiyetine ilişkin olduğu ve taşınmazın değeri itibariyle, hem dava açıldığı tarihte, hem de sonradan yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın ilgili maddeleri gereğince, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, Davanın,köy merasına yapılan müdahalenin önlenmesi ve mera kullanım hakkının (aidiyetinin) tespiti istemine ilişkin olduğu,Köyü Tüzel kişiliği arasında kulanım yönünden uyuşmazlık bulunduğu, taşınmazların mera niteliğine herhangi bir itirazın bulunmadığı,uyuşmazlığın taşınmazların Aidiyetine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda, uyuşmazlık yalnızca HUMK’nin 8/11-3. Maddesindeki zilyetliğin korunması olarak düşünülemez. Bu nedenle, dava tarihi ve değeri esas alındığında, HUMK’nun 8/1.( 6100 Sayılı HMK.'nun 2.) maddesi uyarınca,uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2013 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tesbiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.1989 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tespiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı Köy Muhtarlığı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, kadim meralarının kadastro tespiti sırasında davalı köy adına sınırlandırıldığını ileri sürerek 455, 456, 264, 448, 453, 454 parsel sayılı taşınmazların sınırlandırılmalarının iptali ile davacı köy adına sınırlandırılmasına, yararlanma hakkının müstakilen tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı köy temsilcisi, davanın reddini savunmuştur....

        Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.07.1982 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tespiti talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... Belediyesi vekili, davalı ..., ..., ...ve ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 11.04.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... Belediyesi vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava; yaylanın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, 20/05/1937 tarih ve Cilt:16, Sayfa:48, Sıra:575'de kayıtlı...., ...Köyü, ......

          Hukuk Dairesinin 10.06.2002 gün ve 200273377-6029 sayılı iIamı ile; özetle, mera niteliği ile sınırlandırma görevi kadastro mahkemesine, meraların aidiyeti konusunda hüküm verme görevi genel mahkemelere ait olduğu,kadastro mahkemesince malik ve nitelik hanesi açık bırakılan çekişmeli parsel hakkında hüküm kurması gerekirken sadece davayı meranın aidiyeti olarak düşünülmeyeceği gerekçesi ile görevli mahkeme olarak Kadastro mahkemesi belirlenmiştir Bu durumda ...U.Y.'nın 25/III. Maddesi gereğince Kadastro mahkemesi yetkili isede, Kadastro Mahkemesince dava konusu taşınmazlar mera olarak sınırlandırılarak, meraların aidiyet istemi yönünden ise tefrik kararı verilmiştir. Taşınmazlarda meraların aidiyeti istemine ilişkin davaya bakma görevi genel mahkemelere aittir. Bu durumda meranın aidiyetine istemi ile ilgili uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

            Hukuk Dairesinin 10.06.2002 gün ve 200273377-6029 sayılı iIamı ile; özetle, mera niteliği ile sınırlandırma görevi kadastro mahkemesine, meraların aidiyeti konusunda hüküm verme görevi genel mahkemelere ait olduğu,kadastro mahkemesince malik ve nitelik hanesi açık bırakılan çekişmeli parsel hakkında hüküm kurması gerekirken sadece davayı meranın aidiyeti olarak düşünülmeyeceği gerekçesi ile görevli mahkeme olarak Kadastro mahkemesi belirlenmiştir Bu durumda ...U.Y.'nın 25/III. Maddesi gereğince Kadastro mahkemesi yetkili isede, Kadastro Mahkemesince dava konusu taşınmazlar mera olarak sınırlandırılarak, meraların aidiyet istemi yönünden ise tefrik kararı verilmiştir. Taşınmazlarda meraların aidiyeti istemine ilişkin davaya bakma görevi genel mahkemelere aittir. Bu durumda meranın aidiyetine istemi ile ilgili uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 05.12.2012 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin belirlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteğinin gider avansı olmadığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.04.2007 gününde verilen dilekçe ile meranın aidiyetinin tespiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Harunuşağı Köyü Muhtarlığı, kadim meralarının kadastro tespiti sırasında davalı Topallı Köyü adına mera olarak sınırlandırıldığını belirterek 128 ada 21, 126 ada 17, 124 ada 31, 127 ada 1 ve 126 ada 12 parsel sayılı taşınmazların tespitlerinin iptali ile köyleri adına mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....

                  Asliye Hukuk Mahkemelerinin ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mer'a kullanım hakkının (aidiyetinin) tespiti istemine ilişkindir. ... Kadastro Mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25. maddesi uyarınca meranın aidiyetine ilişkin davaya bakmakla Kadastro Mahkemesinin değil, genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise; 4342 sayılı Mera Kanununun 13/5. maddesi gereği kadastro yapılan yerlerde mera uyuşmazlıklarının çözüm yerinin kadastro mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir....

                    Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla, içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl davada davacı ..., davalı ... köyünün meraya müdahalesinin men’i ve meranın köylerine aidiyetinin tespitini; birleşen davada da davacı ..., davalı ... köyünün meraya müdahalesinin men’i ve meranın köylerine aidiyetinin tespitini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu