Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının aynı olay nedeniyle mahkemenin 2014/447 ve 2014/449 esas sayılı dosyalarıyla diğer haksız eylem faillerine yönelik açtığı davalarda daha önce 2.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, ikinci kez aynı olay sebebi ile başkasına karşı manevi tazminat talep etmenin hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

    Mahkemece, davacının aynı olay nedeniyle mahkemenin 2014/447 ve 2014/449 esas sayılı dosyalarıyla diğer haksız eylem faillerine yönelik açtığı davalarda daha önce 2.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, ikinci kez aynı olay sebebi ile başkasına karşı manevi tazminat talep etmenin hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

      Mağdurun manevi tazminat talep edebileceği birden fazla kimse bulunması halinde, bunlardan birinden manevi tazminat adı altında tazminat almış olması, başka bir anlatımla hükmedilen manevi tazminatı tahsil etmiş olması, manevi tazminatın bölünmezliği ve tekliği ilkesi gözetilerek, diğerlerinin sorumluluğunu ortadan kaldırır. Borcun ödenmesine dair bir mahkeme kararı olsa dahi, borç ödenmedikçe (ifa gerçekleşmedikçe), alacaklı diğer borçlulara da müracaat edebilir. Bu taktirde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ödetmeye karar verilmesi gerekir.Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davalı haksız eylem faili, ortaya çıkan zarardan sorumludur. Dava dışı haksız eylem sorumluları aleyhine tazminata hükmedilmiş olması, davalıyı sorumluluktan kurtarmaz....

        (HGK 23/06/2004, 13/291-370) Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Mahkemece, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 08.02.2013 tarihinden itibaren davalılardan alınmasına karar verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla zarar gören, haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. O halde, davalılar yönünden manevi tazminata ilişkin, faiz başlangıcının kaza tarihinden itibaren olması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

          Mahkemece, davacının aynı olay nedeniyle mahkemenin 2014/447 ve 2014/449 esas sayılı dosyalarıyla diğer haksız eylem faillerine yönelik açtığı davalarda daha önce 2.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, ikinci kez aynı olay sebebi ile başkasına karşı manevi tazminat talep etmenin hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

            Asliye Hukuk ile ... 6. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın TMK'nın 174-2 maddesine göre açılmış tazminat davası olup TMK'nın 2. kitabı içerisinde yer alan hususlardan kaynaklandığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6. Aile Mahkemesince ise dava uyuşmazlığın haksız eylem nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkin olduğu ve genel mahkemede çözümlenmesi gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili müvekkilinin davalı ile evli iken ... 3....

              (HGK 23/06/2004, 13/291-370) Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir....

                ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                  Bu hak insanın doğumu ile kazanılan ve kişiliğe bağlı olan bir haktır. Hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve ekonomik çalışma özgürlüğü, şeref, haysiyet ve itibar, ün, ad, sır ve resim hep kişisel varlıklardır. Şu halde Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi hükmünce manevi tazminata hükmedilebilmesi ve kişisel yararların hâleldar olması ön şart olarak aranmakta, bu hüküm mal varlığına ilişkin zarar halini kapsamamaktadır. Gerçi mal varlığına yönelen bir eylem az veya çok kişiyi manevi bir üzüntüye düşürebilir. Fakat böyle bir üzüntü BK'nın 49. ve MK'nın 24. maddesinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Ancak kişiye yönelik hakaret gibi haksız fiil teşkil eden bir eylem bulunması halinde manevi tazminat istenmesi mümkündür. Davacı BK'nın 49. madde kapsamında manevi tazminata hükmedilmesini gerektiren davalının haksız fiil niteliğinde eylemi bulunduğunu da kanıtlayamamıştır....

                    Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davalılar ... ve ...'ın temyiz itirazları yönünden; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; davalılar ... ve ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava dosyasının incelenmesinde; mahkemece maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen, 19/02/2014 tarihli ve 2011/239 esas, 2014/57 sayılı ilk kararın, davacı ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 03/02/2015 tarihli ve 2014/6877 esas, 2015/1312 sayılı ilamı ile; davalılar ... ve ...'...

                      UYAP Entegrasyonu