Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu ilke ve esaslara göre saptanan aracın borç miktarı, tasfiye tarihindeki sürüm değerinden düşüldükten sonra kalan miktar, değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hesaplamasında göz önünde bulundurulur. Taşınmaz için, tespit edilen oranın, taşınmazın tasfiye tarihindeki (karara en yakın) sürüm (rayiç) değerleri ile çarpılmasıyla borç miktarı belirlenir. Bu ilke ve esaslara göre saptanan taşınmazın borç miktarı, tasfiye tarihindeki sürüm değerinden düşüldükten sonra kalan miktar, değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hesaplamasında göz önünde bulundurulur. Buna göre; öncelikle, tasfiyeye konu aracın ve taşınmazın ayrı ayrı satın alma bedelleri, bunların krediyle ve varsa kredi dışında eşlerin kendi imkanları ile karşıladıkları miktarlar ve oranları ile tasfiye tarihindeki sürüm değeri ayrı ayrı belirlenmelidir....

    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Değer Artış Payı Alacağı, Katılma Alacağı Davacı-karşı davalı F.. Ş.. ile davalı-karşı davacı M.. M.. aralarındaki Katkı Payı Alacağı, Değer Artış Payı Alacağı, Katılma Alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Ankara 10. Aile Mahkemesi'nden verilen 14.01.2015 gün ve.... sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili F.. Ş.. vekili, duruşmasız olarak incelenmesi davalı-karşı davacı M.. M.. vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.10.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden F.. Ş.. vekili Avukat S. U. geldi. Karşı taraftan M.. M.. vekili Avukat A. Y. geldi....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, katkı payı ve artık değere katılma alacağı talebine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı hakları doğar. Taraflar, 13.05.1982 tarihinde evlenmiş, 12.01.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 11.06.2015 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı ... ile Şükran Gök aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nden verilen 20.03.2014 gün ve 20/377 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, evlilik birliği içerisinde edinilen dava dilekçesinde belirtmiş olduğu davalı adına kayıtlı iki adet taşınmaz, bir adet araç ve iki adet banka hesabındaki paraya ilişkin olarak malvarlığının taraflar arasında eşit olarak paylaştırılmasını, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak 150.000,00 TL alacağın davalıdan tahsilini talep etmiştir....

        Aile Mahkemesi'nin 2012/691 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, 30.000,00TL maddi ve tazminat ile kararın kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakasına dönüştürülmek üzere aylık 500,00TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiş, boşanma davasında boşanmaya karar verildiği takdirde karar kesinleştikten sonra devam edecek katkı payı ve edinilmiş mallara katılma payı alacakları için şimdilik 20.000,00TL.nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;katkı payı alacağı yönünden davanın haksız ve dayanaksız olduğunu, taşınmazın arsasının 1990 yılında müvekkilinin birikimleriyle alındığını, taksitlerinin de müvekkilince ödendiğini, davacı ve babasının hiç bir katkısının olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda "......Dava katkı payı ve katılma payı alacağı davasıdır....

        Mahkemece, davanın kabulü ile 12.000-TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin tüm ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir(6100 sayılı HMK 33. m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı isteklerine ilişkindir....

          Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrığı (TKM'nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK'nın 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK'nın 202.m). Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad. 229) ve denkleştirmeden (TMK mad. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad. 236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

          Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m. 229) ve denkleştirmeden (TMK m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m. 236/1). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (TMK m. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür....

            "İçtihat Metni" Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ve katılma alacağı .... ile ..... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Aile Mahkemesi'nden verilen 05.11.2013 gün ve 738/552 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili ve davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, evlilik birliği içerisinde satın alınarak davalı adına tescil edilen taşınmazların edinilmesindeki katkısı nedeniyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 20.000 TL katkı payı ve artık değer üzerindeki katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 24.10.2013 tarihli dilekçesiyle isteğini 265.061 TL olarak ıslah etmiştir....

              Dosya kapsamından, davanın, güvenin kötüye kullanılması iddiasına dayalı olduğu, mal rejiminden kaynaklanan artık değere katılma alacağı (TMK 231-236 md.), katkı payı alacağı veya değer artış payına (TMK 227 md.) yönelik bir istemin mevut olmadığı, Borçlar Kanunu’ndan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırlması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince Osmaniye 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu