İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "..Dava, "Menfi Tespit" davasıdır. Somut olayda ; öncelikle çözülmesi gereken sorun aynı zamanda dava şartı olup, re'sen değerlendirilmesi gereken hukuki yararın bulunup bulunmadığı sorunudur. Davalı taraf da ayrıca hukuki yarar itirazında bulunmuş, davacı taraf ise taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinde netlik bulunmadığı için, Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'ndeki itirazın iptali ve çekişmeli alacak davalarından sonra bu menfi tespit davasını açtıklarını bildirmişlerdir. Yargıtay 19. HD’nin 16.06.2020 gün ve 2018/1702 E. 2020/1048 K. sayılı emsal içtihadına göre, "Menfi tespit davasının itirazın iptali davasından sonra açılmış olması nedeniyle davalının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Zira menfi tespit davasında ileri sürülebilecek hususlar itirazın iptali davasında da ileri sürülebilecektir....
Taraflar arasındaki itirazın iptali-birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı-birleşen davada davalı vekili, müvekkilinin davalıya ham madde satıp teslim ettiğini, bakiye borcun ödenmemesi üzerine yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptaline ilişkin olup, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nce davanın menfi tespit veya itirazın iptali şeklinde açılmadığı gerekçesiyle dosya Dairemize gönderilmiş ise de, davacı taraf 08.02.2012 tarihli duruşmada imzalı beyanı ile davalarının itirazın iptali davası olduğunu belirttiği gibi, mahkemece de dava itirazın iptali olarak vasıflandırılıp, bu şekilde de hüküm kurulmuş olmakla, dosyanın temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta ya da Yargıtay 19. Hukuk Daireleri'nce görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine karar verilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Huzurdaki menfi tespit davasının açılma tarihinin 18.04.2023 tarihi olduğunu, itirazın iptali davasının açılma tarihinin 19.05.2023 olduğunu, bu durumda taraflarından menfi tespit davası açmasından 1 ay sonra davalı itirazın iptali davasının açıldığını, Hukumuza göre Menfi Tespit Davasından sonra İtirazın İptali Davası açılması halinde, İtirazın İptali Davası Menfi Davası ile birleştirildiğini, eğer ''o andaki hukuki duruma göre'' davaların birleştirilmesi olanağı yoksa, bu durumda da Menfi Tespit Davasının bekletici mesele yapıldığını, Mahkemenin işbu dava ile yine aynı mahkemede açılan 2023/270 E sayılı İtirazın İptali Davasını birleştirmesi gerekirken bundan imtina ederek davanın reddine karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, Sivas 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.06.2023 Tarih 2023/225 E - 2023/408 K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kambiyo vasfında olmayan 02/04/2012 tanzim, 30/04/2012 ödeme tarihli 38.000 TL.bedelli senede dayanan alacağının tahsili için girişmiş olduğu ilamsız takibe davalıların itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya yazılı cevap vermemiş, davalı ..., duruşmada davaya konu senet nedeniyle davacı aleyhine açmış oldukları menfi tespit davası sonucunun beklenilmesini istemiştir....
Alacaklının itirazın iptali ilamını ibraz etmek suretiyle ilamsız takip dosyası üzerinden icra emri göndererek veya muhtıra tebliğ ettirerek ilamdan kaynaklanan tüm alacaklarına kavuşması mümkündür. İİK’nun 72/4 ve 5. maddelerine göre ise, menfi tespit davalarının kabul veya ret ayrımı yapılmaksızın, ilamın fer'isi olan alacakların, hüküm kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceğinin kabulü gerekir. Somut olayda, menfi tespit davası ile birleşen itirazın iptali davasının birbirlerinden ayrı bağımsız iki dava olduğu, itirazın iptali davasının takibe konu edilebilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği, alacaklının itirazın iptali ilamını ibraz etmesi üzerine, icra emri düzenlenmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmadığı, menfi tespit davasından kaynaklanan alacakların talep edilmediği, davacı vekilinin bu konudaki şikayeti ile ilgili İzmir 8....
İcra Müdürlüğünün 2004/3817 esas nolu dosyası ile kambiyo senetlerine dayalı kovuşturmaya başlaması üzerine Ticaret Mahkemesi nezdinde müvekkilince menfi tespit ile itirazın iptali davası açıldığını, Ticaret Mahkemesi tarafından davanın olumsuz saptama - itirazın iptali biçiminde kabul ettiğini, Yargıtayın bozması üzerine 2014/499 esas nolu 2015/109 karar nolu 18/03/2015 günlü karar ile değinilen menfi tespit davasının reddedildiği, itirazın iptali davasının ise kabul edilmesine bağlı olarak müvekkilinin nedensiz edinim (sebepsiz iktisap) hakkı değinilen kararın kesinleşmesi üzerine doğduğunu beyan ile itirazın iptaline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır....
Bozma sonrası birleşen itirazın iptali davasında davacı ... EDAŞ; kaçak elektrik tahakkukundan dolayı davalı ... hakkında takip başlatıldığını ancak davalı tarafça haksız olarak takibe itiraz edildiğini ileri sürerek; takibe yapılan itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiş ve Dairece verilen 19/03/2018 tarihli ve 2017/12690 E. 2018/2602 K. sayılı kararla; bozma kararı sonrası birleştirilen itirazın iptali davası açısından bilirkişi raporu alınmadan hüküm kurulduğu, ayrıca hem menfi tespit hem de itirazın iptali davası açısından kısmen kabulüne karar verilmiş olmasının çelişki yarattığı ve bu çelişkinin giderilmesi ve davacının ceza dosyasına sunduğu 2.239TL’lik makbuzun da bilirkişilerin hazırlayacağı raporda dikkate alınması gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı itirazın iptali-menfi tesbit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine sözleşmeyi kefil sıfatı ile imzalayan davalı kooperatifin itirazının iptali istemine ilişkindir. Kooperatif tarafından açılan birleştirilen dava ise, kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tesbiti istemine ilişkindir....
Yapılan bir icra takibine itiraz üzerine, alacaklı tarafından “itirazın iptali” davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar,itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmamış olduğu durumda ise böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun, itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Nitekim söz konusu bu halde, yapılan itiraz üzerine takip durmuşsa da, “ takibe itiraz” sadece takip hukuku ile ilgili bir sonuç olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmaz....