Taraflar dava ve cevap dilekçeleriyle diğer beyanlarında katkı payı ve katılma ibareleriyle ne istediklerini açık bir biçimde açıklayamamışlardır. 01.01.2002 tarihinden önce yasal mal rejimi olarak kabul edilen mal ayrılığından kaynaklanan katkı alacağı ya da katkı payı alacağı, 01.01.2002 tarihinden sonra ise, yasal mal rejimi olarak öngörülen edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı söz konusudur. Taraflarca bu iki döneme ait kavramlar birbirlerine karıştırıldığı gibi mahkemece de gerekçe kısmında katkı payı ve edinilmiş mal ibarelerini kullanmak suretiyle kavramları birbirine karıştırdığı ve yerli yerine kullanmadıkları belirlenmiştir. Bu karmaşık durum karşısında isteğin hukuksal yönden nitelendirilmesi oldukça güçtür. 01.01.2002'den önce edinilmiş mal olması nedeniyle davanın reddine karar veren mahkeme, 01.01.2002'den sonra parseller üzerine yapılan bina ve eklentiler bakımından herhangi bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu bir eksikliktir....
No:43/1 Atakum /Samsun ve takbis sorgulamasında davalı adına tespit edilecek Polis Koleji karşısında bulunan arsaya'' ilişkin olarak katkı payı alacağı, değer artış payı alacağı ve katılma alacağı talebinde bulunduğu, davacının talep konusu ettiği taşınmazların ada ve parsel numaraları somutlaştırılmadan ön inceleme yapılmış ise de, bu hususun ön inceleme duruşmasının tekrarlanmasını gerektirmemektedir....
Ancak dava konusu taşınmazların mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilmeleri ve bu konudaki isteğin de katkı payı alacağı niteliğinde olması karşısında edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakları bakımından kullanılabilecek TMK.nun 239.maddesinin eldeki olayda katkı payı alacağı ile ilgili olarak uygulanabilme imkanı bulunmamaktadır. Davalının açıklanan hususlara yönelen temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, dava konusu taşınmazlar bakımından edinme tarihleri itibarıyla davacının isteği katkı payı alacağı niteliğindedir....
tapu kaydının iptali ile davacının 2/3 katkı payı alacağı gözetilerek, 2/3 oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Son oturumda ise; talebini taşınmazın satışından elde edilecek katkı payı alacağına hasretmiştir. Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, davaya konu taşınmazın müteveffanın sağlığında tekstil firmasında çalışması nedeniyle elde edilen gelir ve birikimlerle satın alındığını, bu yerin satın alınması sırasında davacının hiçbir katkısı olmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, “davacının katkı payı alacağı isteminin kısmen kabulüne, davacının dava konusu taşınmazla ilgili olarak 37.021,32 TL katkı payı alacağı olduğunun tespitine, bu miktar alacağın, ıslah tarihi olan 08.12.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte dava konusu taşınmazın değerinden düşüldükten, sonra arta kalan değerin davacı dahil diğer yasal mirasçılarla birlikte paylaştırılmasına, davacının katılma alacağı ve taşınmaz üzerindeki ayni hak tesisine ilişkin isteminin reddine” karar verilmiştir....
Davalı - karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadının katılma alacağı ve katkı payı alacağının varlığını ispatlayamadığı, kadının taşınmaza ziynetleriyle katkı sağladığına ilişkin alınan tanık beyanlarının birbiriyle çelişkili olduğu, bu konuda fotoğraf, CD şeklinde somut bir delilde sunulmadığı, katkı payına ilişkin talebin reddi gerektiği, kadının 34 XX 1351 plakalı araçta katılma alacağının bulunmadığı, kabul anlamına gelmeyerek birlikte katılma alacağı bulunduğu kabul edilse dahi müvekkilinin babasının almış olduğu aracın bedelinin hesaplamalarda dikkate alınması gerektiği halde hatalı olarak katılma alacağı talebinin kabulüne karar verildiği, katkı payı alacağının dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden hesaplanması gerekirken karara en yakın tarihteki değeri üzerinden katkı payı alacağına hükmedilmesinin doğru olmadığı, dosyada alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin yapmış olduğu kredi ödemelerinin hesaplamada dikkate alınmamasının ve raporların...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı, katılma alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı, katılma alacağı davasının kısmen kübulüne, kısmen reddine dair ... .... Aile Mahkemesi'nden verilen ....01.2013 gün ve 848/51 sayılı hükmün ...'...
Kooperatif ödemelerin 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170.maddesi gereğince mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde tamamlanması durumunda eşler lehine katkı payı alacağı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonraki dönemde tamamlanmasında ise değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakkı doğabilecektir. Kooperatif ödemelerinin bir kısmının mal ayrılığı bir kısmının da edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmasında; mal ayrılığı dönemindeki ödemelere her bir eşin yaptığı katkı oranı, daha sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimine kişisel mal olarak geçeceği kabul edilmektedir....
Katkı payı alacağı ya da katılma alacağı davalarında davacının ayın (mülkiyet) isteme olanağı bulunmayıp, hakkı şahsi alacak niteliğinde bulunan katkı payı alacağı yada katılma alacağı isteğine ilişkin olur. Mahkemenin tapu iptali ve tescil yönünden TMK'nin 706. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gibi davanın reddine denilmek suretiyle aynı dava içinde yer alan ev eşyaları ve bedeli yönünden de isteğin reddine karar verildiği sonucuna varıldığından ve ev eşyaları konusunda davacı tarafından herhangi bir delil sunulmadığı gibi TMK'nin 6. maddesi gereğince buna ilişkin iddiasını da kanıtlayamadığından bu istek bakımından da davanın reddine karar verilmesi yerinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kabulüne dair ... 14. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 503.00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1.625,10 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....