Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro mahkemesince, davaya konu yer hakkında tutanak düzenlenmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya asliye hukuk mahkemesine aktarılmış, bu kez davanın orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu ve kadastro mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5831 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi hükmüne göre kullanım kadastrosu yapılmış ve 01.06.2010 - 30.06.2010 tarihleri arasında ilan edilmiştir. Davacı, Ek. 4. maddeye göre tutanak düzenlenen 3037 parselin sınırında, yine 2/B sahasında bulunan ancak tutanak düzenlenmeyen bölüme, kullanım kadastrosuna itiraz için yapılan askı ilan süresi içinde dava açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile getirilen ek madde 4 gereğince yapılan kadastro sırasında ... parsel sayılı 20396,19 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ile belgesizden 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan alanda kaldığı beyanlar hanesine şerh edilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Beyanlar hanesine davalı ... kullanımında olduğu yazılmıştır. Davacı ..., taşınmazın 5000 m2'lik kısmının kendi kullanımında olduğunu, geri kalan kısmının kardeşi olan davalı ... kullanımında olduğunu iddia ederek 5000 m2'lik kısmınına da kendi adına zilyetlik şerhi verilmesini istemiştir....

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 11.05.1989 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davacının feragatı nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve davalı Hazine kendisini vekil ile temsil ettirdiği halde, vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

        "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı .... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı,.... Mahallesinde sınırlarını belirtiği tahmini 5 dönüm miktarındaki taşınmazın 2. madde uygulaması sebebiyle orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunu belirterek ileride satılması ihtimali olduğundan kendi adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı .... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir....

          Yönetiminin, komisyona yaptığı itiraz Tarım Bakanlığının mütalaasına dayanılarak kabul edilmiş, ancak tutanaklar buna uygun olarak düzeltilmemiştir. Davacı ... Yönetimi, hasımsız olarak açtığı temyize konu davada, taşınmazların 2010 yılında yapılan kullanım kadastrosunda tespit harici bırakıldığını, oysa 1978 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını bildirerek tespitin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, Hazine davaya dahil edildikten sonra, taşınmazlarda vasıf ve mülkiyete ilişkin herhangi bir düzeltme işlemi yapılmadığı, yeni bir tutanak düzenlenmediği, Hazinenin taşınmazlarla ilgisi bulunmadığı, idari yoldan düzeltme istenebileceği gerekçesiyle keşif yapılmadan davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir....

            Dava, 5831 sayılı Kanun nedeniyle yapılan kullanım kadastrosu tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 11. T.sani 1942 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744 sayılı Kanuna göre 08.07.1982 tarihinde ilânı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 2896 ve 3302 sayılı Kanunlara göre yapılıp kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

              Dolayısıyla, davacıların açtıkları davanın, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen Ek 4. maddesi gereğince kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde anlaşılması zorunlu olup, kullanım kadastrosuna askı ilânı süresinde açılan kadastro işlemlerine itiraz niteliğinde olduğunun kabulü gerekir....

                Kadastro Mahkemesince, dava konusu taşınmazın, orman sınırları içinde kaldığından tutanak düzenlenmediği, uyuşmazlığın çözüm yerinin genel yetkili asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine, dosya, asliye hukuk mahkemesine gönderilmiş; mahkemece dava konusu edilen taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanunun 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesi hükmüne göre yapılan kullanım kadastrosunun askı ilân süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

                  Dava, kullanım kadastrosu sırasında, tutanak düzenlenmeyen dava konusu taşınmaza, Hazine adına tutanak düzenlenerek, beyanlar hanesine kullanıcı olarak adının yazılması istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1940 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 21/05/1993 tarihinde ilân edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Kullanım kadastrosuna başlamadan önce, ilk olarak 2/B paftalarının aplikasyonları yapılır, varsa teknik hatalar düzeltilir ve kullanım kadastrosu bu sınırlar içinde yapılır....

                    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/05/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu