Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz. ...
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Dava dosyası ve keşif anında yapılan incelemelerde dava konusu olan silikon ile ilgili ayıplı mal olması veya olmaması hakkında dava dosyasına ve taraflarca somut delil verilmediği, Davalı Koloğlu Kimya Ltd....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Dava dosyası ve keşif anında yapılan incelemelerde dava konusu olan silikon ile ilgili ayıplı mal olması veya olmaması hakkında dava dosyasına ve taraflarca somut delil verilmediği, Davalı Koloğlu Kimya Ltd....
Yine aynı kanunun 10. maddesinde "Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz." olarak tarif edildiğini, malın ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte, malın ayıplı olduğu varsayılsa bile süresi içerisinde davacı tarafça yapılmış bir ayıp ihbarının bulunmadığını, iddiaya göre malın ayıplı olduğunun tespit edildiği ve defalarca görüşüp yenilenmesinin istediğini, bu şekliyle davacı varlığını iddia ettiği ayıbı çok önce fark ettiğini ancak yazılı bir ayıp ihbarı yapmadığını beyan ettiğini, yasal süre içerisinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığından davanın reddinin gerektiğini, bilirkişi raporunda bile davacı tarafa satılarak teslim edilen ürünlerdeki tüm ayıpların gizli ayıp niteliğinde olmadığı yani açık ayıp niteliğinde olduğunun tespit edildiğini, ancak malın ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte, malın ayıplı olduğu varsayılsa bile varlığı iddia olunan ayıpların...
Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8. maddesinde düzenlenmiş; hatta ayıbın ağır kusuru veya hile ile gizlenmesi halinde zaman aşımı süresinden yararlanılamayacağı açıkça ifade edilmiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 10. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre; teslim tarihinden itibaren 6 ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir....
Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur." şeklinde düzenlenmiştir. Malın ayıplı oyduğuna ilişkin ispat yükü 6502 s.TKHK.nun 10.m.sinde; "(1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır. (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur....
Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz."...
Alıcının, malın ayıplı olduğunu bilmiyor olması gerekmektedir. Gizli ayıplarda, alıcının malın ayıplı olduğunu bilmesi mümkün değildir. Olağan gözden geçirme, malın alınırken kabaca gözden geçirilmesidir. İlk bakışta görülebilecek olan ayıplar mevcutsa, satıcının ayrıca bunu üstlenmesine gerek yoktur. Bu gibi durumlarda, sorumluluk aranmaz. d) Ayıptan sorumluluk sözleşme ile kaldırılmıyor olmalıdır e) Alıcı ayıbı kabul etmemiş olmalıdır f) Alıcı ayıptan doğan sorumluluk hükümlerinden yararlanabilmek için kanunun kendisine yüklediği külfetleri yerine getirmiş olmalıdır. Alıcıya kanunen yüklenen külfetler, satılanı gözden geçirme ve varlığı iddia edilen ayıpları satıcıya bildirme külfetleridir. Alıcı, satın aldığı malı gözden geçirmek ve herhangi bir ayıp halinde de bunu satıcıya bildirmek zorundadır . Bu zorunluluklar TBK. m. 223’te düzenlenmiştir....
Ticari alım-satımda aldığı malın arızalı çıktığını iddia eden alıcının 6102 sayılı TTK'nun 23/1-c maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.''kuralı mevcuttur. Açık kanun hükmü karşısında davacı tarafça belgelendirildiği üzere 11.12.2014 tarihinde meydana gelen hasar ile ilgili satıcıya ihbar yükümlülüğü vardır. Dava tarihi; 23.11.2015 olup; hasar tarihinden yaklaşık 1 sene sonra dava açılmıştır....
Ticari alım-satımda aldığı malın arızalı çıktığını iddia eden alıcının 6102 sayılı TTK'nun 23/1- c maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.''kuralı mevcuttur. Açık kanun hükmü karşısında davacı tarafça belgelendirildiği üzere 11.12.2014 tarihinde meydana gelen hasar ile ilgili satıcıya ihbar yükümlülüğü vardır. Dava tarihi; 23.11.2015 olup; hasar tarihinden yaklaşık 1 sene sonra dava açılmıştır....