Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/656 esas ve 1996/610 esas sayılı dosyaları ile davacı idare aleyhine tezyidi bedel davası açıldığını, mahkeme kararı ile hükmedilen bedelin de ödenmesine rağmen tapu malikinin ferağ işlemini yaptırmadığını beyanla, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun mülga 17.maddesi gereğince dava konusu taşınmazın idare adına tescilini talep ve dava etmiştir. MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece davanın kısmen kabulü ile; dava konusu taşınmazın bir kısım davalılara ait tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline, davalılar T23 ve T9 yönünden davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında genel kadastro ile oluşan tapunun, tapu kaydına dayanarak açılan iptali davası sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Eksik inceleme sonucu verilen hükmün isabetsiz olduğu belirtilerek, yeniden yapılacak keşifte davacının dayandığı tapu kaydı, tescil krokisi ve ifraz haritalarının yerel ve teknik bilirkişiler aracılığı ile gereği gibi uygulanarak taşınmazın tescil ilamı ve haritaları kapsamında kalıp kalmadığının kesin olarak saptanması, taşınmazın tescil ilamı kapsamında kalması halinde uyuşmazlığın kesin hükme göre çözümlenmesi gerekeceğinin göz önünde bulundurulması, taşınmazın ilam ve ona göre oluşturulan tapu kaydı kapsamı dışında kalması halinde öncesinin yaylak olup...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/10/2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30/11/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescili, ikinci kademede tazminat veya ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371inci maddeleri. 2. Kaynağını, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 22 nci (6098 sayılı TBK'nın 29.) maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 213. (6098 sayılı TBK'nın 237.) maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi hükümleri uyarınca Noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür....
HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 39 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında genel kadastro ile oluşan tapunun, tapu kaydına dayanarak açılan iptali davası sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü : Davacı tarafından, tapu kaydına dayanılarak kadastro sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından tapu kaydına dayanılarak davalılar aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş isede; değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davaya konu 127 ada 28 parsel kadastro tespiti sırasında davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir....
Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16 ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebligatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi). Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17.maddesine dayalı tescil dosyası getirtilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir....
nun mülga 17. Maddeye göre kamulaştırma işlemlerinin tamamlandığından tescil talebine ilişkindir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İstinaf yoluna davacı tarafından başvurmuştur. Davacı vekili istinafında özetle; yerel mahkemenin kararı usul ve yasaya aykırı olup kararın idare lehine kaldırılması gerektiğini, kendisini vekille temsil ettiren idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca davanın açılmasına davalılar sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinin davacı müvekkil idaremiz üzerine bırakılması hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, 2942 sayılı KK'nun mülga 17. maddesine göre kamulaştırma işlemi tamamlandığı için TMK 705 maddesine göre idareye geçmiş olan yerin tapusunun iptali ile davacı idare adına tescili ile TMK 999. Maddesi gereği yol olarak terkinine ilişkindir. Dava konusu yerin kamulaştırma işlemi için usulüne uygun işlemlerin yapıldığı ve bunun sonucu olarak önceki malikin Bursa 7....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, 1328 (2013) parsel sayılı, 5444 m2'lik taşınmazın tamamının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu halde ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava,23.11.1983 tarih, 83 sıra nolu tapu kaydının kadastro tespit çalışmaları sırasında 101 ada, 5 parsel ile 103 ada, 1 parsele revizyon gördüğünü, tapu kaydı kapsamında tek parça olarak tespit ve tescil edilmesi gerekirken bir kısım yerin “köy yolu” niteliğiyle tespit dışı bırakılarak iki ayrı parça halinde tespit ve tescil edildiği iddiasına dayalı tapu kayıtlarının iptali ile tespit dışı bırakılan yerle birlikte tek parça halinde tescili isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 16. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine 06.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ve amenajman planının yerine uygulanması sonucu tapu kaydı kapsamı ormanlık alanda kalıyorsa, 4785 Sayılı Yasa gereğince tapu kaydının hukuki değerini yitireceğinin gözetilerek tapu kaydının iptaline karar verilerek Hazine adına orman olarak tescil edilmeli, açık alanda kalıyorsa ve tapu hudutlarının bu yeri sınırlara göre düzeltilip bu şekilde haritaya bağlandığı tapu kütüğüne yazılmalı, yine aynı şekilde ... ... ve arkadaşlarının dayandığı tescil davası sonucu oluşan Temmuz 1968 tarih 86 nolu tapu kaydı hakkında da aynı usulle uygulama yapılarak tapunun kapsadığı alanda orman olan bölümler bilirkişilerce belirlendikten sonra bu bölümlere ait tapu kaydı ifrazen iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tescil edilmeli, tapu kapsamında kalıp orman sayılmayan bölümler varsa bu bölümler de ifraz edilip yeniden hesaplanacak yüzölçümü ile önceki tapu malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmeli, resmi belgelerin uygulanması sonucu davaya konu geniş alan içinde orman sayılan yerler...