Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında davanın reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın...

    HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen menfi tespit ve kurum işleminin iptali davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 23,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin...

      TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kurumdan 01/04/2003 tarihinden itibaren 087450202 sicil numarası ile emekli sandığına bağlı babası Osman Haliloğlu üzerinden yetim aylığı aldığını, müvekkilinin 08/04/2016 tarihinde eski eşiyle tekrar evlendiğini ve bu durumu davalı Kuruma 11/04/2016 tarihinde bildirerek yetim aylığının ödenmesini durdurduğunu, ancak davalı Kurum'ca müvekkilinin eşiyle anlaşmalı olarak boşandığının tespit edildiğinin ve aylıklarının 01/11/2008 tarihinden itibaren kesildiğini beyanla, müvekkili adına yersiz aylık ve yersiz tedavi gideri olmak üzere 97.314,32TL borç çıkaran Kurum işleminin iptali ile bu borçtan müvekkilinin sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen kurum işleminin iptali-menfi tespit davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 21,40 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir...

        "İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilâmına uyularak, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ......

          CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davacı vekili tarafından, müvekkil Kurum tarafından davacıya gönderilen 13.002,75- TL alacak bildirimi ve gecikme zammı işleminin iptali istemiyle açılan dava haksız ve yersiz açılmış bir dava olup, reddi gerektiğini, Müvekkili olduğ Kurum sigortalısı İhsan TAVŞAN Eskihisar Mah. 13. Sk....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aksine Kurum işleminin iptali, babasından bağlanan ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Uyulan bozma ilamı sonrası, davacıya babası üzerinden 01.10.2016 tarihinden itibaren ölüm aylığının bağlanması üzerine, mahkemece, aylık bağlanması talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, borçlu olmadığının tespiti yönünden ise davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm, yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır....

            Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir. Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 15 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21- 198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.)...

            Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/591 esas sayılı dava dosyasıyla menfi tespit davası açılmış olduğu, davacının ileri sürdüğü iddialarını, açılan bu menfi tespit davasında savunma olarak ileri sürme olanağı bulunduğu, menfi tespit davası varken, ilamsız icra takibine geçerek itirazın iptali davası açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Davalı tarafından, 23/06/2014 tarihinde, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/591 esas sayılı dosyası üzerinden, davacı idare aleyhine menfi tespit davası açılmış, 30/12/2015 gün, 2015/434 karar sayılı ilamla; davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, temyiz edilmekle henüz kesinleşmemiştir. Eldeki temyize konu itirazın iptali davasından önce açılan, tarafları ve alacak konusu aynı olan, fakat farklı nitelikteki iş bu menfi tespit davasının sonucu itirazın iptali davasını etkileyeceğinden, ... 4....

                UYAP Entegrasyonu