-KARAR- Davacı ile davalı arasında 1.3.1995 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı tarafından akdin çekilmez hale geldiği iddiası ile önce 1.10.1996 ile 29.2.1998 dönemi için daha sonra da 1.3.1998, 28.2.1999 dönemi için kira bedelini uyarlama davaları açılmış ve yapılan yargılamalar sonunda 1.10.1996-28.2.1998 dönemi için kira bedeli aylık 74.533.-USD; 1.3.1998'den 28.2.1999 dönemi için yıllık 800.000.-USD olarak kira bedelleri belirlenmiş ve kesinleşmiştir. Hükmüne uyulan bozma ilamında da 28.2.1999 tarihinden sonra gelen 1.3.1999-18.2.2000 dönemi için kiranın sözleşmede öngörüldüğü şekilde % 20 artışı sonraki dönem için ise 4531 Sayılı Yasanın uygulanacağı belirtilmiştir. Diğer yandan kira bedeli gününde ödenmesi gereken borçlardan olup ödenmemesi halinde temerrüt oluşur....
KARAR Davacı, davalı idareye ait mecuru 20.2.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, sözleşmenin süresinin 31.12.2004 tarihinde sona erdiğini, davalının 23.11.2004 tarihli yazısıyla kendisini 1.1.2005 tarihinde başlayacak yeni dönemde aylık 18.901..000.000 TL. kira bedeli üzerinden kira sözleşmesi yapmak üzere davet ettiğini, ancak belirlen kira bedelinin çok fahiş olduğunu, mecurun kira başlangıcında arz ettiği özellikler ile şimdiki özelliklerin farklı olduğunu, ... yapamaz hale geldiğini ileri sürerek 1.1.2005 tarihinden itibaren başlayan yeni dönemde aylık kiranın 1.000.000.000 TL. olarak tespitini istemiştir. Davalı, kiranın indirilmesini gerektiren bir durum olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkememce, 1.1.2005 tarihinde başlayan yeni kira dönemi için kira parasının tenzilini haklı kılacak objektif nedenlerin bulunmadığı uyarlama koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
ihtimali karşısında kanunun kendisine tanımış olduğu uyarlama davası açma hakkını kullandığını, müvekkili şirketin davacı nezdinde ödememiş kira borcu bulunmamakla birlikte taşınmazdan tahliye edilebilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Uyarlama davasının açılma tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak uyarlama kararı verilemeyeceğinden davacının talebinin dava tarihinden itibaren devam etmekte olan kira ilişkisi açısından değerlendirilmesi zorunludur....
Davacı tarafından, dava konusu taşınmazın, davalı tarafından 15.4.2001 tarihinde 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiralandığı, aylık kiranın 5 000 USD olduğu, dolarda meydana gelen değer kaybını ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece doların satın alma gücündeki değişim gözetilerek hazırlanan bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa uyarlama talebinde bulunulabilmesi için karşılıklı edimler arasındaki dengenin, 2009/4188-13675 öngörülemeyecek biçimde şartların olağanüstü değişmesiyle sonradan taraflardan biri aleyhine katlanılamayacak derecede bozulması gerekmektedir. Davacı mal sahibi olan kiralayan, ülkemizde sürekli yaşanan enflasyonun rizikolarından korunmak amacıyla dövize endeksli kira sözleşmesini düzenlemiştir. Ancak ekonomik şartlar ve daha öncesinde dövizde meydana gelen dalgalanmalar gözetildiğinde döviz ile sözleşme yapan davacının, dövizde artış olabileceği gibi düşüşün de olabileceğini tahmin etmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyarlama davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, maliki olduğu taşınmazı 16.5.1985 tarihli kira sözleşmesi ile 20 yıl süreyle yıllık net 400,00 YTL den davalıya kiraya verdiğini, davalının taşınmazı 3 yıldızlı otele dönüştürmesine muvafakat ettiklerini, 1.500,00 YTL inşaat maliyetinin 12 yıl içinde 6 ayda bir ödenen kira bedelinden mahsup edilerek ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak ekonomik istikrarsızlık ve yüksek enflasyon nedeniyle dengenin kendisi aleyhine bozulduğunu, işlemin temelinden çöktüğünü ileri sürerek yıllık kira bedelinin 60.000,00 YTL ye uyarlanmasını istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı tarafından İstanbul / Ataköy’de Marina projesi ile yapılan AVM’ deki bağımsız bölümün 01.06.2012 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi ile mücevher mağazası olarak kullanılmak üzere kiralandığını, insanların AVM’ye yeterli ilgiyi göstermediğini, abartılı ve yanıltıcı reklamlar sonucunda iradesinin yanıltılarak kira sözleşmesi yapıldığını, döviz kurunun fahiş arttığını ve emsallerine göre kira bedelinin fahiş kaldığını belirterek halen aylık 1530USD+KDV olarak ödenen kira bedelinin dava tarihinden itibaren aylık KDV dahil 1000USD olarak uyarlanmasını istemiştir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2021 NUMARASI : 2017/494 ESAS 2021/198 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 02/02/2021 tarih ve 2017/494 Esas 2021/198 Karar sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket davalının maliki bulunduğu Elmalı Mahallesi, 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 2003/1209 Esas, 2005/323 Karar sayılı ve 28.04.2005 tarihli mahkumiyet ilamının 09.06.2005 sanığa tebliği üzerine süresinde temyiz edilmediğinden 17.06.2005 tarihinde kesinleştiği, mahkemesince bu hükümle ilgili olarak 14.10.2005 tarihli ek kararla yaralama suçu açısından uyarlama yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, müdafiince bu kararın temyizi üzerine Dairemizin 2008/1163 Esas, 2010/5058 Karar sayılı ve 24.03.2010 tarihli ilamı ile Mahkemenin 14.10.2005 tarihli 'uyarlama yapılmasına yer olmadığına' dair ek kararının bozulduğu, mahkemece bozma sonrası yargılamanın uyarlama yargılaması olarak devam ettirildiği, uyarlama yargılamasında da dava zaman aşımı süresinin söz konusu olmayacağı cihetle, tebliğnamenin dava zaman aşımı sebebiyle 'düşme' istemli görüşüne iştirak edilmeyerek yapılan incelemede...
Somut olayda; davacı kira alacağı ile birlikte aylık % 10 gecikme zammının tahsilini ve asıl alacağa aylık % 10 gecikme faizi uygulanmasını talep etmiştir. Davalı ise karşı davasında, kira sözleşmesinin aylık % 10 oranındaki gecikme faizine ilişkin hükmünün yasal faiz oranı olarak uyarlanmasını talep etmiştir. Yerel Mahkemece, uyarlama davasının reddine karar verilmiş ise de istinaf başvurusu sonucunda, davalı-karşı davacının uyarlama davasına yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile mahkeme kararı kaldırılarak, dosyanın yeniden görülmek üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir. Kiracı tarafından açılan uyarlama davasında verilecek kararın alacak davasında verilecek hükmü etkileyeceği açıktır....