TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2021 NUMARASI : 2021/245 ESAS - 2021/1023 KARAR DAVA KONUSU : Malın Ayıplı Olması KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
TTK'nun 23. maddesi uyarınca, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Ayıp açıkça belli değil ise, alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğunun ortaya çıkması halinde hakkını korumak için durumu aynı süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür. Ayıbın, kullanma sonucu ortaya çıkan gizli bir ayıp olması halinde ise TBK'nun 223. maddesi uyarınca alıcı ayıbı öğrendiği tarih itibariyle hemen satıcıya bildirmelidir. Bu durumda, davalı tarafça yapılan ayıp ihbarının yasal süre içinde yapılıp yapılmadığının tespiti için öncelikle davalının, davaya konu mala ilişkin ayıbı hangi tarihte öğrendiğinin tespiti gerekir....
Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14. maddesine göre de Tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen; malın tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen ... süresi içinde kalmak kaydıyla, bir yıl içinde aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması veya farklı arızaların dörtten fazla meydana gelmesi veya belirlenen ... süresi içinde farklı arızaların toplamının altıdan fazla olması unsurlarının yanı sıra bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kalması durumlarında tüketici malın ücretsiz değiştirilmesi, bedelin iadesi veya ayıp oranında bedel indirim talep edebilir. Somut olayda, bilgisayarın teslim edildiği 23.4.2005 tarihinden sonra 2 yıllık ... süresi içinde anakart arızasına dayalı olarak ekrana görüntü gelmemesinden dolayı aynı arıza nedeniyle üç kez parça değiştirildiği dosya kapsamından anlaşıldığı gibi bu yön mahkemenin de kabulündedir....
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Ancak ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun yaratıp yaratmayacağı gibi hususlar dikkate alınır. Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı taraf sözleşmeye uygun beton dökülmemesinden kaynaklı uğramış olduğu zararın tazminini, davalı tarafın ayıplı mal teslim ettiğini, bu nedenle zararın tazminini talep etmektedir. Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu beton, 6502 sayılı yasanın 8. maddesine göre ayıplı olup, mevcut haliyle can ve mal güvenliği için risk oluşturmaktadır....
Davalı vekili, dava konusu aracın ayıplı olmadığını ve aracın üç kez yapılan servis girişlerinden iki tanesinin aynı sebebe dayalı olduğunu, araçtaki şikayetin giderildiğini ve kullanımı etkileyen teknik bir problemin kalmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ve kullandığı süre boyunca beklenen faydayı sağlayamadığını ileri sürerek, ayıp oranından bedelde indirim yapılması amacıyla eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının aracı 10.10.2013 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye sattığı ve aracın maliki olmadığından bahisle, aktif dava ehliyeti bulunmadığından husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Eldeki dava, 13.11.2013 tarihinde açılmış olup, her ne kadar araç davacı tarafından 10.10.2013 üçüncü bir kişiye satılmış ise de, davacı, aracın maliki iken ... 13. Noterliği’nin 09.04.2013 tarihli ihtarnamesi ile aracın sürekli arızalanması ve beklenen faydanın sağlanamaması nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde bedel iadesine ilişkin talebini davalıya ihtar ettiğine göre, davacının aktif dava ehliyeti bulunmaktadır....
Dava, Finansal Kiralama sözleşmesine konu makine ve parçaların ayıplı olduğu makinadan gerekli randımanın alınamadığı, böylece iş kaybına uğranıldığı iddiası ile açılan sözleşmenin feshi, bedelde indirim ve maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı Finansal Kiralama şirketi vekili sözleşmenin 19.07.2000 tarihinde imzalandığını 4 yıldır ayıp bildirimi yapılmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının eskiyen teknolojiyi başkalarını suçlayarak değiştirmeyi amaçladığını, kira bedellerinin ödenmediğini belirterek davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar da vekilleri aracılığı ile verdiği dilekçede zamanaşımı itirazında bulunmuşlar ve davanın reddini istemişlerdir....
TOPLANAN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, malın ayıplı olmasına dayalı satış bedelinden indirim istemli alacak davasından ibarettir. Taraflar arasındaki ihtilaf; davaya konu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin ne olduğu, varsa ayıp nedeniyle davacının satış bedelinden indirim talep etmesinin mümkün olup olmadığı ve mümkün ise indirim tutarının ne kadar olması gerektiği hususlarından ibarettir. Konya . Noterliği'nin 17/12/2020 tarihli ... yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile ... (eski plaka:... ) plakalı aracın 56.000,00 TL karşılığında davlı tarafından davacıya devredildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı satış sözleşmesine konu aracın ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinden indirim yapılmasını talep etmiş, davalı ise aracın ayıplı olmadığını savunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava cari hesap alacağına dayalı icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözlü olarak "..." elektrik iletim hattının yapım işini üstlendiğini, bu iş kapsamında kullanacağı "..." malzemesinin temini amacıyla davacı şirket ile sözlü olarak satış sözleşmesi kurulduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf teslim edilen direklerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın süresinde yapılıp yapılmadığı, davalının bedelde indirim talep etme hakkının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktır. Bilirkişilerce yapılan incelemede taraf ticari defterlerinin uyumlu ve davacının takip miktarı kadar davalıdan alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Cevap dilekçesi ile sunulan delillerin incelenmesi sözleşme konusu ürünlerin ayıplı olduğu ve davacıya süresinde bildirildiği kabul edilse dahi geçi kabul tarihi itibariyle teslim edilen malların ayıpsız ve sözleşmeye uygun olduğu dava dışı idarenin tespitleri ile sabittir....