Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer bir anlatımla, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, ihtiyati tedbir konulması talep edilen davalıların malvarlığının davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Ne var ki uygulamada bu türden açılan davalarda ileri sürülen ihtiyati tedbir/ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, mahkemece hukuki nitelendirilmesinin ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Bu itibarla davacının ihtiyati tedbir olarak adlandırdığı talebinin, ihtiyati haciz niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır....

İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının maddi tazminat yönünden kusursuz sorumluluğu bulunmaktadır ------------ tarihli yazı cevabında, kaydi hacizlerin uygulandığını, borçluların araçları üzerine haciz şerhi işlendiği ve daha sonra feragat nedeniyle şerhlerin kaldırıldığı bildirilmiştir. ----- tarihli ihtiyati haciz kararı ile davacılardan şirket adına kayıtlı ----- tarihinde uygulanan (kaydi) hacizlerin, takip alacaklısı (işbu dava borçlusu) vekilinin-----tarihli dilekçesi ihtiyati haciz istemlerinden feragat ettiklerini bildirmesi üzerine icra dairesi tarafından ------- tarihinde kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla haksız olarak uygulandığı sabit olan kaydi hacizlerin, uygulanmalarını takip eden sekizinci günde verilen feragat dilekçesi ile icra dairesi tarafından kaldırıldığı sabittir....

    hale geldiği, rehinle temin edilmediği, kusur durumunun ve tazminat miktarının tam olarak tespitinin yargılamayı gerektirdiği anlaşılmış ise de, ihtiyati haciz kararının talep edilen tazminatla sınırlı olarak verilmesi, davacı tarafça talep edilen maddi tazminat miktarının hayatın olağan akışı içerisinde herkeste bulunabilecek ve ödenebilecek bir tutar olması, şartlar değişip, koşulları oluştuğu takdirde yargılamanın devam ettiği aşamalarda yeniden ihtiyati haciz talebinde bulunulabilmesine göre maddi tazminat istemi açısından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, yine davacılar tarafından dava konusu yapılan manevi zarara karşılık toplam 450.000,00 TL manevi tazminat alacağının temini için de ihtiyati haciz talep edilmiş ise de, bilindiği üzere manevi tazminat, kişinin kişilik haklarının ihlali halinde, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması nedeniyle; miktarı, kapsamı ve koşulları hakimin takdirine...

    Sayılı dosyasında davalı tarafından başka bir bonoya istinaden takip başlatıldığını ve icra hukuk mahkemesinde ve icra dosyasında masraf yaptığını yapılan masrafları maddi tazminat talebinin konusu olduğunu belirtmişse de ihtiyati haciz kararına konu olmadığı anlaşıldığından maddi tazminat kapsamında değerlendirilmemiştir. Davacı taraf ihtiyati haciz uygulanması nedeniyle eşinden boşandığını ve .... Aile Mahkemesinin 2018/... E. Sayılı dosyasında yargılama gideri, harç ve avukatlık masrafı ödediğini belirterek maddi tazminat talebinin konusu olduğunu belirtmişse de uygulanan haciz ile arasında uygun illiyet bağı bulunmadığından maddi tazminat kapsamında değerlendirilmemiştir. Davacı taraf gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle 34.551,98 TL hakedişi alamadığını ve maddi tazminat talebinin konusu olduğunu belirtmişse de zarara ilişkin delillerini sunmadığı ve icra dosyası kapsamından haciz ihbarnamesine itiraz edildiği anlaşıldığından maddi tazminat kapsamında değerlendirilmemiştir....

      dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi, talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, Tüm bu nedenlerle Davacı vekilinin maddi ve manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin yerinde görülmeyerek reddine," şeklinde karar verildiği görülmüştür....

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Davalı şirketin tatbik edilen ihtiyati haciz kararında kusuru bulunduğunu, müvekkilinin ihtiyati haciz sebebiyle ticari itibarının zarar gördüğünü, bu sebeple manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz öncesi kar oranı ile ihtiyati haciz sonrası kar oranı farkının tespit edilerek maddi zarar hesaplanması gerekirken ciro karşılaştırması yapılmasının doğru olmadığını, bilirkişi raporunun hükme esas alınmaması gerektiğini ve ihtiyati haciz neticesinde kar kaybı yaşandığını belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Talep ise, maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz talebinin reddi kararına davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebine ilişkindir. Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebine ilişkin istinaf başvurusunun incelenmesinde ise; Dairemizin daha önceki kararlarında " manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir....

        çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü olmadığı, bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamadığı, bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....

        Zira bu gibi trafik kazalarında genellikle açılacak tazminat davalarını sonuçsuz bırakmak için mal kaçırma yoluna gidilmektedir. Dosyamızda ihtiyati haciz şartları oluşmuştur. Şöyle ki: İİK'nın 257. maddesi "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir" demektedir. Bilindiği gibi davalılar haksız fiil nedeniyle davacı müvekkile karşı maddi ve manevi tazminat yönünden borçlanmıştır. Davacı müvekkilin, davalılardan maddi ve manevi tazminat yönünden bir alacağı olduğu kesindir. Yine haksız fiillerde temerrüt tarihi haksız fiilin gerçekleşme tarihidir. Başka bir anlatımla talep edilen maddi ve manevi tazminat alacağı vadesi gelmiş bir borçtur. Bu bakımdan İİK 257.maddesi uyarınca davacı müvekkil vadesi gelmiş para borcu (maddi manevi tazminat) nedeniyle davalıların taşınır ve taşınmaz malları üzerinde ihtiyati haciz talep etmektedir....

          Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebi değerlendirildiğinde davacının, davalı aleyhine haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat istemi ile iş bu davayı açtığı ve talep edilen tazminat miktarının 5.000,00 TL olduğu, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, hali hazırda hayatın olağan akışı içerisinde hemen hemen herkes tarafından dolayısıyla davalı tarafından da ödenebilecek meblağ dahilinde bulunduğu anlaşılmakla maddi tazminat talebi yönünden verilen ihtiyati haciz kararının yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf itirazının kabulü gerekmektedir....

          UYAP Entegrasyonu