Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, Finansal Kiralama sözleşmesine konu makine ve parçaların ayıplı olduğu makinadan gerekli randımanın alınamadığı, böylece iş kaybına uğranıldığı iddiası ile açılan sözleşmenin feshi, bedelde indirim ve maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı Finansal Kiralama şirketi vekili sözleşmenin 19.07.2000 tarihinde imzalandığını 4 yıldır ayıp bildirimi yapılmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının eskiyen teknolojiyi başkalarını suçlayarak değiştirmeyi amaçladığını, kira bedellerinin ödenmediğini belirterek davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar da vekilleri aracılığı ile verdiği dilekçede zamanaşımı itirazında bulunmuşlar ve davanın reddini istemişlerdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Malın ayıplı olmasından kaynaklanan Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacının ayıplı duşakabini davalıya iade ettiğinde mal bedelinin tahsil edileceğinin tabi bulunmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 104.59 TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 15.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı; davacının eğitimi devam ettiği sırada çok fazla izin alması ve uçuşlarda başarısız olması nedeniyle eğitim süresinin uzadığını, ayıplı hizmetin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulüne, ayıplı hizmet nedeniyle davacının bedelde indirim isteminin kabulüne, 62.452,44 TL alacağın davalıdan tahsiline, ispatlanamayan maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, taraflarca istinaf yoluna başvurulmuştur....

        Hukuk Dairesi'nin 2021/8941 Esas ve 2022/656 Karar numaralı ilamı; "Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine dair olarak tüketici hakem heyetinin başvurunun kabulüne yönelik verilen kararının iptali istemine ilişkindir. Davalı, tüketici hakem heyetine başvurarak malın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davacı üretici şirket ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin muhatabının tarafı olmadığını, üretici firma olduğunu ve satıcıya karşı ileri sürülmesi gerektiğini savunarak tüketici hakem heyeti kararının iptalini istemiştir. Uyuşmazlık; malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkının satıcı dışındaki üretici firmaya karşı ileri sürülüp sürülmeyeceği noktasında toplanmaktadır. 6502 sayılı yasanın 11....

        Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda ,davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı şirketlerin inşa edeceği ... isimli projeden biri 3+1 ve 148 m² diğeri 2+1 ve 88 m² olmak üzere iki adet daire satın aldığını ve dairelerin teslim edildiğini, ancak teslimden sonra dairelerin tanıtımı yapılan metrekarelerde olmadığının anlaşıldığını, ayrıca kaçak yapıldığından dolayı binanın iskanının alınamadığını, dairelerde kullanılan malzemelerin taahhüt edilenden düşük kalitede olduğunu, site otoparkları ve yeşil alanın projesine aykırı, eksik ve ayıplı olduğunu ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ayıp oranında indirim...

          TKHK'nun "ayıplı mal" başlıklı 8 inci maddesinin 1 inci fıkrası "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır." şeklindedir. TKHK'nun "ispat yükü" başlıklı 10/1 inci maddesine göre; "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz."...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2022 NUMARASI : 2019/198 ESAS - 2022/18 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiliinin, 34 XX 633 plakalı 2013 Model Dacia Duster markalı aracı almak için davalı T4 ile görüştüğünü, fiyat konusunda anlaşılması üzerine davalı T4'in yönlendirmesi ve telkiniyle Otorapor A.S.'...

          Davalı taraf, fatura içeriğinde belirtilen çelik çekme boru yerine dökme boru teslim edildiğini ileri sürerek malın ayıplı olduğunu ileri sürmüştür. Davalı vekili 30.01.2008 tarihli iadeli taahhütlü yazısında iki adet fatura muhteviyatı malların iade alınmasını, bilahare 26.02.2008 tarihli ihtarnamede de 2 adet fatura içeriği malın misli ile değiştirilmesini ya da malın iadesini talep etmiştir. Davalı vekili yargılamada da ayıplı mal nedeniyle davanın reddini olmadığı takdirde malın hurda değeri olarak belirlenen 3.432,00 TL. üzerinden sorumlu tutulmalarını istemiştir. Davalıya satılan mal karşılığında düzenlenen dava ve takip dayanağı faturaların içeriğinde çelik çekme boru olarak belirtildiği halde yapılan keşifte davalının ... yerinde alınan numune üzerinde yapılan laboratuvar incelemesi sonucunda malın çelik çekme boru olmayıp dökme boru olduğu, anlaşılmaktadır....

            Somut olayda, 818 Sayılı Yasa'nın 360. maddesi hükmünde öngörülen seçimlik haklardan ayıp sebebiyle davacının bedelde indirim isteme hakkı vardır. Nitekim davacı vekili terditli olarak bedelde indirim talebinde de bulunmuştur. Bununla birlikte ayıp sebebi ile bedelde indirim yapılacak miktar teknik inceleme gerektirmekte olup, davacının iddiası ile ilgili bilirkişi tarafından değerlendirme yapılmadan doğrudan mahkemece kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda, bedelde indirim ile hükmedilecek miktar, teknik inceleme gerektirmekte olup, kararlaştırılan bedel ile ayıplı değerin çarpımı sonucu bulunan değerin ayıpsız değere bölünmesi ile bulunabilir. Mahkemece yapılması gereken iş, keşfe katılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten ek rapor alarak, ayıplı işler sebebiyle iş bedelinden indirilmesi gereken miktarın saptanması ve sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir....

              Somut olayda, eldeki uyuşmazlığa konu malın ayıplı olmasından kaynaklanan ayıp sebebiyle bedelde indirim ve tazminat talepli davaların ise 6502 sayılı Yasa'nın 73/A maddesinde sayılan arabuluculuğa başvurmaktan muaf tutulan istisnalar kapsamında bulunmadığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu