Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesinin 24/01/2023 tarihli tensip zaptı 21 nolu ara kararında da belirtildiği üzere, ihtiyati haciz için yasal koşulların oluştuğunu, yaklaşık ispat koşulunun sağlandığının görülerek olay tarihi itibari ile haksız fiilden kaynaklı tazminat muaccel hale gelmiştir. Dairemizce yapılan incelemede davacıların maddi tazminat talepleri yönünden ihtiyati haciz isteğinin kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Davalı T14'in ihtiyati hacizin kaldırılması talebinin reddine dair karar doğru olup davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir....

Taraflar arasında görülen iş kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat dosyasının incelenmesinde, mahkemece 26/05/2022 tarih ve2021/408 Esas sayılı ara karar ile Davacının manevi tazminata yönelik ihtiyati haciz talebinin reddine; maddi tazminat talebine yönelik İhtiyati Haciz talebinin ise kabulü ile; maddi tazminata yönelik dava değeri (1.000,00 TL ) ile sınırlı olmak üzere ve bu değeri aşmamak üzere, davalının taşınır/taşınmaz malları üzerine İhtiyati Haciz konulmasına, ihtiyati haciz miktarının azlığı nedeni ile bu aşamada teminat yatırılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır. Geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz İİK'nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. İİK'nun 257. maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir....

Bununla birlikte 6100 Sayılı 341/1-b maddesi gereğince; İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bunun dışında ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir ile ilgili verilen kararlara karşı başvurulabilecek bir yasa yolu bulunmamaktadır. İİK.'nın 259. maddesi gereğince ihtiyati haczin teminat şartına bağlanması halinde davacının teminata ve miktarına karşı başvurabileceği yasa yolu bulunmamaktadır. İİK.'nın 265/1-2 maddesine göre teminatın niteliği ve miktarına karşı sadece aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen borçlu veya menfaati ihlal edilen üçüncü kişilere itiraz ve sonrasında istinaf hakkı tanınmıştır. Böyle bir karara itiraz ve istinaf yasa yoluna başvurulamaz ise de, adi itiraz her zaman mümkündür....

    UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı, ihtiyati haciz kararının teminatsız olarak verilip verilemeyeceği ve taşınır mallar hakkında ihtiyati haciz kararı verilip verilemeyeceği ile geçici ödeme istemine ilişkin ara karar yönünden istinaf incelemesi yapılıp yapılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, haksız fiilden kaynaklandığı ileri sürülen maddi ve manevi zararın tahsili istemi ile açılan davada ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve geçici ödeme istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir ve geçici ödeme taleplerinin ayrı ayrı reddine, ihtiyati haciz talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş, davacılar vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı olduğu aracın sebep olduğu kazada desteğin öldüğünü açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 100,00 TL maddi tazminat ile toplam 1.020.000 TL manevi tazminatın tahsilini, öncelikle davalılar adına kayıtlı taşınır-taşınmaz mallar ile kazaya neden olan aracın kaydı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, ihtiyati haciz talebinin reddine dair karar verilmiş, verilen karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacılar vekili dilekçesinde özetle; haksız fiilden kaynaklanan davalarda tazminat yükümlülüğünün olay tarihi itibarıyla muaccel hale geldiğini, kararın ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz müessesesine temelden aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355'inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemiyle açılan davada, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılması istemidir....

      soruşturma dosyasında kusur raporu alındığını, iş bu rapordan müvekkilinin iş bu dava ile haberi ve bilgisi olduğunu, rapora itiraz ettiklerini, kazanın meydana geldiği işyerinde taşeron işçilerinin çalıştığını ve olayda asıl kusurun taşeron işverende olduğunu, davaya dahil edilmesinin talep edileceğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkiline atfedilebilecek kusur bulunmadığını, kusur durumuna ilişkin Mahkemece ayrıca keşif ve bilirkişi raporu aldırılması gerektiğini, -Davacıların 650.000,00 TL manevi tazminat talebiyle ilgili ihtiyati haciz kararı verilmesinin haksız ve yersiz olduğunu, kusur durumu netleşmeden davacıların maddi zararları tespit edilmeden en azından bilirkişi raporu aldırılmadan ihtiyati haciz kararı verilmesinin yerinde olmadığını, bilirkişi raporuyla tespit edilen maddi zarara ilişkin ihtiyati haciz kararı verilebilse de belirsiz olan manevi tazminat talebi ile ilgili ihtiyati haciz kararı verilmesinin yerinde olmadığını, tedbir mahiyetindeki ihtiyati haczin kaldırılması...

      Hukuk Dairesi'nin emsal kararlarının haklılıklarını desteklediğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası sırasında talep edilen ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek ihtiyati tedbir gerekse de ihtiyati haciz hukukumuzda geçici hukuki korumalar olarak düzenlenmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 257. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Aynı kanunun 258/l. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur, ikinci fıkra gereği hakim bu kararı alırken iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu açılın maddi ve manevi tazminat davasıdır. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati haciz kabul ara kararına haczin teminat karşılığında kaldırılması talebinin reddi ara kararına karşı istinaf başvurusudur. Mahkemece, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu ve alacak miktarı belli olmadığından manevi tazminat talebi yönünden talep reddedilmiş, maddi tazminat için ise kabul edilmiştir. Dosya kapsamında ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan talep yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle talebin kısmen kabulü yerindedir. Bu nedenle mahkemece ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddi karar yerindedir....

        Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görülmeyerek, davacı vekillinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur. HMK'nın 355....

          UYAP Entegrasyonu