Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MERAYA ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL. -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,03.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ:YAYLAYA ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL. KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, orta malı (mera) vasfındaki taşınmaza elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır.Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,31.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, davaya konu taşınmazın binanın bulunduğu alanın ev yapılmadan öncesinde bağ olarak kullanıldığı, mera ile bağ arasının işaretle ayrılmış olduğu, evin bağ olarak kullanılan kısımda kaldığı bu alanın davalıya dedesinden ve babasından intikal ettiği, davaya konu taşınmazın bulunduğu alanın mera vasfını kaybettiği, meraya dönüştürmenin oldukça masraflı olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava mera sicilinde kayıtlı ve krokiye bağlanmış 2311 sayılı mera parseline elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu alınan 08.10.2013 tarihli fen bilirkişi raporunda davalının komşu parselde bulunan evinin 7,26 m2 tecavüzlü olduğu belirlenmiştir. Meraya tecavüz sabit olduğuna göre davanın kabulüne karar vermek gerekir iken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 20.01.2010 gün ve 2009/13256 - 2010/240 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 78 ada 85 parsel sayılı taşınmazına davalının taşkın bina yaptığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal isteminde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, davalı ...'ın eldeki davadan tefrik edilen 2005/143 sayılı dosyada ...'e karşı temliken tescil, Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği aleyhine de zilyetlik iddiası ile tescil istemli davasının ise reddine karar verilmiştir....

          müdahalesinin önlenmesini, taşınmazın kal'ine ve kal (mera haline getirme) masraflarının davalıdan tahsilini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece, davacı .... ve .... Köyleri ile müdahil .... Köyünün davalarının reddine, 20 parsel sayılı taşınmazın yararlanma hakkının davalı ... Köyüne ait olduğunun tespiti ile bu şekilde özel siciline yazılmasına karar verilmiş, hükmü, davacı ...., .... ve asli müdahil .... Köyü Tüzel Kişilikleri temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanunundaki tanıma göre tahsis; çayır, mera, yaylak ve kışlakların kullanımlarının verimlilik ve sosyal adalet ilkelerine uygun şekilde düzenlenerek müstakilen ya da müştereken yararlanmak üzere bir veya birkaç köy ya da Belediye’ye bırakılmasıdır. Değişik bir anlatımla tahsis, idari kararla şimdiki Mera Kanununa göre Mera Komisyonu kararıyla yapılabilir. Şayet, mera, yaylak ve kışlak yetkili mercice bir veya birkaç köy ya da Belediye’ye tahsis edilmemişse yararlanma hakkının kimde olduğunun saptanmasında ... kullanmaya bakılır....

            Kuşkusuz, Mera Komisyonları Kanunun 5.maddesine göre mera, yaylak ve kışlak kapsamına alınan bir yerin bir veya birkaç köy ya da belediye tüzel kişiliklerine yararlanmaları amacıyla tahsisini gerçekleştirirken yasanın öngördüğü kıstasları aramak ve tahsisi bu ölçülere uygun yapmak zorundadır. Bu konudaki Mera Kanununun 11. maddesi hükmü “Komisyon; bölgenin ekonomik durumunu, iklim özelliklerini, toprak işleme esaslarını, arazi kullanma şekillerini ve kullanma kabiliyet sınıflarını dikkate alarak mevcut mera, yaylak ve kışlaklar ile bu amaçla kullanılabilecek diğer alanları, sulama ve geçit yerlerini tespit eder ve haritaları üzerinde belirler. Köy veya belediyenin münferiden veya müştereken yararlanacağı mera, yaylak ve kışlak ihtiyacının belirlenmesinde, bu alanların karakter ve otlatma kapasitesi, bitkisel ve hayvansal gelişme ve otlatılacak hayvan miktarı dikkate alınır....

              Yönetimi mera özel sicilindeki kaydın iptali ile 4342 sayılı Kanuna göre mera komsiyonu tarafından yapılan tespit, tahdit ve tahsisin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. 4342 sayılı Mera Kanununun Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu kenar başlıklı 4. maddesinde, mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyelere ait olduğu, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Orman Bakanlığınca (Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı) yapılacağı ifade edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİAsliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 21.6.2004 gününde verilen dilekçe ile meraya müdahalenin meni istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 8.2.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Meraya kalıcı nitelikte süreklilik arz eden yaylacılık amaçlarına aykırı bina yapılması nedeniyle müdahalenin men’i ve kal istemidir. Dava,. Köyü tarafından açılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü müdahil olduğunu söyleyen hazine temyiz etmiştir. Mera ve yaylaya elatmanın önlenmesini isteme hakkı kural olarak Hazine ile yararlanan köy veya belediye tüzel kişiliklerine aittir....

                  Maddesi gereğince; müdahalenin men’ine ve mera vasıflı yerin Osmancık Tarım ve Orman Müdürlüğüne teslimine karar verildiğini, taşınmazla ilgili men kararı ve teslim tutanağı olmasına rağmen taşınmaz üzerinde kalıcı yapılar bulunduğu, tahliyesinin yapılmadığı ve taşınmazın fiilen kullanıldığı tespit edildiğini, 4342 sayılı Mera Kanunun 4.Maddesine göre meralar özel mülkiyete geçirilemez ve amacı dışında kullanılamayacağını, Mera kanunun 4.Maddesi devamında “Amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulan mera, yaylak ve kışlakları tekrar eski konumuna getirmek amacı ile yapılan masraflar sebebiyet verenlerden tahsil edilir” denildiğini, bütün bu nedenlerle davalının taşınmaza müdahalenin men’i ve taşınmaz üzerindeki kalıcı yapıların kaldırılması için bu davayı açmak zorunlu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davanın kabulüne davalının taşınmaza müdahalesinin önlenmesini, taşınmazın kal'ine ve kal (mera haline getirme) masraflarının davalıdan tahsilini, yargılama masrafları...

                  UYAP Entegrasyonu