İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre; çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 1967 yılında yapıldığı, taşınmazın gerçek kişiler adına tescil edildiği, ancak daha sonra Orman Yönetimi tarafından, tapu malikleri aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda94/18-588 sayılı kararıyla tapu kaydının 5525 m² bölümünün iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği, hükmün 21/02/1995 tarihinde kesinleştiği, TMK'nın 1007. maddesine dayanılarak açılan tazminat davaları için ayrıca zamanaşımı öngörülmediğinden, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı, mülga 2510 sayılı İskan Kanunu ve bu kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik gereğince Mahalli İskan Komisyonu tarafından davalıya bina yapma şartlı olarak çekişme konusu 8 parsel sayılı taşınmazın tahsis edildiğini, davalının verilen süre içinde taşınmaz üzerine bina inşa etmediğini, taşınmazın boş olarak durduğunu ileri sürerek, 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Davalı, maddi imkansızlıklar nedeniyle başladığı inşaatı tamamlayamadığını, taşınmazı amacı dışında kullanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; "... mülga 2510 sayılı İmar İskan Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin 18. maddesi uyarınca da benzer bir düzenleme vardır: ‘Hak sahiplerine verilen taşınmazların takyit süresi içinde amacında kullanılıp kullanılmadığı müdürlükçe takip edilir....
ya devrettiğini, Medeni Kanun'un 639/2 ve 713/2 nci maddelerinde belirtilen şartlar oluştuğundan tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir. 2. Davacılar vekili 04.03.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerinin 07.01.1976 tarihinde noterde re’sen düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğunu açıklayarak dava konusunu ıslah etmiştir. II. CEVAP Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ İlk Derece Mahkemesinin 15.12.2015 tarihli kararıyla; davanın davacı ... yönünden kabulüne, Edirne ili, .... Mahallesinde bulunan 1539 ada 71 ve 28 parsel numaralı taşınmazların ....oğlu .....adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ..... kızı ... adına tesciline, davacı ... yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını davalı ... vekili temyiz etmiştir. B....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, ... Köyü, 123 ada 1, 2, 3 ve 4 parsel sayılı, 693,51, 5518,69, 5491,98 ve 1208,05 m2 yüzölçümlü taşınmazların tapuda ham toprak niteliği ile davalı Hazine adına kayıtlı olduğunu, taşınmazların Kiğı Sulh Hukuk Mahkemesinin 1967/103 sayılı tescil kararı ile oluşan Aralık 1968 tarih 28 sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığını iddia ederek, tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir....
BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir. Kamulaştırma Kanununa göre açılan tescil davalarında, davalıya yargılama giderinin yükletilmemesi, davalının cevap lahiyasında veya en geç ilk oturumda hazır bulunarak davayı kabul ettiğini beyan etmesi halinde mümkündür. (Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 14/07/2008 tarih 2008/6084- 9780 sayılı ilamı). Dosya içindeki belgelerden; davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup, davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi tapuda tescil için ferağ da vermedikleri anlaşıldığından, bir kısım davalılar vekili Av....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; asıl davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat; birleştirilen dava ise asıl davada belirlenecek tazminata faiz işletilmesi istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Kaynağını, mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 22. (6098 sayılı TBK. nun 29.) maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 213. (6098 sayılı TBK'nun 237.) maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. 2....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı belediyenin mülga 3030 sayılı Kanun uyarınca devretmekle yükümlü olduğu dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 19/28 payını devretmediğini, anılan taşınmazın ilçe belediyelerinin kurulduğu 1984 yılı öncesinden bu yana belediye hizmetlerinde kullanılmakta olup, belediyenin sorumluluk alanında kaldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile davacı ... Belediyesi adına tescilini istemiştir. Davalı, adli yargının görevli olmadığını, anılan Kanunun 2004 yılında yürürlükten kaldırıldığını, mülga yasaya dayalı olarak hak iddia edilemeyeceğini, kanunda ön görülen bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, taşınmazın devrinin İl İdare Kuruluna ait olduğunu ve 3030 sayılı Kanunun 6/A maddesinde belirtilen devri mümkün olmayan taşınmazlardan olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince istinaf edilmiştir. 1- Dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde; taşınmazın davacılar murisi T4 adına kayıtlı iken 06.12.1978 tarihinde cebri tescil yoluyla Maliye Hazinesi adına tescil edildiği anlaşılmış olup, taşınmazda kamulaştırma işlemi yapıldığı açıktır. Mahkemece, davalı idare tarafından bu husus ileri sürüldüğü halde, cebri tescile dayanak belgeler tapu müdürlüğünden getirtilmemiş, taşınmaza ilişkin Kamulaştırma Kanunu kapsamında yapılan işlemler araştırılmamıştır. Dava konusu taşınmazın dava tarihinde davacılar veya murisleri adına kayıtlı olmaması durumunda, kamulaştırmasız el atma olgusundan bahsedilebilmesi için tescilin yolsuz olduğunun ispatlanması gerekmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1996/517- 1998/683 sayılı dosyası ile davacı idare aleyhine tezyidi bedel davası açıldığını, mahkeme kararı ile hükmedilen bedelin de ödenmesine rağmen tapu maliklerinin ferağ işlemini yaptırmadığını beyanla, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun mülga 17.maddesi gereğince dava konusu taşınmazın idare adına tescilini talep ve dava etmiştir. MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili idare lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiğini, davalılar lehine takdir edilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1997/457 esas sayılı dosyası ile davacı idare aleyhine tezyidi bedel davası açıldığını, mahkeme kararı ile hükmedilen bedelin de ödenmesine rağmen tapu malikinin ferağ işlemini yaptırmadığını beyanla, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun mülga 17.maddesi gereğince dava konusu taşınmazın idare adına tescilini talep ve dava etmiştir. MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazın davalılara ait tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, aksi yönde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, takyidatlardan ari olarak karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar....