Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, tasfiyeye konu mal varlığına tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Uygulamada, tasarrufun iptali davalarında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabileceği, bununla birlikte cebri icra yetkisi talep edilen malların davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ne var ki bu türden açılan davalarda ihtiyati tedbir/ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, mahkemece hukuki nitelendirilmesinin ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davalarında kıyasen uygulanabilecek nitelikte olan İİK'nin 281/2. maddesinde ise iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine teminatsız ihtiyati haciz kararı verilebileceği belirtilmiştir....

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

İlk derece mahkemesi 14.06.2023 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile 34 XX 251 ve 34 XX 620 plaka sayılı araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, sair taleplerin reddine karar vermiştir. Davacı vekili, 14.06.2023 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kısmen reddine dair ara karara yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava; boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır. Kanun, "uyuşmazlık konusu hakkında" diyerek bu hususa vurgu yapmıştır (HMK md. 389/1). İhtiyati tedbirin amacı, hak talebinde bulunana etkin bir hukuki koruma sağlamak olup talebin değerlendirilmesi için yaklaşık ispat yeterli görülmüştür (HMK md. 390/3)....

Mahkemece; "4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) bekletici mesele yapılmalıdır....

İhtiyati tedbirin amacı, hak talebinde bulunana etkin bir hukuki koruma sağlamak olup talebin değerlendirilmesi için yaklaşık ispat yeterli görülmüştür (HMK md. 390/3). Ayrıca ihtiyati tedbirin kapsamı, türü ve süresinin orantılı olması, karşı tarafı zor durumda bırakmaya dönük sonuçlar doğurmaması gerekir. Dosya incelendiğinde; davacı kadının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL üzerinden mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açtığı, bu talebin yargılamayı gerektirdiği, ne var ki, ihtiyati tedbirin amacı, hakkaniyet ilkesi ve HMK'nın 389. maddesi gereğince, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi, ciddi zarar doğması ihtimalleri birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlık konusu olan davalı erkeğe ait parsel üzerine ihtiyati tedbir konulması gerekirken itirazın kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılması usul ve yasaya aykırıdır....

Davacı vekili olarak dosyaya bilahare vekaletnamesini sunan T2 03.08.2022 tarihli dilekçesi ile istinaf yoluna başvurmuş dilekçesinde; özetle yıllarca el emeği ile evliliğe katkı sağlayan müvekkilinin 17 yıllık evliliği sonucu mal rejiminden faydalanması gerektiğini boşanma gerçekleşmesi halinde müvekkilinin maddi olarak mağdur edileceğini hiçbir güvencesinin olmadığını dava değerinin düşük olmasının tedbire engel olamayacağını belirterek ilk derece mahkemesince verilen tedbirin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak müvekkili yönünden araç üzerine tedbir kararı verilmesini istemiştir. Dava, mal rejiminin boşanmayla sona erecek olması nedeniyle bir kısım mal varlıklarının tasfiyesi ile alacağa karar verilmesi isteğine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessessi 389....

Yukarıda özetlenen yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı tarafın dava ile elde edebileceği alacağı güvence altına alma amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, Mahkemece davalı adına kayıtlı taşınmazlar ve araç üzerine ihtiyati tedbir konulduğu, davalı tarafından ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasının talep edildiği görülmektedir....

Bu nedenle Bu tür davalarda verilmesi gereken hukuki koruma ihtiyati tedbir kararı olmayıp şartların varlığı halinde kıyasen uygulanması gereken İİK'nun 281/2 madde gereğince ihtiyati hacizdir. İlk derece mahkemesi tarafından 10.11.2020 tarihli ara kararla, davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, davalı tarafından ihtiyati tedbire itiraz edilmesi üzerine mahkemece 09.02.2021 tarihli ara kararla tedbire itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından ihtiyati haczin reddine ilişkin ara karar istinaf edilmemiştir....

Bu açıklamalardan sonra somut olay değerlendirilecek olursa; davacı vekili dava dilekçesinde TBK 19 maddesinde yer alan muvazaaya dayalı tapu kaydının iptali ile önceki davalı malik adına tescilini, olmaması halinde alacak ve ferilerine yetecek miktarda haciz ve satış isteme yetkisi tanınmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği, yerel mahkemenin vermiş olduğu ihtiyati tedbir talebinin kabulü kararına karşı yapılan itirazın reddi kararına karşı davalılar vekilinin istinafa geldiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında boşanma davası ve buna bağlı olarak mal rejiminin tasfiyesi davası bulunmaktadır. Davacının amacı anılan davalarda lehine hükmolunacak tazminat alacaklarının tahsilini güvence altına almaktır. Davacı taraf eldeki bu dava ile boşanma ve mal tasfiyesi sonucunda hükmolunacak tazminat yani para alacağına kavuşmayı hedeflemektedir....

UYAP Entegrasyonu