WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yönetimi, Kadastro Mahkemesine verdiği 17.10.2011 tarihli dava dilekçesinde Paşaköy (eski 1871) 274 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tesbit edildiğini, ancak, taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla, tesbitin iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, yenileme kadastrosuna itiraz süresi içinde açılan davada, yenilemede hata olmadığı, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, asliye hukuk mahkemesince taşınmazın orman sınırı dışında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali istemine ilişkindir....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yenileme kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 23.08.1975 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yenileme kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 23.08.1975 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

        Yönetimi vekili de 27/06/2013 tarihli karşı dava dilekçesi ile kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, davanın reddine, karşı davanın tefrikine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 30/04/2013 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1958 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....

          Yönetimi vekili de 27/05/2013 tarihli karşı dava dilekçesi ile 1196 parselin kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, davanın reddine, karşı davanın tefrikine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 22/03/2013 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1985 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....

            Sulh Hukuk Mahkemesince ise, davanın, 3402 sayılı Kadastro kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dosya kapsamından, Ağaçlık köyünde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama çalışmalarının 25/04/2014 - 09/05/2014 tarihleri arasında itiraz edildiği, tapuda davacı adına kayıtlı 4000 m2 yüzölçümlü olan 117 parselin, 115 ada 7 parsel altında 3674,57 m2 yüzölçümü ile, 4375 m2 yüzölçümü olan 120 parselin, 115 ada 10 parsel altında 3975,31 m2 yüzölçümü ile malik hanesi "Tapu kütüğünde olduğu gibidir" şeklinde tespit edilmiş, davacının dava konusu parsellerin yüzölçümü yönünden komisyon tutanağına itiraz üzerine, komisyonca itirazlar reddedilerek 19/06/2014-18/07/2014 tarihleri arası ilân edildiği anlaşılmıştır....

              İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....

                Diğer taraftan, 3373 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi hükmüne göre, orman kadastro komisyonunun yaptığı işlem sonuçlarının askı ilanına çıkartılmasından itibaren altı aylık süre içinde açılan orman sınırlamasına itiraz davalarına bakma görevi kadastro mahkemesine aittir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava sırasında orman kadastrosu yapıldığından, önceki bozma kararında işaret edildiği gibi, tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüş olmakla orman kadastrosuna itiraz davası yönünden kadastro mahkemesi görevlidir. O halde, kadastro mahkemesince yapılacak iş, orman kadastrosuna itiraz davası elde tutulup, sadece tescil davası yönünden görevsizliğe karar vermekten ibarettir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin orman kadastrosuna itiraz davası yönünden de görevsizliğe karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır” denilmiştir....

                  Bundan ayrı; çekişmeli taşınmazın ifrazen geldiği 569 sayılı parselin önceki malikleri Kazım ve Ali Emiroğlu tarafından Orman Yönetimi aleyhine açılan kadastro mahkemesinin 1988/4 (bozmadan sonra 1990/259) sayılı orman kadastrosuna itiraz davası sonunda 569 sayılı parselin (A) işaretli 18240 m² bölümünün orman kadastro sınırı içinde kaldığı belirlenmiştir. Bu karar, taraflar yönünden kesin hüküm teşkil eder. Mahkemece de taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kaldığı kabul edilmekle birlikte, tekrar eski tarihli resmî belgelere göre inceleme yapılmak ve bu belgeler yorumlanmak suretiyle karar verilmiş, orman kadastrosuna itiraz sürelerinin geçtiği ve orman sınırının kesinleştiği, 569 sayılı parselin de kısmen orman sınırı içinde kaldığına ilişkin kesin hüküm bulunduğu düşünülmemiştir....

                    Mahkemece de taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kaldığı kabul edilmekle birlikte, tekrar eski tarihli resmî belgelere göre inceleme yapılmak ve bu belgeler yorumlanmak suretiyle karar verilmiş, orman kadastrosuna itiraz sürelerinin geçtiği ve orman sınırının kesinleştiği, 569 parselin de kısmen orman sınırı içinde kaldığına ilişkin kesin hüküm bulunduğu düşünülmemiştir. O halde; mahkemece yapılacak iş, kadastro mahkemesinin kesinleşen dosyasında bulunan krokiyi, çekişmeli taşınmazın ifrazdan önceki ve sonraki paftalarını ve kesinleşen orman kadastro haritasını birbiri üzerine aplike etmek ve taşınmazın geniş çevresi içinde en az 7-8 orman sınır noktası görülecek şekilde uygulama yapmak suretiyle taşınmazın hangi bölümlerinin orman kadastro sınırı içinde kaldığını belirlemek ve bu bölümlere ilişkin davanın kabulüne karar vermekten ibarettir. Yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.” denilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu