HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/984 KARAR NO : 2021/1083 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SİVAS 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/193 E, 2021/194 DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Tapu İptali Ve KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Sivas ili Doğanşar ilçesinde davacı köylerin ortak alanında Ağdaşınçayırı mevkiinde bulunan taşınmazın davacı köylerin ortak olarak kullandıkları kısmının tapu kaydının davacı köyler adına tescilini, Darıkol ve Kozağaç köylerinin ortak alanında bulunan ve Kabalcı mevkiinde bulunan taşınmazın Darıkol ve Kozağaç köyleri adına tescilini talep ve dava etmişlerdir....
Dava, mera'ya elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....
Uyuşmazlık; mera, yaylak ve kışlaklarla ilgili uyuşmazlıklarda Tarım ve Köyişleri Bakanlığının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 4342 sayılı Mera Kanununun Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu kenar başlıklı 4. maddesinde, Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyelere ait olduğu, bu yerlerin devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....
Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ... ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek .... adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, ...herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda .... adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce ... ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir" hükmü getirilmiştir....
Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir. ./.....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/49 (E) 2021/194 (K) DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Tapu İptali Ve Yayla Olarak Sınırlandırma) KARAR : Taraflar arasında görülen davada Mahkemece kabulüne dair verilen kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup incelendikten sonra: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Diyarbakır ili Ergani ilçesi Aşağıbitikçi Mahallesi 105 ada 2 ve 111 ada 2 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit edildiğini, itiraz edilmediğinden tespitin kesinleştiğini, dava konusu taşınmazlarla ilgili...
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3-4) 31.5.1965 tarihli ve 4/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı...” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/276 KARAR NO : 2022/505 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANCIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2021 NUMARASI : 2019/2 ESAS, 2021/438 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) KARAR : Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/10/2021 tarih, 2019/2 esas 2021/438 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan şirketin Osmancık İlçesinde toprak hafriyatı yaparak faaliyetin sürdürdüğünü, davacı şirketin faaliyetleri kapsamında Çorum İli, Osmancık İlçesi, Yeni Danişment Köyü 141 Ada 131 Parsel'de bulunan ve ham toprak vasıflı olarak Hazine adına kayıtlı 181.364,26 m2 yüzölçümlü taşınmaz üzerinde toprak hafriyatı...
Yargıtay HGK’nın 30.10.1991 tarih 1991/8 – 427 - 544 ve 03.05.1995 tarih ve 1995/17 – 149 - 502 sayılı kararlarında da belirtildiği gibi bir yerin yetkili bir merci tarafından mera ve yaylak olarak tahsis edilmesi, evveliyatı itibariyle o yerin mutlak surette mera ve yaylak olarak kabulüne yeterli olmadığı gibi zilyetlikle iktisap iddiasının dinlenmesine de engel değildir. Ne var ki; yetkili merci tarafından bir yerin mera ve yaylak olarak tahsisinin yapılmış olması durumunda gerçek veya tüzel kişinin o yerdeki zilyetliği sona ereceğinden mera ve yaylak olarak tahsisin yapıldığı tarih itibariyle kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinme koşullarının saptanması gerekir. Taşınmazın tahsis yoluyla değil de kadim mera ve yaylak olduğunun anlaşılması halinde ise hiçbir şekilde kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün değildir. Bu durumda mahkemece; taşınmazın tahsisli veya kadim yaylak ve mera olup olmadığının usulüne uygun şekilde araştırılması gerekmektedir....
Köyünde 4342 sayılı Mera Kanunu'nun (4342 sayılı Kanun) gereğince yapılan çalışmalarda dava konusu 34 parselin Mera Komisyonunca mera olarak tespit ve tahdit gördüğünü, dava konusu taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırları içinde kalan devlet ormanı olduğunu, eylemli orman olan yerlerde mera tahsis kararının da öneminin olmadığını, dolayısıyla orman tahdit sınırları dışında kalması halinde eylemli orman hususunun da araştırılması gerektiği belirtilerek 15.04.2011 tarih, 238/7 sayılı İl Mera Komisyon kararının iptalini, ... Köyü 34 parsel taşınmaza ilişkin mera tespit ve tahdidinin iptalini taşınmazın orman vasfıyla tespit ve tescilini istemiştir. II....