"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi Dosyada bulunan nüfus kaydının incelenmesinden davacının 01.10.2012 tarihinde vefat ettiği anlaşılmakla, davacı ...'in mirasçılarının belirlenerek hükmün usulüne uygun bir biçimde tüm mirasçılara tebliğinin sağlanması ve temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın Mahal Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi ile Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13.03.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden gelmedi, karşı taraftan ... bizzat vekili Avukat ... geldi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair Aksaray 1. Aile Mahkemesinden verilen 30.03.2011 gün ve 427/257 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların 1989 yılında evlendiklerini, yurtdışında çalışmaları nedeniyle elde ettikleri ortak birikimlerle taşınmazların edinildiğini açıklayarak 3610 parselin 1/2 payı ile 411 ada 1 parsel, 212 ada 6, 7, 9, 10 ve 11 parsellere yapılan katkı nedeniyle mal rejiminin tasfiyesini istemiş, harcını yatırmak suretiyle verdiği 17.06.2010 tarihli ıslah dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 50.000 TL alacağın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir....
Yapılan incelemede; ilk derece mahkemesince görülmekte olan mal rejiminin tasfiyesine ilişkin dava da, Hatay İli, Dörtyol İlçesi, 1576 parselde kain B Blok 4 no’lu bağımsız bölümün mal rejiminin tasfiyesi istemine konu edildiği, taşınmazın davalı eş adına kayıtlı olduğu, ilk derece mahkemesinin 24.04.2018 tarihli ara kararı ile davaya konu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında belirtildiği ve Dairemizce de aynen benimsendiği üzere, mal rejimine konu edilen malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasının mümkün olduğu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesi koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır. Bu sebeple, ilk derece mahkemesinin 09.02.2021 tarihli “ihtiyati tedbire itirazın reddine” dair ara kararı usul ve yasaya uygun olup, HSBC Bankası vekilinin istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Aile Mahkemesi' nin 2009/84 Esas sayılı dava dosyasında açılan boşanma, 20.000.00.TL maddi ve 30.000.00.TL manevi tazminat, 1.000.00.TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 1.580.00.TL bedelli ziynet eşyası ve 15.000.00.TL değerli mal rejiminin tasfiyesi davasında davalıyı temsil ettiğini, tazminat, yıllık nafaka yönünden kurtardığı miktarların %15'i ve mal rejiminin tasfiye talebi yönünden tespit edilecek dava değerinin %15'i oranında vekalet ücretinin ödenmesi hususunda şifahi olarak davalı ile anlaştığını, davalının açtığı boşanma davasının reddine, karşı açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı aleyhine 4.000.00.TL maddi tazminat aylık 200.00.TL tedbir ve yoksulluk nafakası, aylık 150.00.TL iştirak nafakası, 730.00.TL ziynet eşyası bedelinin tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine, mal rejimi talebinin ayrılmasına karar verildiğini, davalıyı toplam 66.650.00.TL bedel ödemekten kurtardığını, ayrılan mal rejimi davası devam ederken davalının 23.06.2011 tarihinde...
KARAR Davacılar ..., ... ve ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....
A.. aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasında karar verilmesine yer olmadığına dair Ordu Aile Mahkemesi'nden verilen 17.12.2013 gün ve 118/955 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaza ilişkin olarak alacağın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının katkısının bulunmadığı ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; usulüne uygun süresinde dava açılmadığından, talep konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi üzerine hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde belirtilen 27024 ada 1 parseldeki 26/1983 hisse ve 28279 ada 85 parsel sayılı taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, dava değerini fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 10.000 TL göstermiş ve bu değer üzerinden peşin harç yatırmıştır. Harcını da yatırdığı 21.12.2015 havale tarihli dilekçede ise, talep miktarını 25.000 TL'ye yükseltmiştir. Davacı tarafın mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteği dava konusu iki adet taşınmaza ilişkin olup, hangi taşınmaz için ne kadar talep edildiği hususu davacı tarafça açıklanmadığı gibi HMK'nin 31. maddesindeki "hakimin davayı aydınlatma ödevi" çerçevesinde mahkemece de açıklatılmamıştır....
Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu araç eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 26.12.2002 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. (TMK 179.m). Davacının dayandığı 15.03.2002 tarihli adi yazılı belge dava konusu edilen aracın tarafların evlenme tarihinden daha önce satın alındığını kabule yeterli değildir. Aracın bedelinin davacı eş tarafından ödenip davalı eş üzerine kaydedilmesi işlemin bağış olarak kabulünü gerektirmez. Bağışlama iradesi mevcut değildir....
K A R A R Davacı-birleşen davalı ...oğan vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, birleşen davanın reddini savunmuştur. Davalı-birleşen davacı ... vekili, davanın reddini savunmuş, birleşen dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, 29.09.2014 tarihli yargılama oturumunda araç ile ilgili taleplerinden vazgeçtiklerini bildirmiştir. Mahkemece, davacı ... tarafından davalı ...'a karşı açılan davanın reddine, karşı davacı ... tarafından karşı davalı ....'...