WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayeti davalı annede bulunan tarafların ortak çocuğu 2006 doğumlu...ile davacı baba arasında mahkemece kurulan kişisel ilişki babalık duyguları tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini yaşayacağı yeterlilikten uzaktır. Açıklanan sebeplerle ortak çocuk ile davacı baba arasında, okulların yarıyıl tatilinde kişisel ilişki düzenlenmemesi doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.... SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendinde düzenlenen kişisel ilişki düzenlemesine "eğitim dönemi yarıyıl tatillerinin ilk haftası ....günü sabah saat 10:00'dan takip eden ... günü akşam 17:00'a kadar, "cümlesinin EKLENEREK, hükmün bu bölümünün düzeltilmiş bu şekliyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1....

    Kişisel ilişki düzenlemesinin bilirkişi tarafından yapılması doğru olmadığı gibi, velayeti anneye verilen çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişki düzenlenirken, babalık duygularının tatmini ilkesi gözetilerek karar verilmesi gerekir. Dosya içeriğinden davacı baba ile ortak çocuk arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasını gerektiren somut bir olgu ispat edilmemiştir. Kaldı ki yarıyıl tatilinde ve yaz tatilinde de mahkemece yatılı kişisel ilişki kurulmuştur. O halde, hafta sonları da ortak çocuk ile davacı baba arasında yatılı kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemişse de anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kişisel ilişki nedeni ile çocuğun huzurunun tehlikeye gireceği ve babanın bu haklarını yükümlülüklerine aykırı olarak kullandığına ilişkin bir vakıa dosya kapsamında ispatlanamadığı; ayrıca davalının çocuk ile ciddi olarak ilgilenmediği yada çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkının kaldırılmasına ilişkin önemli sebeplerin olmadığı, babanın kişisel ilişki hakkının devam ettirilmesinin faydalı olacağı, bu ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından üstün yararı ve sosyal inceleme raporları da dikkate alınarak çocuk için çocuğun yaşı psikolojik durumu halihazırda babaya bağlılığı gibi bütün unsurlar değerlendirildiğinde kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olduğu gerekçesi ile çocuk ile baba arasında boşanma davası ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

        saat 10.00-17.00 arasında rapor sunarak” şeklinde kişisel ilişki düzenlenmesine karar verilmiş, taraflarca kişisel ilişki kurulması istinafa getirilmekle ilgili bölge adliye mahkemesince 11.12.2019 tarihli kararıyla ilk derece mahkemesinin kurduğu kişisel ilişkiye ilişkin bent hükümden çıkartılarak yerine “Müşterek çocuk ile anne arasında; her ayın 1. ve 3. haftası cumartesi günü sabah saat 10:00 dan pazar akşamı saat 17:00' ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan üçüncü günü saat 17.00'ye kadar yatılı olacak şekilde” kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, bölge adliye mahkemesince verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir....

          DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakası Artırımı-Velayetin Düzenlenmesi-Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından, iştirak nafakası miktarı, kişisel ilişki, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden; davalı-karşı davacı tarafından ise, katılma yoluyla iştirak nafakası miktarı ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların kişisel ilişkiye yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Davacı-karşı davalı, iştirak nafakasının artırılması ile birlikte kişisel ilişkinin azaltılmasını, davalı-karşı davacı ise velayetin değiştirilmesi, aksi halde kişisel ilişkinin artırılmasını...

            Taraflar hükme karşı kişisel ilişki yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince velâyeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında “Her ayın 2. ve 4. hafta sonları Cumartesi günü saat 10.00'dan saat 17.00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 10.00'dan saat 17.00'e kadar, her yıl 1 Temmuz saat 10.00’dan 15 Temmuz saat 17.00’e kadar” şeklinde kişisel ilişki düzenlenmiştir. Anne ve babasından veya bunlardan birinden ayrılan çocuğun ana veya babasıyla düzenli kişisel ilişki kurması ve sürdürmesi, çocuk için bir hak olduğu gibi, ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında analık veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir....

              Mahkemece davacı baba tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi davasının kabulüne karar verilerek, müşterek çocuk ile davacı babası arasındaki kişisel ilişki yeniden kurulurken çocuğun 08.07.2017 tarihi öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenmiş ve kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ilerki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden müşterek çocuk ile davacı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

                Dairemiz ilamına karşı davalı-karşı davacı erkek; tarımla uğraşması sebebiyle kişisel ilişkinin yaz döneminde Ağustos ayı içinde kurulması gerektiğini belirterek kişisel ilişkinin süresi yönünden karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan babanın işi gereği Temmuz aylarında tanınan kişisel ilişki süresinde ortak çocukları fiilen görme olanağını bulamayacağı açıktır. Öyleyse baba ile ortak çocuklar arasında babanın Ağustos ayında kişisel ilişki kurulmasına yönelik talebi de gözetilerek daha uygun bir zaman dilimini kapsayacak şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Bu nedenle, davacı-karşı davacı erkeğin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 18.09.2019 tarih ve 2019/4713 esas ve 2019/8891 karar sayılı düzeltilerek onama ilamının kişisel ilişkiye yönelik kısmının kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan sebeple düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                  anneler günü sabah saat 10.00'dan akşam saat 20.00’ye kadar kişisel ilişki kurulmasına ve kişisel ilişkinin karar kesinleşinceye kadar tedbiren uygulanmasına karar verilmiştir....

                    İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişkinin devamının çocuğun psikolojik ve ruhsal hayatını olumsuz etkileyeceği iddiası tamamen mesnetsiz ve gerçek dışı olduğunu, babanın şu an ceza evinde olmadığını, kısıtlı olmadığını, karıştığı ileri sürülen fiillerin babanın ortak çocuk ile kişisel ilişki kurmasına engel olmadığını, davacı annenin çocuk 6 aylıkken başka ile gittiğini, bütün çabasına rağmen çocukla kararda yazılı olan kişisel ilişkiyi kurma imkanını bulamadığını, yoksa uzun yıllar çocuğu görmekten kaçınmadığını, bir babanın çocuğu ile kişisel ilişki kurmasından mahrum bırakılamayacağını, çocuğun babasını tanıma fırsatı verilerek kişisel ilişki konusunda fikri oluştuktan sonra çocuğun dinlenmesi gerektiğini, kişisel ilişkinin süresinin belki azaltılmasının mümkün olabileceğini ancak kaldırılması için bir sebebin bulunmadığını belirterek davanın kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

                      UYAP Entegrasyonu