Davalı vekili, davacıların ilamsız takibe yaptıkları itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığını bu nedenle davacıların menfi tespit davası açmakta hukuki yararları bulunmadığını, sözleşmelerin geçerli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında görülmekte olan Çorum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/630 esas sayılı dosyasında itirazın iptali talep edildiği, itirazın iptali davasının 24.05.2016 tarihinde açıldığı bu menfi tespit davasının ise 25.01.2017 tarihinde itirazın iptali davasından sonra açıldığı anlaşıldığından hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili istinafa başvurmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali-birleşen alacak davası-birleşen menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen alacak davasının reddine, birleşen menfi tespit davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen alacak davasında davacı-birleşen menfi tespit davasında davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “ 2- Mahkememizin birleştirilen 2004/541 Esas sayılı davasına ilişkin olarak; Davanın reddine,” denildiği halde, gerekçeli kararda “2- Mahkememizin birleştirilen 2004/541 Esas sayılı davasına ilişkin olarak; Davanın reddine, kötü niyet tazminatı talebinin reddine,” denilmiştir....
DAVA : Menfi Tespit KARAR : Dava konusu uyuşmazlık; bankacılık işleminden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı gereğince; "5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali, menfi tespit ve alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların", istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dava dosyasının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 12/05/2021 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 20/05/2021 .......
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın çek iptali davası olarak nitelendirilmesi halinde, böyle bir davanın hasımsız açılması gerektiği, davalı bankanın sıfatının bulunmaması nedeniyle, davanın öncelikle pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, davanın menfi tespit olarak değerlendirilmesi halinde ise menfi tespit davasından önce, çeklerin zayi olduğuna ilişkin dava açılarak çeklerin iptalinin sağlanmasının ardından menfi tespit davası açılabileceğini savunarak davanını reddini istemiştir....
Borçlunun itirazın iptali davasında borçlu olmadığını def’i yolu ile savunma olanağı bulunduğundan itirazın iptali davasından sonra menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarından olduğundan re’sen gözetilmelidir. Mahkemece bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olduğu gibi vekalet ücretlerinin hesaplanmasında hata yapılması da bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı -birleştirilen dosya davalısı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 25.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali -menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı- davalı vekili ile birleşen davanın davalılardan ... Mak.San.Tic.Ltd.Şti. temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davanın davacısı ... vekili davalı ... San.A.Ş aleyhine açtığı itirazın iptali davasında fabrika satışı nedeniyle KDV'den kaynaklanan 180.846.000.000.TL'nın tahsili için girişilen icra takibine davalı gayrimenkul alıcısının haksız itiraz ettiğini ileri sürmüş ve itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ......
Borçlunun itirazın iptali davasında borçlu olmadığını def’i yolu ile savunma olanağı bulunduğundan itirazın iptali davasından sonra menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarından olduğundan re’sen gözetilmelidir. Mahkemece bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olduğu gibi vekalet ücretlerinin hesaplanmasında hata yapılması da bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı -birleştirilen dosya davalısı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 25.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki İtirazın kabulü ve takibin iptali hukukuna ilişkin davada Muratlı İcra Hukuk ve Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, İtirazın kabulü ve takibin iptali istemine ilişkindir. Muratlı İcra Mahkemesince, davanın çekden dolayı borçun bulunmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davası olduğundan,mahkemenin görevsizliğine ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle yetkisizlik ve görevsizlik kararı verilmiştir....
Dava, menfi tespit ve kooperatif yönetim kurulunun ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Ortaklık hak ve sıfatına bağlı olarak dava açan kişinin, şayet yargılama sırasında bu sıfatı sona erecek olursa artık davayı takip ve sonuçlandırmakta hukuki yararı kalmaz. Zira, bu husus dava koşulu olup, davacının bu sıfatının yargılama sonuna ve hükmün kesinleşmesine kadar devam etmesi zorunludur ve bu yön mahkemece re'sen gözönünde bulundurulmalıdır. Mahkemece her ne kadar iki istem birlikte incelenerek karar verilmiş ise de, ihraç kararının iptali davası tefrik edilerek, menfi tespit istemi bakımından ihraç iptali davasının sonucunun bekletici mesele yapılması gerekirdi. Zira, ihraç kararının iptali davasının sonucuna göre davacının üyelik durumu belirlenecek ve buna göre menfi tespit davasında aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı tespit edilecektir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak, menfi tespit, sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....