Aynı şekilde, Değişik ... tespit raporu ile mahkemece hükme esas alınan bilirkişiler raporu arasında da aylık ecrimisil tutarı yönünden çelişki bulunduğu da dikkate alınmamıştır. Kabule göre de, bilirkişilerin kira gelirine göre ecrimisil belirlerken, emsalleri de inceleyip somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun, yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayalı olarak gösterip, ilk dönem ecrimisil miktarı taşınmazın mevcut haliyle ve serbest koşullarda emsallere göre belirlendikten sonra, takip eden yıllar için belirlenen bu miktarlara (TEFE-ÜFE) artış oranının tamamı yansıtılmak suretiyle bulunacak miktarlar baz alınarak sonuç ecrimisil tespiti gerekirken, soyut bir takım gerekçelere dayalı, Yargıtay denetimine elverişli olmayan ve endeks uygulamasının üzerinde artışla belirlenen ecrimisil hesaplayan bilirkişiler raporunun hükme esas alınması isabetli görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2021 NUMARASI : 2017/239 ESAS - 2021/48 KARAR DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı ( Ecrimisil ) KARAR : İstinaf yoluna başvuran vekillerinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2017/239 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 19/01/2021 tarih ve 2021/48 Karar sayılı kararı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Çeliktepe mah. Candar sok....
Bu nedenle müdahalenin meni istemine ilişkin davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı tarafından, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık ecrimisil talep edilmiş olup, bilindiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminattır. Davalılar tarafından işgal edilen taşınmaz uzun yıllardır kullanılmakta olup, davacı tarafından da bu husus bilinmektedir. Davacı, davalılar tarafından yapılan müdahalenin sona erdirilmesi için Tarsus Kaymakamlığı'na başvurmuş ve davalılardan T5 bu başvurudan Tarsus Kaymakamlığı'nın 24.03.2016 tarihli işgalci ve mütecavize tebellüğ belgesi ile 24.03.2016 tarihinde haberdar olmuş ve bu tarih itibariyle kötü niyetli zilyet haline gelmiş diğer davalılar ise, dava tarihi itibariyle kötü niyetli zilyet haline gelmişlerdir....
Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ve malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; Fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceğinin vurgulandığı, davalıların dava konusu taşınmazlara haksız olarak el attığının sabit olduğu, bilirkişi raporunda taşınmazın arsa ve arazi ayrımı yapılarak seçenekli olarak oluşturduğu bu kapsamda taşınmazın özellikleri, konumu dikkate alınarak arazi vasfında olduğu kabul edilerek davalıların kullanmış olduğu yerler için ayrı ayrı ecrimisil tazminatına karar verilmiştir....
Taşınmaz yönünde de ecrimisile hükmedilmesinin usul ve esasa aykırı olduğu gerekçeleriyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, müdahalenin meni ve ecrimisil talebine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil istiyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur....
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde, davalıların taşınmazını işgal ettiklerini, beyan ederek, 2.6.2006-25.3.2011 tarihleri arası şimdilik 2000 TL. ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmaza herhangi bir müdahalenin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında, daha önceden meni müdahale ve ecrimisil talepli davanın açıldığı, davanın kabulüne karar verildiği ve bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği görülmüştür. Meni müdahale kararının infazı için, davacı tarafından icraya başvurulmuş, mahallinde yapılan 2.3.2011 tarihli infaz sırasında tutulan tutanakta, müdahalenin halen devam ettiği anlaşılmıştır....
, davalının taşınmazdan tahliyesine, taşınmazın haksız kullanımından dolayı son 5 yıl için 10.000,00 TL ecrimisil bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....