Makine Sanayi ve T1 karşı hiçbir ad altında borcu bulunmadığını, aksine müvekkilinin alacaklı olduğunu, müvekkilinin cebri icra tehdidinden kurtulması amacıyla 6183 sayılı Kanun'un 79/4 maddesi uyarınca takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bunun yanında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesinde 5479 sayılı Kanun'un 5. maddesi ile değişiklik yapılarak kamu idaresine borçlu olan kişinin üçüncü kişilerdeki mal ve alacağının haczi için yapılan tebligat üzerine üçüncü kişiye menfi tesbit davası açma imkanı getirilmiştir. Hükme göre, haciz bildirisini alan üçüncü kişi 7 gün içinde itirazda bulunmamışsa, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açabilir. Bu davada davacı üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle takip borçlusuna borcu bulunmadığını veya malın elinde olmadığını ispat etmelidir. Somut olayda, davacı haciz bildirisinin 28.08.2008 tarihinde tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 yıllık süre dolmadan 20.08.2009 tarihinde davasını açmıştır....
Dava, 6183 Sayılı Yasanın “üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı 79. maddesi uyarınca davalıya tebliğ edilen haciz bildirisine süresi içerisinde itiraz üzerine, 79/VI. fıkrası gereğince itirazın yerinde olmadığının kabulü istemine ilişkindir. Amme borçlusunun 3. kişilerdeki menkul malları, alacak ve haklarına yönelik olarak alacaklı idarenin yapmış olduğu haciz işlemi 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi uyarınca gerçek- leştirilmektedir....
Davalı Hazine vekili; davalı kurum mükellefi davalı şirketin muhtelif dönemlerde tahakkuk eden vergilerini kanuni süresinde ödemediğinin tespiti üzerine 847.312,67 TL amme alacağının takip ve tahsili amacıyla, 6183 sayılı Kanun'un 55. maddesi hükmü gereği, ödeme emrinin düzenlenerek, muhtelif tarihlerde davalı şirkete tebliğ edildiğini, ancak buna karşılık hiçbir ödemede bulunulmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile; 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca davacı tarafa gönderilen haciz ihbarnameleri sebebiyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 79.maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... dairesinin diğer davalının borcu nedeniyle 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulu Kanununun 79.maddesi gereğince 07.01.2013 tarih ve 583 sayılı haciz bildirisini tebliğ ettiğini, davacının 6183 sayılı Kanunun 79.maddesi gereğince haciz bildirisinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borçlu olmadığını bildirmediğini belirterek haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle ... Tur. San. Tic. Ltd. Şti.'ne borcu olmayan davacının 6183 sayılı Kanunun 79.maddesi gereğince davalı Yıldırım Vergi Dairesi Müdürlüğüne de borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
İş Mahkemesi tarafından, davanın esastan kabulüne karar verilmiş, kararın temyizi üzerine ise Özel Dairece “6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi düzenlemesi gereğince eldeki davayı çözümlemekle görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile bozulmuş, yerel mahkemece “6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi gereğince açılacak menfi tespit davalarının genel mahkemelerde yani adli yargı mahkemelerinde açılmasının gerektiği, adli yargıda ise 5521 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanun’un 101. maddesi gereğince prim borcuna dayanan davada özel görevli mahkeme olan iş mahkemelerinin görevli olduğu” gerekçesi ile bozma kararına karşı direnilmiştir....
açacağı menfi tespit davasında ileri sürerek kanıtlamasına olanak tanıyan 6183 sayılı Yasanın 79'uncu maddesinin 4'üncü fıkrası dikkate alındığında düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden …....
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın kabulüne, davacı şirketin davalı tarafa 90.747,23 TL borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 79. maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Anılan madde uyarınca haciz ihbarnamesi davacı şirkete 30.11.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı şirket tarafından da haciz ihbarnamesine 7 günlük yasal sürede cevap verilmemiş olması nedeniyle 6183 Sayılı AATUHK'nun 79.maddesinde öngörülen bir yıllık süre içerisinde iş bu menfi tespit davası açılmıştır. Mahkemece dosyadan aldırılan bilirkişi raporuna göre haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibari ile davacının dava dışı borçluya borçlu olmadığının tespitine karar verilmişse de dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre varılan sonuç dosya içerisindeki bilgi ve belgelere uygun düşmemektedir....
Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.) Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4)....
Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır…” şeklinde değiştirilmiş olup anılan değişiklikle birlikte, herhangi bir nedenle 7 günlük itiraz süresini geçirmiş olan üçüncü şahısların, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde menfi tespit davası açabilme imkanını getirdiği gibi, yine aynı yasanın 6.maddesi ile 6183 sayılı Yasaya eklenen geçici 9.maddesiyle de, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, 6183 sayılı Yasanın 79 uncu maddesine göre tebliğ edilen haciz bildirisine süresinde itiraz etmemiş olan ancak haciz bildirisinin tebliğinden itibaren 79'uncu maddede düzenlenen bir yıllık dava açma süresi geçmemiş bulunan üçüncü şahıslarca, kalan süre içinde menfi tespit davası açabilme imkanını...