ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/825 Esas KARAR NO : 2022/590 DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ : 10/02/2020 KARAR TARİHİ : 05/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ / Mahkememizin 2020/110 E. Sayılı dosyasının 15/12/2021 tarihli duruşmasında, davacı vekilinin ...Ticaret Ltd. Şti. Yönünden davayı takip etmediklerini beyan ettiği, Mahkememizin 15/12/2021 tarihli ara kararı ile , Davacı ... Ticaret Ltd. Şti. yönünden taraflarca takip edilmeyen davanın, HMK.nun 150. maddesi hükmü gereğince dava yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına, bu davacı yönünden davanın işbu davadan tefriki ile yeni bir esasa kaydına karar verildiği, dosyanın Mahkememizin 2021/825 E. Sayılı sıra numarasına kaydının yapıldığı anlaşılmış ve aradan geçen üç aylık yasal süre içinde dosyanın yenilenmediği anlaşılmakla; 6100 sayılı H.M.K.'...
Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA ESAS NO : 2022/54 Esas KARAR NO : 2022/678 HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ : 11/01/2022 KARAR TARİHİ: 18/07/2022 K. YAZIM TARİHİ: 18/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacının duruşmaya gelmemesi ve mazeret de bildirmemesi nedeniyle dosya 05/04/2022 tarihinde işlemden kaldırılmış olup, 6100 sayılı HMK'nun 150. maddesi gereğince (3) ay içerisinde dava yenilenmediğinden, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Diğer taraftan, davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen su tüketim bedeli, maliyet ve kâr esasına göre tespit edilen bir tarifeye ve abonelik sözleşmesine göre alınmaktadır. Başka bir deyişle, abone ile kurum arasında imzalanan sözleşme ile alacak borç ilişkisi doğmakta, ödenecek miktar (abonelik sözleşmesi ile özel hukuk ilişkisinin kurulmasından sonra) verilen hizmet karşılığında belirlenmektedir. Ödemenin hukuksal dayanağı, kamu gücüne değil, tarifeye ve iki taraf arasında yapılan abonelik sözleşmesine dayanmaktadır. Abone ile kurum arasında yapılan abonelik sözleşmesi, daha çok “tip” sözleşme görünümündedir. Hizmetten yararlanan abonenin, sözleşmeyi kurum ile birlikte düzenlemesi yerine, katılımı söz konusudur. Ancak bu durum, kurum ile abone arasında kurulan özel hukuk ilişkisini, idare hukuku ilişkisine dönüştürmez....
Mahkeme, aylık tüketim tespitine ilişkin ve söz konusu kaçak tespit tutanakları kapsamında menfi tespit talepleri yönünden ,ayrıca daha sonra ödenen ve istirdata dönüşen bedeller açısından ayrı ayrı hüküm tespitine giderek ; "1- Davalı ENERJİSA AŞ aleyhine açılan menfi tespit ve istirdat davasının, davalının sıfat yokluğu (pasif husumet) nedeniyle reddine, 2- Davalı AYEDAŞ aleyhine açılan menfi tespit davasının, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, 3- Davalı AYEDAŞ aleyhine açılan istirdat davasının kabulü ile, 10.871,76- TL'nin davalı AYEDAŞ'tan alınarak davacıya verilmesine, 4- Davacının aylık tüketim miktarına ilişkin davalı AYEDAŞ aleyhine açtığı tespit davasının, davalının sıfat yokluğu (pasif husumet) nedeniyle reddine, 5- Davacının aylık tüketim miktarına ilişkin davalı ENERJİSA AŞ aleyhine açtığı tespit davasının HMK'nın 114/1- h maddesindeki dava şartı yokluğundan aynı yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine" karar vermiştir...
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 18/12/2020 tarihli ve 2017/355E. 2020/875K. sayılı dosyasında verilen karar; davacı ve davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 386 ve devamı maddelerine göre tüketim ödüncü sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibi nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 72'ye göre açılmış menfi tespit istemidir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 02/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi iş bölümü kararı gereğince Tacirler arası karz akdine ilişkin ilamların istinaf incelemeleri 12,13,14 ve 43 Hukuk Dairelerine ait olup istinaf incelemesi yönünden bu daireler görevlidir....
BORÇ- ALACAK olmadığı tespit edildiği, ... ili için davacı ile davalı arasında 33 adet hakediş raporları akdedilmiş olduğu, 33 adet hakediş raporundan tespit ile Not atılan abone adedinin 46.581 oldugu ve okuma dönemi için de okunamayan abone için hesap edilen 22.518,60 TL matrah oldugu ve tahahkuka bağlanamayan tutar olarak hesap edildiği, 22.518,60 TL matrah için %18 KDV 4.053,48 TL olduğu ve 26.719,48 TL olarak hesap edildiği, Davacı yüklenici ile davalı arasında akdedilen 30/04/2013 tarihli “......
Davalı, abone olan davacılara ait sayacın 1994 yılında okunan endeksinin 23.005 kw olduğunu, 03.12.2004 tarihine kadar sayacın bulunduğu bölüme girilemediğinden sayaç endeksinin okunamadığını, en son bu tarihte endeksin 18.303 kw olduğu tespit edilince buna göre tahakkuk yapıldığını ve tahakkukun doğru olduğunu savunmuş, birleşen davada ise; bu faturadaki borcun ödenmemesi nedeni ile başlattıkları icra takibine davacı-birleşen dosya davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 15.12.2006 tarihli bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle; menfi tespit davasının kabulüne, davacıların icra takibinde kabul ettikleri 626.795.100 TL dışında borçlu olmadıklarının tespiti ile faturanın iptaline, birleşen itirazın iptali davasının reddine karar verilmiş; hüküm davalı-birleşen dosya davacısı tarafından temyiz edilmiştir....
Seri numralı 08/08/2022 son odeme tarihli 46.598,19 TL'lik faturadan kaynaklı olarak davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile fazlaya ilişkin tahakkukun iptalinin talep ve dava edilmiş olduğu, mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme ile işbu dosyanın mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmekle dosya kapsamı itibari ile yargılama yapılmıştır. Menfi tespit ve istirdat davaları 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edilir. İspat yüküne ilişkin yukarıda açıklanan genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır....
"İçtihat Metni"KARAR Dava, davacının abone olmadan önce ... ... kullandığı iddiası nedeniyle menfi tespit talebine ilişkin olup, ... ... tutanağında da "abonesiz ..." kullanmaktan dolayı işlem yapıldığından kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca 4. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık abone sözleşmesi gereğince su bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadıkların tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....