Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, davacının yaşlılık aylığının 08/02/2010 tarihinden itibaren kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali, kesintinin kesinti tarihinden itibaren yasal faiziyle iadesi, emekliliğe rağmen hastalık sigorta prim ödeme işleminin iptali ve kesintilerin kesinti tarihinden itibaren faiziyle iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir....

    Mahkeme Davalı kurum tarafından, sigortalılıkları iptal edilmesi istenen kişilerin ... ve ... olduğu, davacının bu kurum işlemi karşısında herhangi bir sıfatının bulunmadığı, davacının sadece aracı bir konumda olduğu, kurum işleminin iptalini isteme hak ve yetkisinin, kurum işleminden doğrudan etkilenecek olan, sigortalılıklarının iptali ile karşı karşıya kalan ... ile ... olduğu gerekçesiyle, davacının eldeki davayı açmakta aktif sıfatı(husumeti) bulunmadığından dolayı reddine karar vermiştir. Mahkemenin hükme dayanak aldığı gerekçesi ve yargılama sonucu verdiği karar isabetsizdir. Öncelikle davacının eldeki davada işveren sıfatıyla davayı açtığı gözönünde bulundurulduğunda, davayı açmasında hukuki yararının bulunduğu ve işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği açıktır. Ayrıca somut davada ilgili kurum işleminin iptali talebi davacının eşi ve kızı olan ... ve ...'...

      Davacı adına tahakkuk ettirilen 12.518 TL eksik işçilik bedelinin ödenmesi gerektiğini bildirir 12.11.2014 tarihli Kurum işleminin iptali istemine ilişkin olan davada; Davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerden dava konusu işlemin iptali için İdare Mahkemesine açılan davada, İdare Mahkemesince görev yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki ilgili İdare Mahkemesi dosyasının dosya içerisinde olmadığı anlaşılmakla, ilgili İdare Mahkemesi dosyası ile iptali istenen davaya konu 12.11.2014 tarihli Kurum işleminin davacıya tebliğ evrakının celbi ile eklendikten sonra dosyanın incelenmek üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2022 NUMARASI : 2020/696 2022/357 DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali KARAR : Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....

        Ancak, dairemizin kararı yazılırken, davacının talebi “Kurum İşleminin İptali ile davacıya 01.03.2010 tarihi itibariyle ölüm aylığı bağlanması” şeklinde olmasına rağmen, sehven “kesilen yetim aylığının tekrar bağlanması, kesildiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsili, borçlu olmadığının tespiti ve aksi yöndeki kurum işleminin iptali” şeklinde yazıldığı, bu hususun maddi hataya dayalı olduğu ve HUMK'un 459. maddesi gereğince talep halinde her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğunun anlaşılmasına göre, Dairemizin 09.03.2015 tarih ve 2014/4489 E. - 2015/4633 sayılı ilamındaki davacının talebi ile ilgili bölümün, davacının talebine uygun şekilde yazılması gerektiği anlaşılmıştır....

          Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 12/06/2008 tarihinde eşinden boşandığı, boşanmadan sonra davacıya vefat eden babasından dolayı yetim aylığı bağlandığı, Kurum tarafından davacının boşandığı eşiyle beraber yaşamaya devam ettiğinin tespit edilmesi sebebiyle davacının yetim aylığının kesildiği, davacı tarafından Kastamonu İş Mahkemesinin 2012/318 Esas sayılı dosyası ile söz konusu Kurum işleminin iptali için dava açıldığı, mahkemenin 25/07/2013 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın 10....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin iptali birleşen davada ödenen aylıkların istirdadı istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyulmakla birlikte, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı iş bu dava ile Kurumdan yaşlılık aylığı almakta iken SSK 'ya tabi çalışması nedeniyle aylıkların iptaline ilişkin kurum işleminin iptalini talep etmiş,davalı kurum ise karşı dava ile aylıkların iptali sebebiyle yersiz ödenenen aylıklarının istirdadını istemiştir....

              reddine, uygulanan toplam 105.298,00 TL tutarındaki para cezasının onanmasına karar verildiğini, müvekkili aleyhine uygulanan idari para cezası haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla Kurum işleminin iptalini talep etmiştir....

                Mahkemece, davacının idari para cezasının iptali talebine ilişkin istemin öncelikle tefrikine karar verilmeli, eldeki davada ise kurum işleminin iptali istemi değerlendirilmelidir. Davacının talebinin, son celse vekili aracılığı ile alınan beyanında ve istinaf dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde mahkemece net olarak açıklığa kavuşturulamadığı anlaşılmış, davacının talebinin sahte işyeri olmadığının tespiti ve buna ilişkin kurum işleminin iptali istemine ilişkin olup olmadığı hususu üzerinde durulmadan karar verildiği anlaşılmıştır....

                Somut olayda mahkemece; her ne kadar anılan gerekçeler ile davanın reddine karar verilmişse de; davacı vekili kendisine verilen iki haftalık kesin süre içerisinde davanın Kurum işleminin iptali olarak devam etmesini ve hizmet tespiti davasının tefrik edilmesini istediklerinin bildirmiştir. Davacının iptal edilen hizmetlerinin tespitine ilişkin istemi ise davanın temelini oluşturmaktadır ki söz konusu hizmetin fiili çalışmaya dayandığı ispat edildiğinde Kurum işleminin de iptali gerekecektir. 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği gereği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir....

                  UYAP Entegrasyonu