Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçeye göre yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasayla eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro sonucu oluşan tutanağa konulan kullanım şerhine yönelik dava nedeniyle, kadastro tutanak aslı davalı şerhi verilerek mahkemeye gönderildiğine göre, çekişmeli 107 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden sicil oluşturulacak şekilde bir karar verilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Yönetimi, taşınmazların hükmen orman olarak tesciline karar verip, bu kararın kesinleştiğini iddia ederek, düzenlenen kullanım kadastrosu tutanaklarının iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parsellerin kadastro tutanaklarının yok hükmünde olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 26/11/1975 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 1744 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması bulunmaktadır....
Yönetimi taşınmazların hükmen orman olarak tesciline karar verilip, bu kararın kesinleştiğini iddia ederek, düzenlenen kullanım kadastrosu tutanaklarının iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parsellerin kadastro tutanaklarının yok hükmünde olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 26/11/1975 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 1744 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması bulunmaktadır....
Yönetimi, taşınmazın hükmen orman olarak tesciline karar verilip, bu kararın kesinleştiğini iddia ederek, düzenlenen kullanım kadastrosu tutanağının iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli parselin kadastro tutanaklarının yok hükmünde olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 26/11/1975 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 1744 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması bulunmaktadır....
Davaya konu taşınmaz hakkında 3402 sayılı Yasa'nın Ek 4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosu tutanağı düzenlenmiştir. Davacı vekili dava dilekçesi ile kullanım kadastrosuna karşı hem mülkiyet hakkına dayanarak taşınmazın adına tescili, hem de zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmuştur. Davacının mülkiyet iddiası, kullanım kadastrosuna itiraz prosedürüne göre açılmış ise de, taşınmazın aynına ilişkin olduğundan uyuşmazlığın çözüm yeri Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu nedenle davacının mülkiyet iddiası yönünden mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. Zilyetlik şerhine yönelik istemi açısından ise işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda taraflardan delilleri sorulup saptanmalı, gösterecekleri deliller toplanmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "dava 3402 sayılı Yasa’nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit ve tapu maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde lehine ismi yazılı kişilere yöneltilmesinin zorunlu olduğu belirtilerek, davacı tarafa davasını kayıt maliki Hazineye de yöneltme olanağı tanınması, bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların delillerinin toplanması, uyuşmazlığı çözerken kullanım kadastrosuna karşı tespitten önceki nedene dayanarak açılan dava yönünden davanın, tutanağın kesinleştiği 14.05.1996 tarihinden itibaren dava tarihi olan 18.04.2011 tarihine kadar 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde yazılı...
Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa'nın ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava sadece beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilen ... aleyhine açılmıştır. O halde mahkemece davacıya davasını Hazine'ye de yaygınlaştırma olanağı tanınmalı, yasal hasım durumunda bulunan Hazine davaya dahil edilerek dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmeli, taraf teşkili sağlandığı takdirde davaya devamla tarafların bildirdikleri delillerin toplanarak uyuşmazlık esastan çözülmelidir....
Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Dava 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı gerçek veya tüzel kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda çekişmeli 104 ada 1 parselin kullanım kadastro tutanağının beyanlar hanesinde; taşınmazın eylemli ormana dönüştüğü belirtilmiştir. Taşınmazın eylemli orman olduğunun beyanlar hanesinde şerh verilmesi nedeniyle orman idaresine de husumet yöneltilmesi gerekirken dava sadece Hazine aleyhine açılmış ve taraf teşkili eksik bırakılmıştır. O halde mahkemece davacıya davasını ......
Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 18/09/1995 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 26/06/2013 gününde oy birliği ile karar verildi....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraz istemidir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; taşınmazın kadastro tutanağı davalı olarak mahkemeye gönderildiği halde, hüküm yerinde sicil oluşturulmaması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 1. bendinin sonuna “dava konusu parselin tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 02/05/2011günü oybirliğiyle karar verildi....