Dava, menfi tespit talebine ilişkindir. Davalı SGK tarafından davacıya gönderilen borç bildirim belgesi ile davacı aleyhine tahakkuk ettirilen 1.148.247,72 TL asıl borç, 19/04/2022 tarihine kadar işleyen 950.506,19 TL faiz, 19/04/2022 tarihinden sonra işlemekte olan faizin iptali ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiştir. Davacının dava dışı Özel Şafak Tıp Merkezi'nde (Algül Sağlık Hizm. ve Tic. Ltd....
Davacının T3 aylığını kesmesi sebebiyle, kurum işleminin iptal edilerek emeklilik aylığının yeniden bağlanması talebi ile Ordu İş Mahkemesine dava açtığı, Ordu İş Mahkemesi'nin 23/11/2017 tarih ve 2016/417 Esas, 2017/195 Karar sayılı kararı ile müfettiş raporu, dinlenen tanık beyanları, sigorta kayıtları dosyadaki tüm bilgi ve belgelere göre, davacının çalışmalarının fiili olmadığı gerekçesi ile davacının davasının reddine karar verildiği, kararın istinaf ve yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği , her iki davanın tarafları ile ihtilaflı dönemin aynı olmakla birlikte, eldeki davanın menfi tespit davası olduğu , kesinleşen davanın da tespit davası(kurum işleminin iptali ) niteliğinde olduğu, Mahkememiz tarafından 2016/417 Esas sayılı dosyada verilen kararın, eldeki davada kesin delil teşkil ettiği, davacının çalışmalarının fiili çalışma olmadığını hususunun kesinleşen mahkememiz kararı ile sabit olduğu görülmüş , davacının yersiz giderler ve yersiz sağlık giderleri yönünden...
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 12/06/2008 tarihinde eşinden boşandığı, boşanmadan sonra davacıya vefat eden babasından dolayı yetim aylığı bağlandığı, Kurum tarafından davacının boşandığı eşiyle beraber yaşamaya devam ettiğinin tespit edilmesi sebebiyle davacının yetim aylığının kesildiği, davacı tarafından Kastamonu İş Mahkemesinin 2012/318 Esas sayılı dosyası ile söz konusu Kurum işleminin iptali için dava açıldığı, mahkemenin 25/07/2013 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın 10....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, kesilen aylığının yeniden bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların tahsiline, asıl alacak yönünden açılan menfi tespit davasının reddine, ödemeler toplamına tebliğ tarihinden itibaren faiz işletebileceğine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Davacı dava açmak yerine kuruma başvurmakla birlikte kurum red kararı vermiş, kararı davacıya tebliğ etmiş olup, dava bu red kararından sonra dahi yasal süresinde açılmamıştır. Hiçbir aşamada tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin bir savunma da bulunmamaktadır. Davacı asıl borçlu olup, 5510 ve 6183 S.Y hükümleri karşısında borçtan sorumluluğunu doğuran ilgisi mevcuttur. Dolayısı ile 3. Kişi sayılması ve her zaman menfi tespit davası açabileceği yönündeki istinaf itirazı yerinde görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2012/186 ESAS, 2021/704 KARAR DAVA KONUSU : MENFİ TESPİT KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme ve müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı/birleşen davada davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin prim borçlarını ve sair borçlarını ödediğini ve emekli olduğunu, emekli olduğu tarihte müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığını, ancak Kurum tarafından müvekkilinin prim borcu olduğunu ve başka bir sigortalının prim hesabından (askerlik borçlanmasından) usulsüz olarak hesabına ödemelerde bulunulduğunu, ancak müvekkilinin emeklilik için kuruma başvurduğu zamanda herhangi bir prim borcunun olmadığını, müvekkilinin yaşlı olduğu ve tek gelirinin emekli maaşı olduğunu, Kurum tarafından sigortası iptal edildiği için sağlık güvencesinden de yararlanamadığını belirterek SGK Müdürlüğünün işleminin ihtiyati tedbir kararı...
Ödeme emrinin iptali istemine ilşkin olarak anılan maddeye dayalı olarak açılacak dava “menfi tespit” niteliğinde olup,”böyle bir borcu olmadığı” veya “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” iddiaları dışında başka bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.4.2001 gün ve 2002/21-201-297, 24.3.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı kararları). Hak düşürücü süre, niteliği itibariyle bir itiraz olup sonuçlarını kendiliğinden meydana getirir, resen gözönünde tutulmalıdır. Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir....
ün kuruma bildirilmediğinin tespit edildiğini belirterek, 2012 yılında iki işiçinin çalışmalarının Kuruma bildirilmediğinden bahisle davacı şirket hakkında 5.139,00 TL tutarında idari para cezası uygulanmasına karar verildiği, aynı tarihli SGK işlemi ile davacı şirkete ait teşviklerin iptaline karar verildiği ve davacı şirketin 2012 yılında yararlandığı toplam 59.438,09 TL tutarındaki teşvik indirimlerinin Kuruma iadesinin istendiği görülmüş olup, iş bu Kurum işleminin iptali, idari para cezasının iptali ve teşvik indirimlerinin tahsili ile sigortalıların davacı işyerinde çalışmadıklarının tespiti istemli açılan davada Mahkemece idari işlemin iptali ve alacak talebinin iş bu dosyadan tefrik edildiği, sigortalılar ... ve ...'ün usulüne uygun olarak davaya dahil edildikleri; ve Mahkemece kurum işleminin iptali ile sigortalı ...'ın 26.07.2012, sigortalı ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emirlerinin iptali ile kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti, istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu belirtilerek, ilamında belirtildiği şekilde mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Dr. ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verilmiştir. Bozma kararına uyulmakla, bozma kararı lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğar ve mahkemece de bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi gerekir. (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı İBK) O halde mahkemece bozma kararına uyulduğuna göre, bozma kapsamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak karar verilmesi gerekir....