Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili, kararı temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, acentelik sözleşmesinin haksız feshinden doğan maddi ve manevi tazminat davası olup mahkemece, davacının sözleşmenin feshinden dolayı yoksun kaldığı kazanca ilişkin maddi tazminat talebi, davacının fesih sonrasında teminatını geri almış olması, eğitim seminerlerine gidilmiş olmasının maddi zarar oluşturmayacağı ve aynı beldede daha önce faaliyette olan PTT şubesinin sözleşmenin ihalesinden evvel zarar etmekte olduğu, bu nedenle şubenin kapatılması ile beldedeki faaliyetlere acente olarak devam ettirilmesi yoluna gidildiği, dolayısıyla davacının sözleşme feshedilmemiş olsaydı dahi kar etmesinin mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek reddedilmiştir.Ancak; davacının bu...

    - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 03/08/2008 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve aynı tarihli protokol çerçevesinde davacı şirketin bayisi olarak çalışmaya başlayan davalıyla olan bayilik ilişkisinin feshinden sonra akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı damga vergisinin davacı tarafından 88.635,64 TL olarak ödemek zorunda kalındığını, sözleşme hükmüne göre damga vergisinden sorumlu olan davalının yansıtma fatura bedelini ödememesi üzerine takip başlatıldığını, davalı borçlunun takibe haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

      CEVAP : Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: taraflar arasında 31/08/2009 tarihli bayilik sözleşmesi ve 20/08/2009 tarihli kullandırma sözleşmesi bulunduğunu, bayilik sözleşmesinin sonlandırılmasını davacının talep ettiğini ve 31/12/2014 tarihinde tahliye ve teslim edeceğini taahhüt ettiğini, bayiye teslim edilen mağaza ilişkin müvekkili ve dava dışı şirket arasındaki kira sözleşmesinin 06/11/2014 tarihi itibariyle fesh edildiğini, dava dışı şirketin müvekkili şirkete 92.880,00TL bedelli faturayı yansıttığını, faturanın 20/08/2009 tarihli kullandırma sözleşmesinin 7.b maddesine göre davacıya yansıtıldığını, davacının mali sıkıntılardan kaynaklı nedenlerle sözleşmeyi fesh edeceğini açıkladığını, sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğinden kira sözleşmesinin bu nedenle feshedildiğini belirterek asıl davanın reddine ve %20'den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve karşı dava olarak 21.689,92TL alacağının dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte karşı davalından...

      Asliye Ticaret Mahkemesinin tarafından ... ile ... tarafından müştereken sunulan 23/08/2019 tarihli kök ve 22/01/2021 tarihli ek raporu. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; bayilik sözleşmesinin haksız fesh edildiğinin tespiti ile müspet zarar tazmini, maliyetleri karşılanamayan yatırımların bedeli, portföy tazminatı ve manevi tazminat davası mahiyetinde alacak davasıdır....

        ve sözleşmenin tamamında aşırı yararlanma bulunan sözleşmesinin haksız feshi ile haksız fesih öncesi ve sonrası müvekkilin uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini amacıyla iş bu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, ......

          İçecek ve Gıda San.Tic.A.Ş. vekili davalının sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle davalı tarafa yapılan yatırımlar ve masraflar karşılığı olarak toplam 500.000.000.-TL., oluşan vade alacakları için 100.000.000.-TL., tespit ve ihtarname gideri olarak 100.000.000.TL. ile kazanç kaybı olan 300.000.000.TL. olmak üzere cem’an 1.000.000.000.TL. maddi tazminat ile müvekkili firmanın ve ürünlerinin müşteri nezdinde küçük düşürülmesi, kötülenmesi nedeniyle 5.000.000.000.-TL. manevi tazminatın ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı-davacı vekili, 17.11.2005 havale tarihli dilekçesi ile müddeabihi ıslah yolu ile 8.296.-YTL. artırarak maddi tazminatı cem’an 9.296.-YTL çıkardı....

            Davalı vekili, yetkili icra dairesi ve mahkemenin müvekkilinin ikametgah yeri olan Siverek İcra Daireleri ve Mahkemelerine ait olduğunu, ayrıca müvekkilinin taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi nedeni ile davacıdan trafo satın alıp bunları müşterilerine sattığını, ancak trafoların TSE belgeleri olmadığı halde üzerlerine TSE etiketi yapıştırıldığının ortaya çıktığını ve malların müşteriler tarafından müvekkiline iade edildiğini, müvekkilinin bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Taraflar arasında aynı mahkemede görülen maddi ve manevi tazminat davasının bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir....

              ispatlanamadığı nazara alınarak manevi tazminat talebi yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                İnşaat ile yeni bir sözleşme yapılarak tapuya şerh verildiğini, böylece diğer davalıların da bu haksız feshe iştirak ettiklerini ileri sürerek, şimdilik 60.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında ıslah ile maddi tazminat miktarını 324.373,00 TL'ye arttırmıştır. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece iddia, savunma, uyulan Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; sözleşmenin haksız olarak feshinden kaynaklı davacıların kâr kaybından arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan davalı ...'ın sorumlu olduğu gerekçesiyle, maddi tazminat isteminin bu davalı yönünden kısmen kabulüne diğer davalılar yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava, bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle kar mahrumiyeti, cezai şart ve alacak istemlerine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin görevine girdiği ve ayrıca, uyuşmazlık konusu bayilik sözleşmesine dayalı olarak daha önce taraflar arasında ... 35. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/66 E - 2012/124 K sayılı dava dosyasında akdin feshinden kaynaklanan kar mahrumiyeti, cezai şart ile alacak istemine yönelik talep bakımından verilen kararın önce Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 24/10/2011 tarih, 2011/2653 E. - 2011/13029 K. sayılı kararı ile bozulduğu ve bozma sonrası verilen kararın ise, anılan Dairece 13.12.2012 tarih, 2012/12582 E - 2012/19001 K sayılı ilamı ile onandığı da anlaşılmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19....

                    UYAP Entegrasyonu