ve 5800 yevmiye numarasıyla maaşındaki blokenin kaldırılması için yeniden ihtar gönderdiğini, ancak maaşındaki blokenin kalkmadığını, İİK’nın 83....
ye olan borçlarına karşılık olarak rehnettiği, bu hususların davacı tarafından kabul, beyan ve taahhüt edildiği, bu haliyle davacının kredi ödemeleri ile sınırlı olmak üzere davalı kurumda bulunan maaş hesabı üzerinde rehin, hapis, virman, takas ve mahsup yetkisini ihbar olunan bankaya ve davalı kuruma verdiği anlaşılmıştır. Davacı sözleşmeden dönmediğine göre borcu ne şekilde ödeyeceğini de açıklamamıştır. Banka da bu taahhüde inanarak başka teminat istemeden davacıya krediyi kullandırmıştır. Davacının bankadan aldığı kredi borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödememesi halinde sözleşme gereğince kullandırılan kredinin teminatı olarak maaşından kesinti yapılmasını ve hapis ve rehin hakkı kullanılmasını kabul etmesinin haksız şart olarak kabulü mümkün değildir....
Mahkemece, sözleşme gereğince davalı bankanın hapis hakkı bulunmasına rağmen, temerrüt olmadan konulan blokenin haksız olduğu gerekçesi ile otomatik ödeme talimatının ve blokenin iptaline, kesintilerin iadesine yönelik talebin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceğine, bu kapsamda maaş hesabının kredi taksit ödemelerini teminen sözleşme ve verilen talimat kapsamına göre bloke edilip edilemeyeceğine ilişkindir. Bilindiği üzere, 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93. maddesinde “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, ... hizmeti sunucularının Genel ... Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
Hukuk Dairesi’nin 2016/15805 Esas ve 2018/885 Karar sayılı ve 22.02.2018 tarihli ilamında yer alan “ Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankanın rehin, hapis ve takas hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda kredi sözleşmeleri ve davacıdan alınan ek sözleşmedeki taahhütü kapsamında davacının davalı banka nezdinde ki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir....
blokenin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının, davalı banka nezdindeki emekli maaşı hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına, davacıdan kesilen 220,00 TL alacağın kesildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
nazara alındığında müvekkilinin hukuka aykırı bu eylem nedeniyle mağduriyetinin artacağını bu nedenle her ay düzenli olarak yapılan bu kesintilerin önlenmesi amacıyla emekli maaşına konulan blokenin yargılamanın sonuna kadar tedbiren kaldırılmasını teminatsız olarak talep etme zorunluluğunun doğduğunu, belirterek fazlaya ilişkin talep ve her türlü hakkı saklı kalmak kaydıyla; dava süreci boyunca müvekkilinin emekli maaşı hesabından her maaş döneminde yapılan kesintinin, gecikme sebebiyle bir zarar meydana gelebileceğinden yargılama tamamlanıncaya kadar virman/mahsup/takas (bloke) işleminin yargılama sonuna kadar kaldırılmasına duruşmasız ve teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini müvekkilin emekli maaşından kesilen, fazlaya ilişkin talep ve her türlü hakkımız saklı kalmak kaydıyla HMK m.109 gereğince şimdilik, 1.000,00 TL'nin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davalı tarafından müvekkilinin banka hesabına konulan Blokenin...
Dava; tüketici kredisi sözleşmesinden doğan borcu nedeniyle davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve bloke nedeniyle banka borçlarına kesilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacının, davalı bankada maaş hesabının bulunduğu, davaya konu işlemin davalı bankaca davacıya kullandırılan 21.08.2017 tarihli tüketici kredisinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere 17.04.2008 tarihli ve 5754 sayılı Kanun'un 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesinde “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, Sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” hükmü bulunmaktadır....
KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı emekli maaşının, kullandığı kredi borcu nedeniyle bloke edildiğini ve kesintiler yapıldığını ileri sürerek; blokenin iptali ile yapılan tüm kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, kredi sözleşmesi ve ek rehin sözleşmesindeki hesaptan virman, takas ve mahsup yetkisi veren düzenlemenin tüketici aleyhine olduğu, müzakere edilerek kararlaştırılmadığı, haksız şart niteliğinde bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne maaş hesabı üzerine konulan blokenin iptaline, dava tarihine kadar yapılan 11.700,00 TL kesinti bedelinin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceği, bu kapsamda maaş hesabının, kredi taksit ödemelerini teminen bloke edilip edilemeyeceğine ilişkindir....
Dava, taraflar arasında akdedilen kredi kartı üyelik ve kredi sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve hesapta biriken paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmenin 22.maddesinde bankanın rehin,hapis,takas ve mahsup hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Ayrıca ve özellikle taraflar arasındaki sözleşmenin 22. maddesinde davacı davalı bankaya kredi kartının hesabından tahisili için virman talimatı vermiş olmasına göre bankanın yaptığı işlemin 5510 sayılı yasanın 93/1 maddesine aykırı olmayacağı da açıktır. Bu durumda davacının kredi kartı üyelik ve kredi sözleşmesindeki taahhütü kapsamında davalı banka nezdindeki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir.Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir....
KARAR Davacı, dan emekli maaşı aldığını, maaşının davalı banka hesabına yatırıldığını, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, kullanılan kredi nedeniyle emekli maaşının tümüne bloke konularak, kredinin tahsil edildiğini, bankaya gönderdiği yazı ile yapılan kesintiye muvafakat etmediğini bildirdiğini, yapılan işlemin haksız olduğunu ileri sürerek maaş hesabına konulan blokenin kaldırılarak maaş hesabından kesilen 4.000,00 TL.'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesine ek rehin sözleşmesi ve taahhütname ile virman-takas mahsup talimatı gereği davacının davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiği açıktır....