K A R A R Davacı, davalı ile aralarında 10.5.1995 tarihli devre tatil sözleşmesi yapıldığının davalının naturland tesisleri içindeki devre tatil ünitelerinden ,naturhaus ... dönemi 17.devre 33 ve 34. hafta nın kullanım hakkına sahip olduğunu,davalının devre tatil sisteminde aidat ödeme yükümlülüğünün Kullanım Yönetmeliği ile belirlendiğini, davalının 2005 yılına ait devre tatil ile ilgili işletme aidatını ödemediğini ileri sürerek başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatı istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan ... A.Ş.ile 1.1.1994 tarihinden 31.12.2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere iki ayrı dönem için 30 yıl süreli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmedeki bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taşınmazın davalılar arasında el değiştirdiğini, 2004 yılında tatil hakkını kullanmak üzere tesise gittiğinde içeri alınmadığını ileri sürerek sözleşme gereği sahip olduğu tatil hakkının hükmen tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000 YTL maddi, 5.000 YTL manevi tazminatın davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan ayıba dayalı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2019 NUMARASI : 2018/255 ESAS 2019/370 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Tarsus 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 05/12/2019 tarih ve 2018/255 Esas 2019/370 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Müvekkili ile davalı şirket arasında 18/05/2014 tarihinde 17.952,00 TL karşılğında 02660 Sözleşme numaralı Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından 17.952,00 TL davalı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, müvekkili ile sözleşme yapılmış olmasına rağmen resmi şekilde yapılmamış olması ve tapuda şerh işleminin yapılmamış olması nedeniyle yapılan sözleşmenin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Yargıtay İçtihatlarına göre hukuken geçersiz olduğunu ve resmi şeklide yapılmayan devre mülk sözleşmesinden tüketici cayma süresi ile bağlı...
Davacı ile davalılar arasında yapılan 12.8.2010 tarihli devre tatil sözleşmesinin 11. Maddesinde " devre tatil sahibi sözleşmenin her iki tarafça imzalanmasından itibaren 10 gün içinde hiç bir sebep göstermeksizin cayma hakkını kullanarak sözleşmeden dönebilir" düzenlemesi getirilmiştir. Davacı, 16.8.2010 tarihli ihtarla cayma hakkını kullandığını davalılara bildirmiştir. Mahkemece, tesisin kullanım başlangıcının 31.12.2013 tarihi olması nedeni ile cayma hakkının da bu tarihten itibaren tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacağı bu nedenle davanın erken açıldığı gerekçesi reddedilmiştir. 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 6/B maddesinde devre tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, cayma hakkını kullanma süresi hizmetin verildiği tarihte başlar. Bu tarihe kadar sözleşme askıdadır. Ancak davacının sözleşmenin askı süresi içinde sözleşmeyle bağlı olacağının kabulü mümkün değildir....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, araç satış sözleşmesinden kaynaklanan hukuki ayıba dayalı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1598 KARAR NO : 2022/1569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUDURNU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/8 ESAS - 2022/105 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Mülk Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Mudurnu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2022/8 E - 2022/105 K sayılı dosyasından verilen 27/09/2022 tarihli karara karşı davalı tarafça istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı firma arasında 20/03/2021 tarihli Tatil Köyü Devre Mülk Satış sözleşmesi yapıldığını bu sözleşme kapsamında Bolu İli, Mudurnu İlçesi, Karacasumandıra Köyü , 147 Ada, 23 Parsel, B-12 Blok 1....
KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle mahkemece verilen “...davalıların, 16.12.1994 tarihli devre tatil sözleşmesi ile davacıya sözleşmeden ... tüm haklarını kullandırmakla yükümlü olduğunun tesbitine ve bu şekilde davacının, devre tatil sözleşmesinde belirtilen süre ve koşullarda davalılara ait tesiste tatil yapabileceğinin tesbitine” şeklindeki hükmün muarazanın giderilmesi niteliğinde olmasına göre yerinde bulunmayan her iki tarafın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 24.9.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dairemizce dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; Taraflar arasındaki dava, Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak istemine ilişkindir. Konu hakkındaki yasal düzenlemeler incelendiğinde, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; “Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; sağlayıcı; “ Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; tüketici ise; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade etmektedir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/12/2014 NUMARASI : 2014/2922-2014/2834 Uyuşmazlık, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....