Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıdan satın alınan traktör modelinin .. model olarak ayıplı satıldığı iddiasına dayalı ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu traktörün halen ruhsatında.. model tescilli olması nedeniyle ayıplı bir maldan söz edilemeyeceğini ve ayıplı mala ilişkin hükümlerin uygulanamayacağını, davacının almış olduğu traktörün iddia edildiği gib... model değil, .. model olduğunu, traktörün parçaları veya gövdesi üzerinde yazılı olan yılın üretim ile ilgili bir husus olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
Hal böyle olunca, yerel mahkememizce, davacının seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece satıcıya karşı kullanılabileceği, nitekim Yargıtay 13....
aracın 338.000 Km'de göründüğünün söylendiğini, davalının kendisini mağdur ettiğini, mağduriyetini karşılamadığından 31.000,00- TL karşılığında satın almış olduğu 34 XX 519 plakalı aracın ayıplı olması nedeniyle bedelinin faiziyle birlikte tahsili ve araç için yapılan harcama tutarlarının ulaşım bedeli ve yakıt bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava konusu aracın davadan sonra davacı tarafından satılmış olması davacının ayıp nedeniyle dava hakkını ortadan kaldırmaz ve davacı Ömer Faruk Serin'in eldeki davada davacı olma sıfatının devam ettiği görülmüş olup, öncelikle hatalı olarak dosyaya davacı olarak kaydedilen aracı devralan MEHMET ENEZ'in davacı kaydının da UYAP Sisteminden ve dosya kapsamından çıkarıldıktan ve ıslah dilekçesinin karşı taraflarına tebliğ edildikten sonra, davacı Ömer Faruk Serin'in seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece SATICI Ateş Motorlu Taşıtlar Nakliye Turizm San. Tic. Ltd. Şti.'ne karşı kullanılabilecek ve ÜRETİCİ/İTHALATÇI olan Honda Türkiye A.Ş.'...
Mahkemece; "...Eldeki dava, ayıp nedeniyle davacının seçimlik haklarını kullanmasına ilişkin olup, dava tarihinde dava konusu aracın davacının elinde bulunduğu ve satılmadığı hususu sabittir. Dava konusu aracın davadan sonra davacı tarafından satılmış olması davacının ayıp nedeniyle dava hakkını ortadan kaldırmaz ve davacı Ufuk Kararmaz'ın eldeki davada davacı olma sıfatının devam ettiği değerlendirilmiş olup, araç satıldığından bedelsiz misli ile değişim talebi her iki davalı yönünden reddedilerek ayıp oranında bedelde indirim talebi açısınan işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece SATICI T1 Nakliye Turizm San. Tic. Ltd. Şti.'ne karşı kullanılabileceği ve ÜRETİCİ/İTHALATÇI olan davalı Honda Türkiye A.Ş.'...
Sözleşmeden dönme ve misliyle değişim hakkının kullanılmasının satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması nedeniyle tüketici, ayıp oranında bedelden indirim hakkını kullanabilecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın veya bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket bayisi olan...'den almış olduğu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesine ya da bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, satış sözleşmesinin tarafı olmayan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin yalnızca araca garanti veren firma olduğunu, üretimden kaynaklanan arızaların ücretsiz onarımını taahhüt ettiğini, aracın ayıplı olmadığını, araç ayıplı kabul edilse bile bu durumun bedelde indirim nedeni olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Davacı vekili her na kadar dava dilekçesinde hem onarım bedeli, hem de bedelde indirim talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesinin bedelde indirilecek miktara hükmettiği ve davacı vekilinin istinaf başvurusunda da sadece bedelde indirim miktarı yönünden kararı istinaf ettiği dikkate alındığında, seçimlik hakkının bedelde indirim yönünde kullandığı kabul edilecektir. Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir. Nispi metod yöntemine göre, satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....
Davalı; davacının eğitimi devam ettiği sırada çok fazla izin alması ve uçuşlarda başarısız olması nedeniyle eğitim süresinin uzadığını, ayıplı hizmetin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulüne, ayıplı hizmet nedeniyle davacının bedelde indirim isteminin kabulüne, 62.452,44 TL alacağın davalıdan tahsiline, ispatlanamayan maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, taraflarca istinaf yoluna başvurulmuştur....
nin müşteri ilişkileri yöneticiliği birimi tarafından aranarak aracın yenisi ile değiştirilmesini gerektirecek bir durumun bulunmadığı ve başvurunun reddedildiğinin bildirildiğini, 07/08/2018 tarihinde ihtarname ile aynı taleplerde bulunduğunu, ancak 08/08/2018 tarihli maille olumsuz cevap verildiğini, aracın gizli ayıplı olduğunu belirterek dava konusu ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, mümkün olmadığı takdirde dava konusu ayıplı malın satış bedeli olan 130.000,00-TL'nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen iadesine, bunun da mümkün olmadığı takdirde ayıplı malın Türkiye piyasa koşullarında kaybettiği değer nazara alınarak ayıp oranında bedelden indirim yapılmasına ve bu bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....