Kabule göre de; menfi tespit istemi, davacı tarafça istirdata çevrilmesine rağmen, davacının menfi tespit istemi hakkında da hüküm tesisi ve ayrıca ihale sonucu icra dosyasında davalı şirkete ödeme yapılan miktarın istirdadı gerekirken, bu miktarın üzerinde 143.000,00 TL'nin istirdadına karar verilmesi de doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 30.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İcra Müdürlüğü’nün 1998/6247 esas sayılı ilamsız takibine karşı menfi tespit isteminde bulunmuştur. Davacı borçlu aleyhine takip konusu bu takipten başka ...İcra Müdürlüğü’nün 1998/6248 esas sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile bir takip daha yapılmıştır, ancak davacı borçlu tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibe karşı açılmış bir menfi tespit davası bulunmamaktadır. Davacı 28.12.2011 tarihli dilekçesi ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte ipotekli taşınmazın satıldığını bildirip bunun istirdadını talep etmiştir. Mahkemece dava konusu olan ilamsız takibe yönelik menfi tespit iddiası hakkında herhangi bir tahkikat veya araştırma yapılmamıştır. Buna karşılık dava konusu olmayan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilgili takip dosyasındaki durum incelenmiş ve yapılan satıştan davalıya herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek istirdat talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tesbiti ile ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacıların ipotek borçlusu olmaları nedeni ile lehine ipotek verdikleri borçlunun borcundan ipotek limiti ile sorumlu olduklarını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, ipotek akit tablosunda davalı şirket lehine ipotek verildiği davacıların kendilerinin borçları olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
DAVA : Menfi Tespit-İpoteğin Fekki DAVA TARİHİ : 05/12/2019 KARAR TARİHİ : 17/11/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : ... Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit-İpoteğin Fekki davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin kullanmak istediği tarımsal krediye istinaden davalı bankanın Adana Şube Müdürlüğü ile Genel Kredi Sözleşmesi imzalanarak kredi sözleşmesinde belirtilen krediyi teminen 1/2 hisse ile maliki olduğu Adana ili, ... ilçesi, ... Mah., ... pafta, ... parsel ve Adana ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii, ... pafta, ... parselde kayıtlı taşınmazların üzerinde 01/04/2014 tarihinde davalı banka lehine birinci derecede 400.000,00 TL ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin iş yerini Antalya'ya taşıması nedeni ile davalı bankanın Adana Şubesi'nde bulunan mevduat/kredi hesaplarının da Antalya ili ... Şubesi'ne aktarıldığını, müvekkilinin kredinin taksitlerini düzenli olarak ödemekteyken ortağı olduğu dava dışı ... A.Ş.'...
Olayda, özel yetkiyi haiz davacı vekili davadan tamamen feragat ettiğine göre, feragat nedeniyle dava dilekçesinde belirtilen bakiye iş bedeli alacağı, ipoteğin fekki ve menfi tespit taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Mahkemece, ipoteğin kaldırılmasının taşınmazın aynına ilişkin bir hak olduğu, kesin yetki niteliğindeki HMK.nın 12.maddesi gereğince dava dilekçesinin yetki yönünden HMK.nın 114/1-c maddesi gereğince usulden reddi gerektiği gerekçeleri ile, dava dilekçesinin reddine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Tomarza Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.nın 114/1-ç maddesi uyarınca “Yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili bulunması” dava şartları arasında sayılmıştır. HMK.nın madde 115/1.hükmü gereğince mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Hal böyle olunca, mahkemenin dava dilekçesi üzerine dava şartları arasında sayılan kesin yetki hususunu inceleyip usulden red kararı vermesi usul ekonomisine de uygun ise de, dava dilekçesinde ipoteğin fekki talebi ile birlikte menfi tespit istemi de bulunmaktadır....
Davacıların dosyadaki diğer talepleri, ipoteğin fekki ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarara ilişkindir. Mahkemece bu taleplerde reddedilmiştir. Ancak ipoteğin fekki talebinin red gerekçesi gösterilmemiştir. Alınan bilirkişi raporunda davalının bayilik sözleşmesinin son yılından kaynaklanan satın alma taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart alacağı olduğu saptanmış, ipoteğin bu alacağında teminatını oluşturduğu için ipoteğin davalı tarafça fekkedilmemesinin haklı olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece sonuçta ipoteğin fekki talebinin reddi ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarar oluşmadığı yönündeki kararı doğru ise de, kararın gerekçesinde bu husus belirtilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.06.2013 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit ve ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.04.2011 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit ve ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....