Kınay vekili, davanın reddini savunmuştur Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine, Dairemizin 2014/12747 E., 2015/1086 K. sayılı ilamı ile mal rejiminin tasfiyesinin anlaşmalı boşanma kapsamında olmadığı, kural olarak, anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasında akdedilmiş olan boşanma protokolünde yer alan mal rejimi hukukundan kaynaklanan anlaşma maddelerinin mahkeme kararında yer alması veya protokolün mahkemece onaylanması gerektiği, mal rejiminden kaynaklanan taleplerin boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebileceği, tarafların duruşmada alınan ifadelerinin mahkeme içi ikrar olarak nitelendirilmesi mümkün ise de bu beyanlarda mal rejiminin tasfiyesine yönelik hiçbir açıklama olmaması dikkate alındığında mahkemece tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda delilleri toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken protokolden ve mahkeme içi ikrardan hareketle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle...
Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar bu durumları ile tasfiyeye konu edilir (TMK.nun 231/1 m.) Söz konusu mal varlıklarının devredilmesi durumunda ise devredildiği tarih esas alınarak hesaplama yapılır (TMK.nun 235/son m.). Dava; mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkin olup TMK.nun 232 ve 235/1 maddelerine göre mal varlıklarının tasfiye anındaki sürüm değerleri gözönünde bulundurulur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihi olarak kabul edilmektedir. Mahkemece, karar tarihinden geçerli olarak yasal faize hükmedilmesi gerekirken alacağa ıslah tarihinden geçerli olarak yasal faiz yürütülmesi doğru değil ise de, temyiz edenin sıfatına göre bu yön bozma nedeni yapılmamıştır....
Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Dava konusu .... ....San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Kayalar Oto. Nakl. Müteahhitlik Tic. Ltd. şirketlerine evlenmeden önce davalı eş ortak olduğundan davalının kişisel malıdır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 Sayılı TMK mad.179). Kişisel mal niteliğindeki şirket üzerinde davacı eşin mal rejiminin tasfiyesi sonucu oluşacak alacak hakkı bulunmamaktadır. Ne var ki; aksi kararlaştırılmadığından şirket geliri edinilmiş mal olduğundan, mevcut ise tasfiye davasının konusu olabilir....
Türk Medeni Kanunu’nun 225 nci maddesine göre; mal rejiminin, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona ermesi, Yargıtay'ın sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermesinin gerekmesi, başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesinin gerekmesi, mal rejiminin sona ermesinin, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşulunun olması, mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 30 uncu maddesi) bekletici mesele yapılması, tasfiye davasında, mal rejiminin sona ermemiş...
İddianın ileri sürülüş şekli, dosya kapsamına göre istinaf kanun yolu başvurusuna konu dava; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı, değer artış payı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar tasfiye edilir (4721 sayılı TMK mad. 235/1). Eşlere ait kişisel ve edinilmiş mallar, mal rejiminin sonra ermesi anındaki durumlarına (nitelik, seviye, aşama vb.) göre değerlendirilir (TMK mad. 228/1). Bu malların, kural olarak tasfiye anındaki (TMK mad. 227/1 ve 235/1), sürüm (rayiç) değerleri (TMK mad. 232 ve 239/1) hesaba katılır. Yargıtay ve Dairemizin uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Mahkemece, tasfiye konusu malın karara en yakın tarihteki sürüm değeri belirlenmelidir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda; Mahkemece, karar tarihinden bir buçuk yıl önce 10/10/2019 tarih ve 18/11/2019 tarihli bilirkişi raporlarında hesaplanan değere göre artık değere katılma alacağına hükmedilmiştir....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak ve eşya alacağı isteğine ilişkindir. Somut olayda, Mahkemece, ev eşyalarına yönelik verilen ret kararı,dava dilekçesi, deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yerinde ise de; davalı eş adına olan taşınmazın üzerine yapılan iki katlı bina yönünden hatalı olmuştur. Şöyle ki, güçlü delil kabul edilerek davanın reddine esas alınan ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/341 Esas, 2012/724 Karar sayılı dava dosyasında her ne kadar Yargıtay 14....
kabul edilemeyeceğini belirterek; davalı ile müvekkili arasında evlilik süresince devam eden mal rejiminin tasfiyesi ile, müvekkilinin edinilmiş mallara katılma rejimi uyarınca belirtilen araçlar ve taşınmaz üzerindeki fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL katılma alacağının tasfiye tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. 2....
Davalı duruşma da alınan beyanında özetle; davacı tarafından aleyhine açılan boşanma davasını kabul ettiğini, aralarında geçimsizlik olduğunu, karşılıklı protokol düzenlediklerini, protokol altındaki imzanın kendisine ait olduğunu, davacı taraftan nafaka, ziynet eşyası, kişisel eşya, maddi manevi tazminat ve mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı, katkı payı ve değer artış payı alacağına karşılık olmak üzere 300.000,00 TL teslim aldığını, bundan başka davacıdan herhangi bir tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat, mal rejiminden kaynaklanan davalar, katkı payı alacağı, değer artış payı alacağı, katılma alacağı, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı ve sair ekonomik talebim ile yargılama gideri talebinin olmadığını, beyanı ve protokol doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir....
DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının 2000 yılında evlenmiş olduklarını, evlilik birliği içerisinde davalı adına kayıtlı 62035 ada 5 parsel nolu gayrimenkul üzerine birlikte 3 katlı ev yaptıklarını, davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle Samsun 3.Aile Mahkemesinin 2017/503 esas sayılı boşanma davası açtığını, dosyanın halen derdest olduğunu, dava konusu taşınmazı tarafların birlikte yaptıklarını, müvekkil ile davalı arasındaki mal rejiminin tasfiyesine , mal rejiminin tasfiyesi kapsamında " Yeni Mah. 3269 sokak no : 9/1 Atakum/SAMSUN " adresinde bulunan tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, mal rejiminin tasfiyesi çevresindeki alacak öğeleri ve miktarı yargılama aşamasında netleşeceğinden katkı payı alacağının, değer artış payı ve katılma...
Dava, taşınmazlar yönünden Mülga 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde taraflarca edinilen mallardan kaynaklanan katkı payı alacağı ve bankada bulunan para yönünden 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devamı maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devamı maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK'nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağına ilişkin davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK....