DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Davanın, limited şirket tarafından açılan şirket ortağının şirket ortaklığından çıkarılması, müdürlük yetkisine son verilmesi ve sorumluluk davası niteliğinde olup, uyuşmazlık konularının davacı şirket tarafından ortaklıktan çıkarılma davası öncesi alınmış genel kurul kararı olup olmadığı, genel kurul kararının alınmasının gerekli olup olmadığı, sorumluluk davasından önce arabuluculuk yoluna başvurulup başvurulmadığı, genel kurul kararı alınıp alınmadığı, davacı şirket tarafından müdürlükten azil davası açma koşullarının oluşup oluşmadığı, haklı sebeplerin bulunup bulunmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına ilişkin talebinin değerlendirilmesinde; Davalı şirket 2 ortaklı olup, davalı % 40, davacı ise % 60 hisse sahibidir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının pay sahibi olduğu davalı şirketin 04.06.2018 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında, diğer iki ortağın oyları ile oy çokluğu ile alınan 6 ncı maddedeki davacının şirket ortaklığından çıkarılması kararının, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 622 nci maddesinin yollamasıyla 6102 sayılı Kanun'un 447 nci maddesi hükmüne göre hukuka aykırı ve butlan ile sakat olduğunu, şirketten çıkarılma ile ilgili olarak ana sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığını, mahkeme kararı da olmadığını, bir ortağın kendi iradesi dışında şirket ortaklığından çıkarılabilmesi için sözleşme hükmü veya mahkeme kararı gerektiğini ileri sürerek davalı şirketin 04.06.2018 tarihli olağanüstü genel kurulunun 6 ncı maddesi ile alınan davacının şirket ortaklığından çıkarılma kararının, butlanla sakat olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Dava, davacının limited şirket ortaklığından haklı nedenle ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine ilişkindir. Davanın haklı sebeplere dayalı çıkma davası olarak açıldığı, davacı ile davalı şirket arasında menfaat çelişkisinin olmadığı, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu, davacının halihazırda ortak konumunda bulunduğu ve davalının pasif sıfata haiz olduğu anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nin 638/2. maddesi “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir.” içeriğine haizdir. Benzer düzenleme yürürlükten kalkan 6762 sayılı TTK 551/2 maddesinde de bulunmaktadır. Anılan düzenleme ile ortağa haklı sebeplerin varlığı halinde çıkma davası açabilme olanağı tanınmıştır. Ancak “haklı sebeplerin” nelerden ibaret olduğuna dair açık bir tanım ve ibare yoktur. Doktrinde limited ortaklıktan oratklıktan çıkma veya şirketin feshine ilişkin haklı sebep olarak nitelendirilen kimi haller ise sayılmaktadır....
Limited şirket ve anonim şirketlerde; şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi hâller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış olup, doktrinde ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin emsal içtihatlarında: "şirketin kötü yönetilmesi ve ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunması," "şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesinin imkansız olması," "şirket varlıklarının yanlış kullanılması veya israf edilmesi," "azınlığa karşı fiili veya manevî güç baskı uygulanması," "azınlığın meşru taleplerinin devamlı olarak reddedilmesi" ve "pay sahiplerinin şirketteki hareket kabiliyetinin ortadan kalkması" gibi sebepler, şirketin feshi açısından haklı sebep olarak örnek olarak sayılmıştır. Somut olayda, davacı ... ile davalı ... ... ... Şirketini birlikte kurmuşlardır....
Konut Yapı Kooperatifi ile ilgili ticari kayıt ve belgeleri şirket kayıtlarına geçirmediği, şirket defterlerini usulüne uygun olarak tutmadığı, taraflar arasında ceza ve hukuk davalarının olduğu, şirket ortakları arasında uyum kalmadığı, husumet oluştuğu, davalının şirket ortaklığından çıkarılması için haklı sebeplerin oluştuğu, davalı tarafça verilen süreye rağmen yasal bir ayrılma akçesi talebinde de bulunulmadığından bu konuda bir hesaplama ve rapor alınmasına gerek olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı ...'nin ... 640/3. maddesi gereğince davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmiştir....
yönetim işlerinde veya hesaplarının çıkarılmasında şirkete ihanet etmiş olması” veya “bir ortağın kendisine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmemesi” ve bunlara benzer haller haklı sebep olarak nitelendirildiğini, Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca müvekkilinin haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi için mahkememize başvurmak zorunluluğu doğduğunu belirterek, Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca müvekkilinin haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Dava, davalı şirketin ortağı olan davacının şirket ortaklığından çıkma, ayrılma akçesi ve kar payı alacağı talepleri istemine ilişkindir. TTK 638/2 maddesinde "Her ortak haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkması için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine,. dava süresince davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir" denilmiştir. Bu düzenlemeye göre limited şirketi ortağının haklı nedene dayalı olarak ortaklıktan çıkma davası açabilmesi mümkündür. Haklı nedene dayanılarak ortaklıktan çıkma davasını düzenleyen TTK 638 maddesinde haklı sebebin tanımına yer verilmiş değildir. Bu nedenle haklı sebebin tespitinde yerleşik Yargıtay Kararları ve doktirinde de ifade edildiği üzere, kollektif ortaklığın haklı sebep ve feshini düzenleyen TTK 245.maddesinden faydalanılmaktadır. Ancak anılan madde belirtilen nedenlerle sınırlı olmadığı da kabul edilmelidir....
Esas sayılı dosyası, davacı şirket defter ve kayıtları, -Bilirkişi raporu DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava TTK 640/3. maddesine dayalı limited şirket ortağının şirket ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir. Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün (...) numarasında sicile kayıtlı ...'nin iki ortaklı olduğu, ortaklarının %97,5 pay ile dava dışı ... ile %2,5 pay ile davalı ... (...) olduğu, ...'...
ın olaylar bu şekilde devam edince gazete başbayiliğini iptal ettiğini, bu tür davranışlar devam edince 27.08.2001 tarihinde tekrar olağanüstü genel kurul istendiğini, bu şekilde şirket faaliyetinin devamının mümkün olmadığını ileri sürerek müvekkilinin payının ödenerek haklı sebeple şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini, aksi halde şirketin feshini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının diğer ortaklar adına imza atarak işlem yaptığını, şirket sözleşmesine aykırı olarak kâr payı dağıtmadığını, ortak ...'ın şirkete girişini engellediğini, bu nedenle şirket mallarına bir zarar gelmemesi için mahkemece tespit yaptırdıklarını, şirketin bu hale gelmesine bizzat davacının kusurlu hareketlerinin sebep olduğunu, ... bayiliği işinin feshini ve bayiliğin oğluna verilmesini sağladığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Şti'ne yönetim kayyımı atanmış ve davalı şirket müdürü T3 görevi sona ermiştir. Davacı tarafça eldeki dava, şirket müdürünün bağlılık yükümlülüğü ile rekabet yasağını ihlal etmiş olması nedenleri ile şirketin uğramış olduğu zararların tahsili ile şartları bulunduğundan davalının şirket ortaklığından çıkarılması istemiyle açılmıştır. Mahkemece şirket ortaklığından çıkarma davasını sadece şirketin açabileceği gerekçesiyle davanın aktif dava ehliyeti yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak ön inceleme tutanağında uyuşmazlık konusu olarak tespit edilmesine rağmen mahkemece şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Oysa harçlandırma formuna göre sadece Tazminat(Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan( davası harçlandırılmış olup, ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin herhangi bir harç yatırılmamıştır....