Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı tarafından ipoteğin kaldırılması istemi üzerine davalı tarafından gönderilen ihtarname ile toplam 40.842,58 TL borcun bulunduğu ve banka nezdindeki hesaba depo edilmesi talep edilmiş olup, bu ihtarnameden sonra ve dava tarihinden önce yapılan ödemelerle davalı bankaya kredilerden kaynaklanan borcun kapatıldığı ancak davalının hesap işletim ücreti ve ipotek fek ücreti alacağı bulunduğundan ipoteğin fekkini gerçekleştirmediği daha sonra davalı banka genel müdürlüğünün talebi ve onayı ile 22.06.2016 tarihinde davalı bankanın ipoteği fek ettiği, ipotek senedinin 8. maddesi ile genel kredi sözleşmesi gereği tesis edilen ipoteğin fekki için gerekli giderlerin ve hesap işletim ücretinin davacı tarafından karşılanacağının sabit olduğu ve davanın açıldığı tarih itibariyle davalı bankanın ipotek fek ücreti ve hesap işletim ücreti alacağı olması nedeniyle ipoteği fek etmemekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın konusuz kalması nedeniyle...
Sıf. ) Taraflar arasındaki menfi tespit ve ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının talebi, kendisine bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmadığını, aksine, davalılardan ... tarafından ipotek alacağına bağlı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekki ve %20 icra tazminatı, kendisine davalı şirket tarafından devir edilen ve ipotek borcunu ödemede kullanılan dairelerin devrinin muvazaalı olduğunun tespiti ile iptali ve temlik sözleşmesi ile ... tarihli protokolün temlikle ilgili hükümlerinin hükümsüz olduğunun tespiti ile iptali için dava açıldığını, mahkemenin ipotekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti halinde tapu kaydındaki ipoteğin fekki talebi menfi tespitten ayrı bir talepmiş gibi düşünülerek değerlendirme yapılması hukuka uygun olmadığını, dolayısıyla hiçbir taleplerinin 6102 sayılı TTK m.5/A'da belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminata ilişkin olmamakla, dilekçelerinde menfi tespit olarak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.12.2012 ve 14.12.2012 gününde verilen dilekçeler ile asıl davada ipotek bedelinin uyarlanması, birleştirilen davada menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 14.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, davalılar vekili ve birleştirilen dava davalısı ... mirasçıları ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, ipotek bedelinin uyarlanması istemine ilişkindir. Birleştirilen dava ise menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı borçlu Bahattin Dinç'in tarımsal krediler sözleşmesi uyarınca davalı bankadan kullanmış olduğu kredi için müvekkilinin ve dava dışı şahısların kefil olduğunu, ayrıca müvekkilinin bir taşınmazı üzerine banka lehine ipotek tesis edildiğini, ..... borcunu 1999 yılında tamamen ödemiş olmasına rağmen müvekkilinin taşınmazı üzerindeki ipoteğin ve kefillerin kefaletlerinin kaldırılmadığını, bunun üzerine açılan menfi tespit davasında verilen kararla müvekkilinin borçlu olmadığının tespit edildiğini, ancak buna rağmen müvekkilinin ipoteğin kaldırılması yönündeki talebinin reddedildiğini...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/335 ESAS, 2021/79 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Karşıyaka 3....
Akaryakıt Nakliye Ticaret ve Limited Şirketi adına tescil edilen ipoteğin fekkine, karar kesinleştiğinde bir suretinin ... Tapu Sicil Müdürlğü'ne gönderilmesine, kararı davalı vekilince istinaf edilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin 30/06/2021 tarih ve 2018/2734 Esas 2021/1184 Karar sayılı ilamında; "...Eldeki davada ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davası istenilmiş olup, HMK'nin 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup, ipoteğe konu taşınmazın Samsun ili ... ilçesinde bulunduğu anlaşıldığından, somut olayda ipoteğin fekki istemi yönünden ... Mahkemeleri kesin yetkilidir....
Öte yandan, ipoteğin fekki yanında ayrıca menfi tespit davası açılmış olması ipoteğin fekki davasında dava şartı niteliğindeki kesin yetki kuralını ortadan kaldırmayacaktır. Menfi tespit davası ile ipoteğin fekki istemi borcun bulunmadığı hukuki sebebine dayalı olduğundan delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden tefrik de usul ekonomisine aykırı olacaktır. Hal böyle olunca, mahkemece menfi tespit ve ipoteğin fekki istemiyle açılan davada ipotekli taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu, kesin yetki kuralının dava şartı niteliğinde bulunduğu, taşınmazın bulunduğu yer olan Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi kesin yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Davacı yan, iş bu menfi tespit davasında harca esas değer olarak 100.000 TL.göstermiş ve harcı da bu miktar üzerinden yatırmış, ne var ki netice-i talep kısmında ipoteklerin fekki ve takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Yapılan bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, dava kısmi dava şeklinde açılmış olup, menfi tespit davasının kısmi olarak açılması mümkün değildir. Mahkemece, öncelikle davacı yana talebi açıklattırıldıktan sonra işin esasına girilmesi gerekirken, bu yönün gözetilmemesi doğru olmadığı gibi, açılan davada harca esas değer dikkate alınıp, bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden talep aşılacak şekilde “davanın kabulü ile Gaziantep 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/3694 Esas Sayılı dosyasındaki icra takibinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, (dava konusu 100.000 TL.için), ipoteğin kaldırılmasına...” karar verilmiş olması HUMK.nun 74.maddesi(HMK.nun 26.maddesi)ne aykırıdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/576 Esas KARAR NO : 2022/335 DAVA : Menfi Tespit - İpoteğin Fekki DAVA TARİHİ : 06/11/2020 KARAR TARİHİ : 19/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit - İpoteğin Fekki davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ... tarafından, dava dışı ... Şti.' nin davalı bankaya borcunun teminatını oluşturmak üzere ... Nolu bağımsız bölüm üzerine ...-TL bedel üzerinden ... tarihinde ... yevmiye nolu ipotek tesis edildiğini, davacının ... Nolu bağımsız bölümün satışı hususunda dava dışı taşınmaz maliki ... ile anlaştığını, davacının bahse konu taşınmazı, dava dışı ......