Tüketici Mahkemesi’nin 2020/688 E. sayılı dosyasının 03.12.2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 18.03.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenlerimiz doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotekler ve hacizlerin terkini istemine ilişkindir....
DELİLLER: Tapu kaydı, Yatırım amaçlı konut satım sözlemesi ve ekleri, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yatırım amaçlı konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali, ipotek ve hacizler kaldırılarak tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsili istemine ilişkindir. Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı 6100 sayılı HMK'nın 12. maddesinin 1. fıkrasında "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir" hükmü yer almaktadır. Yasada öngörülen bu düzenleme kamu düzenine ilişkin ve emredici bir yetki kuralı olduğundan sözleşme ile değiştirilemeyeceği gibi, mahkemece de re'sen gözetilmesi gerekir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı ile davalı T8...A.Ş. arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği sabittir. İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerin ve hacizlerin terkini, olmadığı taktirde taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili tarafından açılan terditli davada davacının ilk talebi dava konusu taşınmazın aynına ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve diğer hacizlerin fekki , terditli olarak rayiç bedel istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
ödemelerini yaptığı taşınmazın, ipotek ve hacizlerin arındırılarak tapu sicilinde müvekkil lehine tüm takyidatlardan ari bir şekilde tesciline, dava konusu taşınmazın ipotek veya haciz alacakları tarafından cebri icra yoluyla satışın engellenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tespit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
DELİLLER : Konut satış sözleşmesi ve ekleri, Tapu kaydı, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava konut satım sözleşmesinden kaynaklanan hukuki ayıp niteliğindeki ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. Kamu düzenine aykırılık yönünden re'sen yapılan incelemede; 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....