"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kabulüne dair ... 2. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....
Boşanma nedeniyle eşler arasındaki mal rejimi, boşanma davasının dava tarihi itibariyle sona ermekte olup (TMK’nun 225/2.m.), mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı boşanma dava tarihi itibariyle doğar. Ancak bu hakkın dava yolu ile kullanılabilmesi, tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanarak kesinleşmesi gerekir. Somut olayda taraflar arasında boşanma davası açılmış olmakla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur. Ancak tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanması gerekmektedir. Bu durumda boşanmanın kesinleşmemesi sebebiyle mal rejiminin tasfiyesi yapılamaz ve mal rejimi davası boşanma kararı kesinleşmedikçe karara bağlanamaz. Mahkemenin bu yöne ilişkin görüşü yerindedir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde davacı tarafça davalıya bağışlanan dava konusu parselin aynı zamanda taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasında iddia ettikleri davalı tarafça yapılan zina eylemine istinaden rücu sebebine dayalı tapu iptal tescil davalarının mal rejiminden kaynaklanan bir alacak olduğu nedeni ile davanın görevsizlikten reddine karar verildiğini, İskenderun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/305 E. ve 2020/359 K. sayılı dava dosyasında davacı müvekkili aile konutu olan dava konusu taşınmazı önceki malikinden bedelini bizzat ödemek suretiyle satın almış ve İskenderun Noterliği'nin 02.03.2018 tarih ve 04027 Yevmiye Nolu düzenleme şeklinde mal ayrılığı rejimi sözleşmesinin 2....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m). Dava konusu 4 nolu bağımsız bölüm, 31.05.2007 tarihinde satın alınarak davalı adına tescil edilmiştir....
Yasal gereklilik böyle iken, davacı taraf düzenleme şeklinde yapılan taraflar arasındaki mal ayrılığı rejimi seçimi sözleşmesinin korkutma (TBK. m.37 vd.) altında imzalandığından geçersiz olduğunu ileri sürdüğü halde, Mahkemece gösterilen deliller 6100 sayılı HMK'nun 203/1-ç maddesi kapsamında incelenip, bu yönde bir değerlendirme yapılmadan, sözleşmenin geçmişe etkili olarak, evliliğin yıpıldığı tarihten itibaren geçerli olduğunun kabul edilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılacak iş, öncelikle taraf delilleri incelenip mal ayrılığı sözleşmesinin geçerli olup olmadığı hususunda bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi; mal ayrılığı sözleşmesinin geçerli olduğuna karar verilmesi halinde, evlenme tarihinden taraflar arasında mal rejimi sözleşmesinin yapıldığı 15.09.2006 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejiminin (TMK m. 218-241) geçerli olacağının benimsenip, delillerin bu çerçevede değerlendirilerek gerçekleşecek sonuca göre karar verilmesinden ibarettir....
gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ve 291 ada 21 parsel yönünden 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi gereğince taraflar arasında mal ayrılığı geçerli olduğu dönemde edinilen malvarlığına yapılan katkıdan kaynaklanan katkı payı alacağı isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve fazla isteğin reddine dair .... Aile Mahkemesi'nden verilen 29.05.2014 gün ve 336/591 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, tasfiyeye konu ... plakalı araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....
Dava; mal rejiminden kaynaklanan katkı payı alacağına ilişkindir. Taraflar, 1985 yılında evlenmişler, 05.01.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabul ile sonuçlanması üzerine 22.06.2006 tarihinde kesinleşen hükümle boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte son bulmuştur (TMK.nun 225/2). Dava konusu taşınmaz eski MK.nun 170. maddesine göre geçerli olan mal ayrılığı rejimi döneminde 12.08.1998 tarihinde edinilmiştir. Katkı payı alacağının zamanaşımı konusunda Medeni Kanunda bir hüküm mevcut değildir. Borçlar Kanununun 125. maddesi uyarınca; kural olarak alacak davaları on senelik zamanaşımına tabidir. Borçlar Kanununun 125. maddesindeki “bu konuda başka suretle hüküm mevcut olmadığı takdirde her dava on senelik müruru zamana tabidir” hükmündeki (her dava) sözcüklerini “bütün alacaklar” tarzında anlamak gerekir....
Katılma alacağı yasadan kaynaklanan bir hak olduğundan talepte bulunan eşin gelirinin olması veya söz konusu malvarlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunması gerekmemektedir. Artık değere katılma alacağı miktarı ile değer artış payı alacak miktarı hesaplanırken, maDosyadaki bilgi ve belgelere göre; taraflar 04.06.2010 tarihinde evlenmişler, Kayseri 5.Aile Mahkemesine 12.02.2019 tarihinde açılan boşanma davası sonucu boşanmışlardır. Eşler arasındaki Mal rejimi, boşanma davasının açıldığı 12.02.2019 tarihinde sona ermiştir (TMK.m.225/son). Başka bir mal rejimi seçilmediğinden; taraflar arasında evlilik tarihinden 12.02.2019 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.m.202) Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır....
Mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davalarında ise “rejimin sona ermesi” davanın görülebilirlik ön koşuludur. Bu husus, 4721 sayılı Kanun’un 225 inci maddesinde “Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer” denilmek suretiyle vurgulanmıştır. Yargıtay önüne gelen uyuşmazlıklarda, mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle ... alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermesi gerektiğini kabul etmektedir. Dolayısıyla mal rejimi sona ermeden açılan tasfiye davaları hakkında “davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan” reddine karar verilmelidir....