Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava, adi ortaklıktan kaynaklı alacak talebine ilişkin olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla, HMK. m. 352 uyarınca Dairemizin görevsizliğine ve dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerektiği kanaatine oybirliğiyle varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Somut olayda uyuşmazlık adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Adi ortaklık, 6098 sayılı TBK.'nun 620. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Adi ortaklık sözleşmesi; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık sözleşmelerden kaynaklanan davaların ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Adi ortaklıktan kaynaklanan bir davanın (nispi) ticari dava olarak kabul edilebilmesi için iki tarafın da tacir olması ve adi ortaklığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gereklidir. Sakarya Ticaret Sicil Müdürlüğünün 16/01/2022 tarihli cevabında davacı Metin Kıratlı'nın ticaret şirket ortağı ve müdürü olduğu belirtilmiş, gerkeç kişi olarak tacir kaydına rastlanılmamıştır. Şirket ortaklığı kişiye tacir sıfatını kazandırmamaktadır....

        ne bildirilmesine,müvekkili ile davalı arasında mevcut olan adi ortaklığın haklı nedenlerle feshine, 2022-2023 yıllarına ait mahkemece tespit edilecek tasfiyeden kaynaklı alacağın ve veya kar paylarının her yıl için ayrı ayrı reeskont faiz işletilerek hesaplanacak miktarın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine ve feshedilen adi ortaklığın mahkemece tasfiye edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkeme, somut durumda talep dilekçesi incelendiğinde; yaklaşık ispat yerine getirilmemiş olmakla ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin bu aşama da bu nedenlerle reddi gerektiği gerekçesi ile; "1-İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine, 2-Ara kararın taraflara tensip zaptı ile tebliğine" 07/06/2023 tarihinde karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir....

          Esas sayılı dosyasında fatura alacağına ilişkin 6.242,77 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 07/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12/01/2021 tarihinde yasal süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine davacının iş bu itirazın iptali davasını bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame ettiği, davalı borçlunun itirazının iptalinin talep edildiği, davacının davalının ortağı olduğu adi ortaklığa takip dayanağı faturalara konu malı teslim ettiği halde bedelinin ödenmediği iddia ettiği, adi ortaklık ortaklarından olan davalının ise söz konusu faturalar nedeniyle borçlu olmadığını savunduğu, taraflar arasında takip dayanağı faturalara konu malın adi ortaklığa teslim edilip edilmediği, bu faturalardan kaynaklı olarak alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise bu alacağın davalıdan talep edilip edilemeyeceği hususlarında ihtilaf bulunduğu, adi ortaklıktan alacaklı olduğu...

            Adi Ortaklığı, Sigortalı İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak ... Nolu 165.000,00 TL. bedelli .... Sigorta Poliçesinin düzenlendiğinin sabit olduğu, Davacının işbu Poliçeden kaynaklı olarak, 115,000,00 TL alacaklı olduğu iddiası ile Adi Ortaklılarda, Adi Ortaklığa karşı değil, Adi Ortaklığı oluşturanlara karşı takip baştatılabileceğinden, davalılar aleyhine takip başlattığı ve davalıların itirazı neticesinde huzurdaki 60.000,00 TL'ye itirazın iptali talepli davayı ikame ettiği, Davalıların ortak olduğu, ..... İnşaat & ..... İnşaat & .... Demiryolu A.Ş....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında adi ortaklık bulunmadığı gibi adi ortaklıktan kaynaklanan bir uyuşmazlıkta bulunmamaktadır. Mahkemece dava konusu adi ortaklık olarak değerlendirilmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

                Tasfiye payının haczi için ortakların muvafakatı gerekmediği gibi adi ortaklık sözleşmesindeki ortakların işin bitimine kadar ortaklıktan ayrılamayacaklarına ilişkin kararlaştırma ancak ortaklar arasında hüküm ifade eder. Yasal koşullar oluştuğunda 3.kişi dahi ortaklığın fesih ve tasfiyesini isteyebirler. Bu bağlamda borçlu ortağın tasfiye payına haciz konulabilir. Bir ortağın tasfiye payına haciz konulması ise, adi ortaklığın fesih ve tasfiye sebebidir. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

                  Noterliği'nin 19/07/2016 tarih ve 08177 yevmiye numaralı protokol ile adi ortaklıktaki %45'lik hissesini 12.000.000,00 TL- bedelle AK-KA T1 A.Ş.'ye devrettiğini, haliyle yapılan hisse devri ile müvekkilinin adi ortaklıktan çıkmış ve bu aşamadan sonra sadece arsa sahibi statüsüne geçmiş olduğunu, adi ortaklık sözleşmesi ile devir protokolü bir bütün olarak tetkik edildiğinde davacı tarafın taleplerinin hiçbir dayanağının olmadığı, taleplerin hangi amaç ve saikle yapıldığının anlaşılmasının mümkün olmadığının tespit edileceğini, davacı tarafça tapu iptal ve tescili istenen taşınmazların müvekkili firmaya ait olduğunu, AÇI Adi ortaklığı adına alınmış bir taşınmaz olmadığını, kaldı ki devir protokolünde de söz konusu taşınmazın davacıya devir ve tescil edileceğine dair herhangi bir taahhüt, kabul vs....

                  UYAP Entegrasyonu