Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Değer artış payı alacağı evlilik birliğinin sonlanması durumunda istenebilir. Bir yandan evlilik birliğinin sonlanmasını gerektiren değer artış payı alacağı davasından feragat etmeyerek diğer yandan Türk Medeni Kanununun 164.maddesi hükmüne göre çağrıda bulunmak birbiriyle bağdaşan davranışlar değildir. Çağrısında samimi olması gereken davacının yapacağı iş samimiyetinin kanıtı olarak değer artış payı alacağı davasından feragat etmek ve sonrasında eşinin eve dönmesini istemektir. Mal rejimi tasfiyesi davacısı kocanın açtığı terk sebebiyle boşanma davasının çağrının samimi olmaması sebebiyle reddi gerekir. Değerli çoğunluğun farlı düşüncesine katılma olanağım yoktur....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının edinilen mallara katkısının olup olmadığı, katkının ispatı, katkı payı oranı, tasfiyeye konu malların edinilmiş mal mı kişisel mal mı oldukları, kişisel mal denkleştirmesi, davacının değer artış payı, katkı payı ve katılma alacağı bulunup bulunmadığı, 1086 sayılı Kanun döneminde açılan kısmi dava niteliğindeki davanın ıslahla belirsiz alacak davasına dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği toplanmaktadır. Dava, katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir. 2....

      Mahkemece, taşınmazın davacı ve davalı tarafından henüz boşanma gerçekleşmeden önce müştereken edinildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile taşınmazın davalı adına tapu kaydının ½ oranında iptaliyle davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 tarihli ve 8/7 sayılı YİBK, 4721 Sayılı TMK mad.227/1, 231 ve 236/1). TMK'nin 239/1. fıkrasında; "Katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3. maddede ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Değer Artış Payı Alacağı Ve Katılma Alacağı, TMK 240'a dayalı Mülkiyet, Olmazsa İntifa Hakkı Tanınması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair kararın davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 03/07/2018 tarihli ve 2016/4805 Esas, 2018/14775 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K......

          Buna göre; mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde (01.01.2002 tarihine kadar) eşlerin kooperatif ödemelerine yaptıkları katkı oranı, 743 Sayılı TKM, Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri ile Yargıtay ve Dairemizce kabul edilen "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi göz önünde bulundurularak belirlenmelidir. Kişisel mal olarak kabul edilen bu katkı oranı, 01.01.2002 tarihinden sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimi kurallarına göre, hesap edilecek "değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı" miktarlarının tespitinde gözetilecektir. Bunun için, öncelikle iddia ve savunmalar doğrultusunda kooperatif üyeliğine ve ödemelere ilişkin belgeler, eşlerin katkıda kullandıklarını ileri sürdükleri malvarlıkları (miras, ziynet, bağış vb.) ile mal ayrılığı dönemine ilişkin düzenli ve sürekli gelirlerine (maaş, gündelik, kar payı vb.) ilişkin belgeler bulundukları yerlerden eksiksiz olarak getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde bulundurulmalıdır....

            /2 maddesinde katılma alacağının azaltılmasından söz edildiğini, taşınır ve taşınmazın zaten müvekkilinin üzerine kayıtlı olduğu için müvekkili açısından katılma alacağının söz konusu olmadığını, davacının evlilik birliği içerisinde mevduat birikiminin olduğunu, 6- 7 öncesinde müvekkilinin davacıya 13.000,00- TL değerinde altın verdiğini, bu altını davacının kendi hesabına yatırdığını, ayrıca davacı adına tescilli araç ve taşınmaz olduğunu düşündüklerini, davacıdan bu sebeplerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 100,00- TL katılma alacağı ve değer artış payının yasal faiz ile birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Değer artış payı alacağı, katılma alacağı, ziynet alacağı ... ile ... aralarındaki değer artış payı alacağı, katılma alacağı, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 28.11.2012 gün ve 185/1160 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

              Maddelerinde düzenlenmiş bulunan ve taraflarca başka bir mal rejimi seçmemiş olmalarından dolayı, taraflar arasında geçerli bulunan edinilmiş mallara katılma rejimi hükümlerinden kaynaklanan taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değerinin yarısı (TMK m. 236/1) üzerinde katılma alacağının mevcut olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı tarafından satın alınmasında kullanılan paranın tamamının müvekkiline ait olduğunu belirterek 1.000,00- TL değer artış payı, 39.000,00- TL katılma payı alacağının işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesini dava ve talep etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının yabancı uyruklu olduğunu ve Almanya'da yaşadığını, davalı müvekkilinin ise Mersin'de yaşadığını, davanın yetkisiz mahkemede açılması nedeniyle reddini ve yetkili Mersin Aile Mahkemesine gönderilmesini, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar ile katılma alacağı ve değer artış payı ile ilgili taleplerin...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Katılma Payı Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... vekili, davalı adına edinilen taşınmaz nedeniyle 27.500,00 alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, taşınmaza ziynetlerle yapılan katkı nedeni ile 3.750,00 TL katkı payı alacağının tahsiline, değer artış payı alacağı talebinin redddine karar verilmiştir....

                Bu ilke ve esaslara göre saptanan aracın borç miktarı, tasfiye tarihindeki sürüm değerinden düşüldükten sonra kalan miktar, değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hesaplamasında göz önünde bulundurulur. Buna göre; öncelikle, tasfiyeye konu aracın satın alma bedeli, bunun kredi ile ve varsa kredi dışında eşlerin kendi imkanları ile karşıladıkları miktarlar ve oranları ile tasfiye tarihinde ki sürüm değeri ayrı ayrı belirlenmelidir. Açıklamalar doğrultusunda hesaplama yapılabilmesi için, iddia ve savunma çerçevesinde, aracın ruhsat ve satın alınma bilgileri, kredi sözleşmesi ve kredi borcu ödeme tablosu dahil finans kuruluşu kayıtları, ihtiyaç duyulması halinde eşlerin malın alınmasında katkı olarak kullandıklarını ileri sürdükleri malvarlıklarına ilişkin sair belgeler bulundukları yerlerden getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde bulundurulmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu