Mahkememize açılan işbu davada davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan 28.09.2017 ve 05.10.2017 tarihli karkas et satımına ilişkin sözleşmeler nedeniyle ifaya ekli cezai şart niteliğinde gecikme cezası uygulanması kapsamında menfi tespit/istirdat talep edilmiş, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/758 Esas sayılı davasında ise aynı taraflar arasında karkas et satımına ilişkin imzalanan 02.10.2017 tarihli sözleşmeye dayalı olarak ifaya ekli cezai şart niteliğindeki gecikme cezası ve teminat mektubunun nakde çevrilmesine dayalı menfi tespit ve istirdat talebinde bulunulmuş olmakla her iki davaya konu sözleşmelerin tarihleri itibariyle sözleşmelere dayalı kimi uygulamaların iç içe geçtiği ayrıca 4 ATM 2022/758 esas sayılı davaya ilişkin Ankara BAM 22....
MENFİ TESPİT DAVASININ İSTİRDAT DAVASINA DÖNÜŞMESİZAMANAŞIMI"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK 72.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılmış istirdat davasıdır. Davaya konu uyuşmazlık davalı -----tarafından düzenlenen ------- adet faturadan dolayı davacının borçlu olup olmadığı, davacının yaptığı ödemelerin iadesini isteyip isteyemeyeceği hususlarına ilikindir. ------- Menfi Tespit ve İstirdat Yönünden Sıfatı Değerlendirilidiğinde; Davaya konu kaçak elektrik tutanakları ve faturalar davalı ---- tarafından düzenlenmiş, davacı tarafından yapılan ödemeler de yine davalı---- yapılmıştır. Bu nedenle husumetin davalı----- değil, diğer davalı ----- yöneltilmesi gerektiği anlaşılmakla, ----- açılan menfi tespit ve istirdat davasının sıfat yokluğu (pasif husumet) nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak kısa kararda sehven eksik yazılan "menfi tespit ve istirdat" reddine ibaresi gerekçeli kararda düzeltilmiştir....
Dava İİK 72. maddesine göre açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Alacaklı tarafından itirazın iptali davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmamış olduğu durumda ise böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Zira yapılan itiraz üzerine takip durmuşsa da, takibe itiraz sadece takip hukuku ile ilgili bir sonuç olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmaz....
ın 2010 yılında yapılan kesintinin iadesi için Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurduğu, yapılan inceleme sonucunda talebin kabulüne 40.000 TL kredi kartı üyelik ücretinin, kart hamiline iadesine karar verildiği, Bankaca bu kararın iptali için Tüketici Mahkemesine itiraz edilmesi üzerine yapılan yargılamada kredi kartı sahibinin kesintinin yapıldığı 2007 yılından 3 yıl sonra istirdat talebinde bulunduğu, oysa; kart hamilinin istirdat talebinin yasal dayanağının sebepsiz zenginleşme olup BK 66 maddesi gereğince öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık sürede talepte bulunmadığı için istirdat talebinin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle itirazın kabulüne, Tüketici sorunları Hakem Heyeti kararının iptaline karar verildiği toplanan deliller ve dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....
İİK’ nun 72/7.maddesindeki sükutu hak süresi borcun tamamen ödendiği tarihten itibaren başlar.(... ... menfi tespit ve istirdat davası 2003 Ankara sh 240) Bu durumda mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek davacının iddiasının incelenip hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, ... Eczanesini işlettiğini, davalı ile imzaladığı sözleşme gereği kurum mensubu olan hastalara ilaç verdiğini, davalının sözleşmenin 5.3. ve 5.3.9 maddelerinin ihlal edildiğinden bahisle kendisine ceza uyguladığını, uygulanan cezanın iptaline ve borçlu olmadığının tespitini istemiş, yargılama sırasında davalı kurum tarafından cezanın hakedişlerinden kesildiğini beyanla yapılan kesintinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Davalı vekili;davacının bu çekin keşidecisi olmadığını, bahsi geçen banka hesabının kendisine olmadığını, bu nedenle çeke ödeme yasağı koyduramayacağını, çekin menfi tespitini veya çek yerine kain olacak karar istenebileceğini, ancak çekin kayıp olmadığını, davacının bu çeki davalıya aralarındaki para alışverişinden dolayı verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak; asıl dosya yönünden iptali istenen çekin katılan ...'un elinde olduğu ve davacının bu kişiye karşı menfi tespit ve istirdat davacı açması nedeniyle çek iptali davasının konusuz kaldığı gerekçesiyle çek iptali davasının reddine,birleşen 2007/230 esas sayılı dosya yönünden çekin bir ödeme vasıtası olup, haksız olarak davacının elinden çıktığının, HUMK 288 ve devamı maddeleri gereğince senetle ispat zorunlu bulunduğu, çek yaprağı üzerindeki ciroda imza ve yazının davacı "...'...
talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir.'' hükmü çerçevesinde "para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında," şeklinde değiştirildiği, yine aynı Kanunun Geçici 1. maddesinde; ''Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ile 7036 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen menfi tespit ve istirdat davaları hakkındaki hüküm, 1/9/2023 tarihinde ve sonrasında açılacak davalar hakkında uygulanır.'' hükmüne yer verilerek, zorunlu arabuluculuk müessesesinin menfi tespit davaları için 01/09/2023 tarihinden itibaren yürürlüğe gireceğinin kararlaştırıldığı, bu kapsamda ticari mahiyetteki menfi tespit ve istirdat davalarının da zorunlu arabuluculuk müessesesine tabi tutulduğu ve arabuluculuk başvurusu yapılmasının dava şartı olduğu kararlaştırıldığı, dava dosyası incelendiğinde arabuluculuk son anlaşamama tutanağı...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....