Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi istemiyle yapılan takibe vaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davalı ... Tekstil...Ltd Şti hakkındaki davanın kiracılık sıfatı bulunmadığından reddine, davalı ... hakkındaki davanın kabulü ile davalının itirazının iptali ile takibin devamına, kiralananın temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verilmiş hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, 06.06.2011 tarihinde ... İcra Müdürlüğünün 2011/4311 E. sayılı dosyası ile 01.06.2005 tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesindeki artış hükmüne göre 01.06.2009-01.03.2011 dönemi arasındaki kira bedelinin eksik yatırıldığından bahisle, davalılar ... Tekstil... Ltd Şti ve ... hakkında aylık 80,00 TL den toplam 1760,00 TL eksik yatırılan kira parası ve ödenmeyen 2011/4. ve 5. aylar kirası olan 900,00 TL nin tahsilini ve 30 gün içerisinde ödenmemesi halinde kiralanın tahliyesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı alacaklı, kira alacağının tahsili için tahliye istemli olarak başlattığı icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine icra mahkemesine baş vurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre,davacının tüm ve davalının tahliyeye ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının alacağa ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Takipte ve davada dayanılan, hükme esas alınan 01/12/2010 başlangıç tarihli üç yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kiralayan 29/11/2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 4.764,80 € (13.078,42 TL) asıl alacağın tahsilini istemiştir....
Dava, kira alacağının tahsili için girişilen takibe vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, itirazın kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, davalı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince: Davacı tarafından 01.11.2013 tarihinde tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde 15.10.2009 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesine dayanılarak senelik 6250 Euro hesabı ile 2011, 2012 ve 2013 yılları kirası toplam 18.750 Euro kira alacağı ile 1.763,02 Euro işlemiş faiz alacağının tahsili talep edilmiştir....
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istemli icra takibine davalı borçluların süresinde itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, icra inkar tazminatı ve kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur....
Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 15.08.2014 tarihinde başlatmış olduğu haciz ve tahliye istekli icra takibi ile ödenmediğini iddia ettiği mayıs, temmuz ve ağustos 2014 ayları kira paraları, aylık 3.100.00 TL.den toplam 9.300 TL. kira alacağı ile işlemiş faiz 68.03 TL'nin davalıdan tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin 20.08.2014 tarihinde tebliğ edilmesinden sonra itiraz süresi içerisinde 26.08.2014 tarihinde davalı vekili tarafından icra takibine itiraz edilmiş, Ağustos 2014 ayı kirasının dayanak sözleşmenin 8. maddesinde belirlenen ödeme gününe nazaran muaccel hale gelmeden istenildiğini, Mayıs ve takip dışı Haziran ayları kira bedellerinin 02.05.2014 tarihinde, Temmuz 2014 ayı kirasının ise süresinden önce 18.07.2014 tarihinde davacı kiralayanın banka hesabına ödendiği beyan edilmiştir....
Dava kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir....
Hasılat kirasından söz edilebilmesi için hasılat getiren bir taşınır ya da taşınmaz mal, ticari işletme ya da hakkın kira ilişkisinin konusunu oluşturması ve kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verilmesi ve bu konuda sözleşme imzalanması gerekir. Taksi şoförü ile taksi sahibi arasındaki ilişki bir iş sözleşmesi olabileceği gibi, somut olayın koşulları dikkate alındığında taraflar arasındaki ilişkinin hukuki niteliği pekala hasılat kirası olarak da nitelendirilebilir. Ticari taksi işletilmesinde aracı kullanan şoför üzerinde eğer taksi sahibinin gözetim ve denetimi varsa bu takdirde taraflar arasındaki ilişkinin iş sözleşmesi olarak nitelendirilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iktisap ve ihtiyaç nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6098 Sayılı TBK'nun 351 maddesinde düzenlenen “yeni malikin gereksinimi” nedeniyle tahliye istemi konut ve çatılı işyerlerinin kiralanmasında uygulanabilecek bir düzenlemedir. Taraflar arasındaki kira sözleşmesi ise baz istasyonu konulmak üzere belirli bir alanın kiralanmasına yönelik olup, 6098 Sayılı TBK.nun 351 maddesi gereğince kiralananın tahliyesi talep edilemez....
Yerel mahkemece temerrüt olgusu gerçekleştiğinden kiralananın tahliyesine karar verilmiş olmasında ve usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından, bu nedenle davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusu isteminin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....