Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma ... tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. ... ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.09.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve eski haline iadesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 11.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.05.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... idaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi ve taşınmazın eski hale getirilmesi isteğine ilişkindir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.01.2010 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tazmini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 4373 parsel sayılı meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedeli istemlerinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesine ve eski hale getirme bedeli 1906,012TL tazminatın davalıdan alınmasına karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ESKİ HALE GETİRME -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tahsisten kaynaklanan kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi, yıkım, eski hale getirme istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,13.3.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Ne var ki, davacının dava dilekçesinde eski hale getirme istemeyip yalnızca eski hale getirme bedelinin tahsili isteğinde bulunduğu dikkate alınmaksızın, mahkemece, istek aşılmak suretiyle hem taşınmazın eski hale getirilmesine, hem de eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinde, hükmün, 2. fıkrasındaki, “.... taşınmazın eski hale getirilmesine ....'' ibaresinin hüküm yerinden çıkarılmasına, düzeltilmiş bu haliyle kararın 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 436/2. (6100 sayılı HMK'nun 370/2. md.) maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama neticesinde, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmaksızın çekişmeli taşınmazın bir kısmını kullandığı saptanarak elatmanın önlenmesi, eski hale getirme bedelinin tahsili isteklerinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine....

                Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 13/01/2015 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebinin kabulüne, ecrimisil isteminin ise kısmen kabulüne dair verilen 03/04/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili ile davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1....

                  Somut olayda; davacı, davalı tarafın yaptığı duvarın kendi taşınmazına su basmasına sebep olduğundan bahisle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. Dolayısıyla anılan istek yönünden uyuşmazlığın çözümünde Türk Medeni Kanun'un 737 ve devamı maddelerindeki komşuluk hukuku hükümlerinin uygulanması gerektiği açıktır. Ancak dosya kapsamında, davacının bu iddiası ile ilgili herhangi bir araştırma yapılmış değildir. Sonuç olarak; davacının komşuluk hukukundan kaynaklı istemlerine yönelik belirleme yapılmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 06.12.2010 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle kal ve eski hale getirme isteğine ilişkindir. Davacı, sınır komşusu olan davalının bahçe duvarına kömürlük yaparak görüntüsünün engellediğini, bu sebeple kömürlüğün kaldırılarak eski hale getirilmesini talep etmiştir. Davalı, dava konusu kömürlüğün imar mevzuatına uygun olduğunu, davacının görüntüsünü engellemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu