Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, 1- Sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Sanıkların, olay gününden bir gün önce bir kısım mahkumların yangın çıkarmaları nedeniyle kapalı görüş yerine alınmaları ve infaz koruma memuru mağdur ...’ın sanık ...’ı tuvalete götürüp geri getirdiğinde, sanığın infaz koruma memuruna kapalı görüş yerinin kapısını kapatmaması yönündeki talebini infaz koruma memurunun kabul etmemesi üzerine, sanık ...’ın içeri girmeyerek, diğer sanık ile birlikte jiletlerle kendisini kesmeye başlamaları ve infaz koruma memurlarına tekme atıp “sizi öldürürüz” şeklinde tehdit etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin, bir bütün olarak görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hükümler kurulması, 2- Kabule göre de, Sanıkların tehdit suçunu silahla ve birden fazla kişi ile birlikte işlemesi karşısında, iki nitelikli hal oluştuğu gözetilmeden alt sınırdan hüküm kurulması, 3- Başka suçtan farklı yargı çevresindeki cezaevinde...

    , 3-Suç tarihinde 12-15 yaş gurubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında sosyal inceleme raporu aldırılmaması suretiyle 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1 ve Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 20/2. maddelerine aykırı davranılması, 4-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1-3 ve Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 20. maddelerine göre suç tarihi itibariyle 15 yaşından büyük 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuklar hakkında sosyal inceleme raporu düzenlettirilmemesi halinde buna ilişkin gerekçenin kararda belirtilmesi gerektiği ve suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında, suça sürüklenen çocuğun içinde bulunduğu aile ortamı, sosyal çevre koşulları, gördüğü eğitim, fiziksel ve ruhsal gelişimi hakkında duruşmada herhangi bir gözlem, tespit ve değerlendirme yapılmaksızın tensipte yer alan yetersiz gerekçe ile sosyal...

      Geçici hukuki koruma önlemi alınırken, tarafların menfaat dengesinin ve şirketin menfaatlerinin korunması gerekir. Geçiçi hukuki koruma yargılamasını, asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte; zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez.Somut olayda ;dava açılması ile birlekte ihtiyati tedbir talep edilmiş olup,haklı sebebin mevcut olup olmadığı sunulan delillerle birlikte bir yargılama yapılmasını gerektirmektedir....

        ün kısıtlanması istenilmiştir. Mahkemece kayyım atanmasına karar verilmiş, hüküm itiraz eden vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, kısıtlanması istenilen babası ...'ün 1923 doğumlu olduğunu, alzheimer rahatsızlığının olduğunu, kızı .... tarafından mallarının satılmak istendiğini belirterek Türk Medeni Kanunu'nun 405 ve devamı maddeleri uyarınca kısıtlanmasını istemiş,mahkemece yönetim kayyımı atanmıştır. Dosyada bulunan raporlardan kısıtlanması istenilende hafif kognitif bozukluk olduğu, yasal danışman atanması gerektiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 426. maddesinde temsil kayyımlığı, 427. maddesinde yönetim kayyımlığı, 429. maddesinde ise yasal danışmanlık hüküm altına alınmıştır. Bu düzenlemelerin hukuki sonuçları birbirinden farklıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Suça sürüklenen çocuğun hüküm tarihinde aynı yargı çevresi içerisinde bulunan Gaziantep E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan tutuklu olduğunun, UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğa duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 13/10/2015 tarihli duruşmada hazır edilmeden hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 193. ve 196. maddelerine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması, 2- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılanın gece vakti kaldırım üzerine direksiyon kilidiyle kilitleyerek park ettiği motosikletinin çalınması şeklindeki eylemin, TCK’nın 142/1-e maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu, bu nedenle zamanaşımı süresinin dolmadığı belirlenerek yapılan incelemede; 1- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal inceleme raporu alınmadan ve alınmaması durumunda gerekçesi...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Hüküm tarihinde Kocaeli 1 Nolu T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan tutuklu olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk ...’ın duruşmadan vareste tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 18/02/2016 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 196 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması, 2-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 Esas, 2018/554 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’ın işlediği iddia olunan fiilin hukuki...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1- Suça sürüklenen çocuk için 5271 sayılı CMK'nın 150/2. maddesi uyarınca zorunlu olarak görevlendirilen müdafii, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı 13/04/2016 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hüküm kurularak aynı Kanun'un 188/1. maddesine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 2- Dairemizin 22.02.2016 tarih ve 2014/26237 Esas – 2016/2745 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karşın, suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında bozma sonrası 18 yaşını doldurduğu gerekçe gösterilerek 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan yazılı şekilde...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 5395 Sayılı Kanuna Göre Koruma Kararı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ilgili tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kurum, korunmaya muhtaç olan 17.07.2000 doğumlu küçük ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5-1 (b), (c) ve (d) maddeleri uyarınca eğitim, bakım ve sağlık tedbiri kararı verilmesini istemiş, mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü veleyet hakkı kendisinde bulunan çocuğun babası ... temyiz etmiştir. Küçüğün velayeti babadadır. Korunmaya muhtaç çocuklar hakkında, Kanunda öngörülen tedbirlerin alınması, küçüğün haklarına etkili olduğu gibi, yasal temsilcilerinin haklarına da etkilidir....

                    Aynı Kanunun 429. maddesinde kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin kişiye bir yasal danışman atanacağı; 431. maddesinde ise, "Vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanacağı." hükümleri yer almaktadır. Kısıtlama kararı verilmesi usulü, Türk Medenî Kanunu'nun 409. maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasına göre, savurganlık, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı ve kötü yönetimi veya isteğe bağlı kısıtlama hâllerinde, kısıtlanması istenilenin dinlenmesi zorunludur. Aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, bir kişinin akıl hastalığı ve akıl zayıflığı sebepleriyle kısıtlanması için, resmî sağlık kurulu raporu alınmış olmalıdır. Hâkim, bu sebeplerle kısıtlama kararı vermeden önce, kısıtlanması istenen kişiyi dinleyebilir....

                    UYAP Entegrasyonu