Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş Mahkemesinin 2013/799 esas ve Ankara 3, İş Mahkemesinin 2013/716 esas sayılı dosyaları ile kurum işlerinin iptali borçlu olmadıklarının tespiti için dava açıldığını, davaların Ankara 8. İş mahkemesi 2013/703 esas sayılı dosyasında birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, Açılan davaların kabulüne davalıların murisleri Orhan Terzioğlu'na bağlanan yaşlılık aylığı ve davalılara bağlanan ölüm aylıklarının iptaline ilişkin kurum işlemlerinin ayrı ayrı iptallerine, davacıların kuruma borçlu olmadıklarının tespitine, ölüm ve yetim aylıklarının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanmasına karar verildiği, kararın yargıtay 21 Hukuk dairesinin 2017/4553 esas 2018/5958 karar sayılı ilamı ile 03/07/2018 tarihinde onandığı, takibe konu alacağın dayanağı işlem iptal edildiği gibi borçlu olmadıklarına ilişkin tespit kararı verildiği anlaşıldığından mahkeme kararının yerinde olduğu, istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

ve tarafımızca yapılan işlemin gereksiz olduğunun belirtildiğini, davalı kurumun 2007/46 sayılı genelgesinin 6. maddesine göre Eylül 2014 dönemine ait 189,00 TL (57,24+131,76) fatura tutarına tekabül eden cezai şart miktarının 2.302,42 TL ve Ekim 2014 dönemindeki 448,20 TL fatura tutarına tekabül eden cezai şart miktarının 2.611,47 TL olduğunu, ancak uygulanan cezai şartın yerinde olmadığını, bu nedenle davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen toplam 4.913,89 TL cezai şartın iptali ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Eldeki davada, davacının talebinin, aksi kurum işleminin iptali ile tahakkuk ettirilen borç tutarı nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine yönelmiş olması karşısında, davalı kurum alacağının miktarının belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmasa da, kurum alacağının 25.01.2011 tarihi itibari ile belirlenmesi karşısında, davacının kuruma borçlu olduğu belirlenen tutarın asıl alacağına tahsil tarihine kadar işleyen faizin de eklenmesine dair karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, maktu harçla açılan ve tespit istemine ilişkin olarak açılan eldeki davada, davacı taraf lehine maktu vekâlet ücreti tayini yerine nispi vekalet ücreti tayini de isabetsiz olup bozma nedenidir....

      Dava, davacının Kuruma borcu olmadığının tespiti ile aksine Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi KARAR Dava, Kurum komisyon kararının iptali ile kendisinin, ortağı ve tasfiye memuru olduğu şirketin prim borcunun bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. İnceleme konusu davada; 06.11.2014 tarihli kurum raporuyla ...Ateş Mob. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi : İş Mahkemesi Tarihi : 19.03.2015 Dava, 5434 sayılı Yasa kapsamında dul aylığı almakta iken, 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince babası üzerinden de hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla ölüm aylığına hak kazanıldığının ve aylıkların kesilmesine dair kurum işleminin iptali ile Kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir....

            işyerinde çalıştığının tespiti ile yaşlılık aylığının iptal edildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması ve hizmet iptali nedeni ile çıkarılan borçtan sorumlu olmadığının tespitinin istendiği, mevcut davada, davalı Kuruma karşı, ... Giyim Deri ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti. işyerinden bildirilen 2007/Ekim-2008/Haziran dönemine ait 262 günlük hizmetinin iptali nedeniyle, kurumca aylığının iptal edildiğini, 03.11.1983-03.05.1985 tarihleri arası 1 yıl 8 ay askerlik yaptığını, iptal edilen hizmetin 262 gün olduğu dikkate alındığında aylığının hiç kesilmemesi gerektiği, kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve kesilen aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut olayda eldeki dava ile Bakırköy 17....

              Mahkemece yapılacak iş; davacının makina fabrikasının 15.08.2004- 30.08.2013 tarihleri arasındaki dönem bordrolarının ve prim ve gecikme zammı tahakkukuna ve söz konusu borcun ödenmesine ilişkin tüm işlemlerin örneklerinin Sosyal Güvenlik Kurumundan celbi sonrasında; gerekirse yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ayrı işyeri olarak tescil edilen makina fabrikasının 15.08.2014- 01.08.2008 ve 01.08.2008- 30.08.2013 tarihleri arasında yukarıda belirtildiği şekilde iş kolu ve tehlike sınıfı belirlemek, daha sonra bu tespit doğrultusunda dönem bordroları ve kurum kayıtları karşılaştırmak suretiyle kurum tarafından yapılan prim ve gecikme zammı tahakkuklarının mevzuata uygun gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespiti sonrasında davacının 8.02.2017 tarihinde söz konusu prim ve gecikme zamlarını ödediği, eldeki davanın istirdat davasına dönüştüğü hususu da değerlendirmek suretiyle talep konusunda bir karar vermekten ibarettir....

              Davalı tarafça Kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının tespiti ile kesilen aylıkların kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti talebiyle açılan dava Bakırköy 4. İş Mahkemesinde görülerek 05.12.2018 gün ve 2017/351Esas, 2018/338 Karar sayılı kararla davanın kabulü ile davacıya 01.05.2008- 26.04.2014 tarihleri arasında ödenen aylıkların geri istenmesine ilişkin Kurum işleminin iptaline, borçlu olmadığının tespitine, davacının babası Yaşar Girişta’dan aldığı aylığı kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiş ve bu karara karşı davalı Kurum vekili tarafından temyize başvurulmakla Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 19.12.2019 gün ve 2019/743 Esas, 2019/7947 Karar sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir....

              Yine 01.11.2010 tarihli 16-663.104 sayılı yazı ile; Nisan 2010 dönemine ait Hamile Bezmez'e ait 31.03.2010 tarihli reçetede Prabex yazmasına rağmen Arvales verilmesi, ...’e ait reetede Amoklavin yazdığı halde Augumentin verilmesi sebebiyle protokolün 6.3.9 hükmü uyarınca 250 TL cezai şart bedeli ile bir kez uyarı alınmasına (06/07/2010 tarihli yazı) bağlı olarak 20.11.2009 da da aynı maddeden 1 kez uyarı alınması sebebiyle uyarı cezasının 3 ay fesih olarak cezai şart bedelinin ise tekrar sebebiyle 500 TL olarak değiştirildiğine dair işlem davacıya bildirlimiştir. Davacı tarafça asıl ve birleşen davada bu iki yazı ile bildirilen işlemler dolayısıyla borçlu olmadığının tespiti ve sözleşme feshine dair işlemlerin iptali talep edilmiştir. Görüldüğü üzere dava konusu cezai şart bedeli ve sözleşmenin feshine dair işlemlerin gerekçeleri ile dayanak protokol hükümleri ve bu işlemlere konu olan eylemler farklı farklıdır....

                UYAP Entegrasyonu