Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 11.11.2013 tarihinde satın aldığı telefonun ayıplı çıkması üzerine iki kez yenisi ile değiştirilmesine rağmen ayıplı telefon teslim edildiğini ileri sürerek 2.088 TL 'nin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, telefonun her seferinde servisten ayıplı geldiğini, iddia edilen ayıbın telefondan yararlanmayı sürekli olarak etkilemediğini, kendilerinin kusurlu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ayıplı ürün nedeni ile bedel iadesi için eldeki davayı açmıştır....

    Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 1867.50 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tüketici ile davalı şirket arasındaki araç satışına konu aracın ayıplı olmasından kaynaklanan zararın tahsili istemine ilişkindir. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/19 Esas KARAR NO : 2022/60 DAVA : Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 10/06/2015 KARAR TARİHİ : 09/02/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili mahkememizin---- Sayılı dosyaya vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle, Davalının ithal ettiği ---- numaralı ---- aldığını,--- --- tarihinde--- yapıldığını, ----tarihinde arızalandığını, arızanın giderilemediğini, davalının kusurlu bir şekilde üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini iddia ile sözleşmeye aykırılık sebebi ile ----- kullanılamamasından kaynaklanan 1.000,00TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davalı, tüketici hakem heyetine başvurarak malın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davacı üretici şirket ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin muhatabının tarafı olmadığını, üretici firma olduğunu ve satıcıya karşı ileri sürülmesi gerektiğini savunarak tüketici hakem heyeti kararının iptalini istemiştir. Uyuşmazlık; malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkının satıcı dışındaki üretici firmaya karşı ileri sürülüp sürülmeyeceği noktasında toplanmaktadır. 6502 sayılı yasanın 11....

          Mahkemece, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Temyiz eden ...’nin davada taraf olmadığı analaşılmakla temyiz dilekçesinin reddi gerekir. 2-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalılar ...‘nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 3-Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi ve manevi tazminat istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre araçtaki boya hatasının üretimden kaynaklandığı, bu durumun araçta 9.000,00 ila 10.000,00 TL arasında değer kaybına yol açacağı tesbit edilmiştir....

            ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2020/114 ESAS, 2020/133 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

            Somut olayda; davacının şahsiyet haklarına bir saldırı bulunmadığının açık olduğuna göre; davaya konu eser sözleşmesine konu mobilyaların ayıplı olmasının şahsiyet haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığından istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekir. Davalı vekilinin istinaf istemine ilişkin yapılan değerlendirmede; Ayıp sebebiyle iş sahibinin seçimlik haklarını düzenleyen TBK'nın 475....

            Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendinde ise (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üreticinin, satıcının, bayinin, acentenin, ithalatçını ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi verenin, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir. Somut olayda, davacının dava konusu aracı ticari ve mesleki bir amaçla edinmediği, aracın hususi otomobil olduğu davalılar tarafından imal edilen ve satılan aracın ayıplı olaması nedeniyle geçirdiği trafik kazasında yaralandığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır....

              yargılama ve alman tedbir kararının davacının dönemine ilişkin olmadığını, tamamen davalının satın aldığı döneme ilişkin olduğunu, davalının cevai ihtarnamesinde yasa dışı bir şey olmadığı gibi yapılan bir yargılamanın da bulunmadığından bahisle taleplerini kötü niyetli bir şekilde reddettiğini, davanın ve tedbir kararının görmezden gelindiğini, davalının yasal yollardan ithal edilen araç yerine usulsüz şekilde ithal edilmiş bir aracı davacıya ayıplı bir şekilde sattığını, davacının eskiyen ve sürekli değer kaybeden aracını satamadığı gibi mecburen verglerini verdiğini ve sigortasını yaptırdığını, aracına el konulması ise Ceza Mahkemesinin her an vereceği karara bağlı olduğunu, davacının ayıplı araca ödediği bedelin dosyada ve gelecek trafik kayıtlarından net bir şekilde belli olduğunu, davacının şu anda aracını kullanamadığını beyanla; aracın yol açtığı maddi ve manevi zararın tespit edilerek her bir kalem alacak ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, ayıplı aracın...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 206,25 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu