Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamında toplanan deliller, özellikle alınan heyet uzman raporu, çocukların uzmandaki beyanları dikkate alındığında, velayeti annede olan çocuklar ile baba arasında kişisel ilişkinin tümden kaldırılmasını gerektirir bir durum bulunmadığı, tamamen kaldırmanın çocukların menfaatine olmayacağı ancak çocukların babaya olan tepkileri, dikkate alındığında uzun süreli kişisel ilişkinin çocukların psikolojisini etkileyeceği ve menfaatlerine olmayacağı anlaşıldığından davalı-davacı kadının kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kısmen kabul, kısmen reddine, ilk derece mahkemesi kararının 2.bendindeki çocuklarla babaları arasında kişisel ilişki kurulmasına ilişkin kısmın kaldırılmasına, çocuklarla babaları arasında her ayın 1.ve 3.haftaları Cumartesi günü saat 10:00'dan saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 10:00'dan saat 18:00'e kadar babalarının yanında kalmaları suretiyle kişisel ilişki kurulmasına, davalı-davacı kadının kişisel ilişkinin tümden kaldırılmasına yönelik...

Aile Mahkemesi'nin 2019/908 esas sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin kendisine verildiğini, çocuk ile baba arasında kendisinin eşliğinde kişisel ilişki kurulduğunu, ancak davalı-karşı davacı erkeğin kişisel ilişki günlerinde kendisini ve çocuğu annesinin evine götürmeye zorladığını, karar gereği zorunlu olarak boşandığı eşiyle kişisel ilişki günlerinde 8 saat gibi uzun bir süre vakit geçirmek zorunda kaldığını belirterek kişisel ilişkinin kendisinin eşliğinde, kamuya açık bir yerde daha kısa süreli düzenlenmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, karşı davanın kabulü ile çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek kişisel ilişkinin anne eşliğinde gerçekleşmemesine, her ayın 2. ve 4....

Günü sabah saat:09.00'dan ertesi gün saat:17.00'a kadar, her yıl Temmuz ayı 1. günü saat: 09.00'dan 15 Temmuz saat: 21.00 a kadar olmak suretiyle kişisel ilişki tesisine, diğer taleplerin reddine hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın vekili; kadının reddedilen velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin arttırılması davasına, erkeğin kabul edilen davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı erkek vekili; kadının istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Dava; velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin arttırılması, karşı dava ise; kişisel ilişkinin sınırlandırılması istemine ilişkindir. Her ne kadar, davacı-karşı davalı vekili istinaf talebinin duruşmalı incelenmesini talep etmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 356. maddesinde istinaf incelemesinin aynı Yasanın 353. Maddesinde belirtilen haller dışında duruşmalı yapılacağı düzenlenmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. Evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: Çocuk üzerinde velayet hakkına sahip olmayan davacı baba, çocukla boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin değiştirilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, ortak çocukla kurulan kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, velayeti anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında aynı şehirde ikamet etmeleri durumuna hasren kişisel ilişki kurulmuş, farklı yerlerde ikamet etmeleri duruma ilişkin kişisel ilişki düzenlemesi yapılmamıştır. Günümüz ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun açıkça dikkate alınmasını talep etmemişlerse, “Ayrı şehir”, “Aynı şehir” ayrımına gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır....

      Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Dosya incelendiğinde, 15.09.2020 tarihli uzman raporunda çocukların annelerine karşı olumsuz tutum geliştirdiği ancak kişisel ilişkinin aynı kalması gerektiği belirtilmiştir. Kişisel ilişki kurulurken analık ve babalık duygularının da tatmini esas olduğundan davanın kabulü doğru ise de yaz tatilinde kurulan kişisel ilişkinin uzun olduğu kanaatine varılmıştır. Ancak anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle müşterek çocukların velayetinin davalı anneden alınarak kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise müşterek çocuklar ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini (artırılmasını) istemiştir.Davacı babanın velayetin değiştirilmesine ilişkin talebi reddedilmiş, ancak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine (artırılmasına) karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm tazminatlar ve kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayeti anneye verilen ortak çocukla kişisel ilişkinin çocuğun yaşına göre bu aşamada yeterli olmasına ve çocuğun yaşının ilerlemesi ve değişen koşullar göz önüne alınarak daha sonraki dönemlerde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemenin mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme...

            Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Davasında Verilen Karara Yönelik İtirazların İncelenmesinde; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman islenebilir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma kararıyla velayetleri davalıya bırakılan tarafların müşterek çocukları ... 2005, ... ise 2008 doğumlu olup, eğitim çağındadırlar. Her hafta sonu Cumartesi günü saat 10.00'dan, takip eden Pazar günü saat 18.00'e kadar kişisel ilişki, velayet hakkına sahip olan anneyi eve bağımlı duruma getireceği gibi, eğitim çağındaki çocukların eğitim ve öğretimlerine de engel teşkil eder ve menfaatlerine uygun değildir. Bu bakımdan ayın belirli hafta sonları kişisel ilişki tesisi gerekir....

              UYAP Entegrasyonu